bugün

(bkz: #19305945)
yalnış bir önermedir, doktor devletin memurudur, halka hizmet etmek zorundadır. Şu başlığın yazılış tarzı bile kibirli doktor tayfasından nefretin haklı olduğunu gösteriyor.
şikayeti dinleyip muayene bile etmeden vahiy gelecekmiş de hastalığı çözecekmişçesine oturduğu yerden ilaç yazan şahsiyetlerden nefret etmektir , doktora saygımız sonsuz .
bir doktor ne yapar? kitaplardaki bilgileri ezberler, sonra hastalara uygun olarak uygular. yani bellidir, standarttır.

bir makine mühendisi/ elektrik müh. ne yapar? olmayan bir şeyi tasarlar, uygulama şekline getirir.

şimdi size soruyorum: hangisi daha yaratıcı bir düşünme tarzı ve zeka gerektirir? siz zaten cevabı biliyorsunuz. selamlar.

edit: mühendis değilim.

edit 2: genç doktorlar rahatsız! aksini ispat edin gençler, ya da kumda oynamaya devam.
doktor olmayanların doktorlardan nefret etmesine gerek yoktur.

allah dünyaya denge unsuru yaratmıştır, her insana kendi çapına göre bir meziyet vermiş olup sistemi devam ettirir. herkes doktor olsa kim başka işleri yapacak. insan daha ana rahmine düştüğü zaman alın yazısı denilen şey ortaya çıkar. insanlar bunu bilmez sadece allah bilir herkes ne olacağını önceden, bilse insanların yaptığı işin önemi kalmaz. görsel
doktor olmadım olmakta istemedim istesem de olamazdım yani doktor olamayanlardanım yazarın deyişine göre. lakin ki doktorlardan nefret etmiyorum. hatta aşırı saygı duyuyorum. tıp fakültesi talebelerini ayrı bir seviyorum. doktorlar dizisini her yaz yine seyrediyorum (bu mecburiyetten) doktor diş hekimi ya da tıp çerçevesinde meşgul olan hiç bir insandan nefret etmiyorum. gereksiz genellemelerede girmiyorum.
beni tedavi etsin de layıkıyla başka bir şey istemem. sikmişim kibirini. kim sikler ?
aslında haklı bir durum olabilir ama elbette bu canlarımızı emanet ettiğimiz kişilerin canını yakma derecesine ulaşmamalı.
neden "haklı bir durum." dedim? şöyle ki, doktorlar artık mesleğin vermiş olduğu tecrübelerden olsa gerek, hastalara birer makinaymış gibi bir gözle bakıyorlar. yani, sanki bizim hislerimiz yok, şevkati hak etmiyoruz.
yakınını kaybeden insanlara hiçbir hazırlık yapmadan "hastanızı kaybettik." diye söyleyenleri de var, sırf gerekmediği halde özel muayenelerine sürekli çağıran doktorlar da var, gerekmediği halde ilaç yazan doktorlar da var.
dedim ya, biz makina değiliz, hislerimiz var.

mesela geçen ay şu başıma geldi:

yanağımdaki istenmeyen tüyler için lazer epilasyon düşünüyordum ve sonunda yaptırmaya karar verdim.
arkadaşım daha önceden gözümün önünde epilasyon olmuştu ama yine de korkuyordum, endişeliydim canımın yanıp yanmaması konusunda.
doktora:
+canım yanacak mı acaba?
-hangi bölge için?
+yanak.
-e, acıyacak elbette. acımadan muayene, tedavi mi olur? dayanacaksınız mecbur.
+...

heyecanlıydım zaten, tedavi olurken daha da heyecanlandım. masaya yatarken, koskoca benm, arkadaşımın elini tutttum tedavi boyunca. ve o doktorun o konuşmasının verdiği etkiyle belki de psikolojik olarak çektim o acıyı...
50 bin kişiye bir doktor düşen ülkede tersinin de rastlanabileceği durumdur.iki taraflı anlayışlı olmak gerekir.bütün gün bakması gereken hasta sayısı bukadar çokken bir doktorun herkese aynı ilgiyle yaklaşmasını beklemek çok acımasızca eleştiridir.birkaç yanlış yapan doktor içinde tıp gibi kutsal bi alandan nefret etmek başlıca yanlıştır..