bugün

görsel

DiYANET işleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, inancın ikinci plana atılmaya çalışıldığını belirterek;

"inanç, sokakta olmasın, mahallede olmasın, şehirde olmasın ve insanın içinde olsun gibi bir anlayış var. insan ile Allah arasında olsun, evine ve ticaretine, siyasetine, adaletine, yansımasın diye ortalığı ayağa kaldırıyorlar. inançtan oralar adeta aydınlansın. Bu düşünce insanlığı bu noktaya getirmektedir" dedi.

https://www.sozcu.com.tr/...gi-kaldiriyorlar-6632386/
Taktire şayan açıklamadır.

Bize "neden islam'a düşmanlık ediyorsunuz? Bizim inancımızdan size ne?" diyenlere tam da bunları anlatmaya çalışıyorduk ama anlamazdan geliyorlardı.

bunun anlattıkları anlamalarına vesile olur belki...

Şimdi de derler ki "tamam anladık ama bize ne? islam'a istediğiniz kadar düşmanlık edin, biz ahan da bu mübarek(!) zatın istediği gibi olmasını istiyoruz".

iyi, becerebilirseniz tam olarak öyle olsun ama o durumda birbirinizi kesecek, her türlü melaneti Allah diyerek yapacaksınız. Bunun böyle olduğunu siz de biliyorsunuz aslında..
Diyanet işleri Türkiye Cumhuriyeti'nin laik bir kurumudur. Aynı zamanda özerktir ve bu özerkliği de laiklikten almıştır. Diyanet'in sadece din işleri ile ilgili düzenlemelere yönelik anayasal yükümlülüğü ve sorumluluğu vardır. Bu yükümlülüğün dışına çıkması, kuruluş amacına da aykırıdır.

Diyanet, şu sıralar kendini bir şeyhülislamlık gibi ya da Vatikan türü bir dini merkez olma yolundaymış gibi davranıyor. Bu her iki durum da islam dininin özüne ve doğasına aykırıdır. Eğer müslümanları temsilen böyle şeyler yapılıyorsa, bu sadece Diyanet'in yorumladığı şekilde Müslüman olanları kapsar. Milyonlarca müslümanı da dışarıda bırakır.