dini sadece kutsal kitaplarla desteklemek

tanrıya inananların en büyük yanılgılarından birisi.
verdiğiniz bilgilerle, kutsal kitaplardaki çelişkilerle, bilimsel verilerle, mantıksal ifadelerle dinleri ve tanrıyı çürütürsünüz; ama gelip size; "şüphesiz ki, allah vardır." (ayet 3-5) gibi bir örnek vermeye kalkar,
kala kalırsınız.
keza, sizin dediklerinizin çoğunu anlamaz, anlamak istemez.
bu durumu muhammet ve mevlana şöyle belirtmiştir;

"insanlara akılları ölçüsünde söz söyleyiniz."
Muhammet

"Maşrapamız küçükse deryayı suçlamaya hakkımız olmaz."
Mevlâna

bu bilgiler ışığında susarsınız.
aslında onlara göre kutsal kitapdaki verilere göre açıklamaktan başka çare de yoktur. çünkü kutsal kitaplar, çağlar önce insanlığın nasıl var olduğunu açıklamaya yönelik üretilmiş bilgilendirici birer belgedir. insan bu kitaplardan, nasıl var olduğunu anlayacaktır. lakin, artık geldiğimiz çağ, bizlere yaratılış mitinin bayat bir yalan olduğunu göstermektedir. insan yaratılmamış, sadece var olmuştur.

"dini sadece kutsal kitaplarla destekleyebilmek" daha doğru olur kanısındayım zira tartışmasız kabul edilen kitaplara tek örnek bu kitaplar. hiç polemiğe girmeden doğruluğunu kabul edebildikleri tek kitaplar bunlar olduğu için bir tek bunlarla destekleyebiliyolar. başka bi bulgu yok çünkü. bir söz aklıma geldi onu da paylaşayım "dinlerin delilleri yok ama kesinliği var, bilimin kesinliği yok ama delilleri var"

bazı insanların yaptığı eylemlerdir. genelleme yapılmamalıdır. din gayet sağlam açıklamalarla da desteklenecek kadar mantıklıdır. * inanmayan bir insana kutsal kitaptan demeçler sunmak zaman kaybıdır.

(bkz: iman eksikliği)
(bkz: laf konuştu bal kabağı)

edit: türkler kılıç zoruyla islamiyeti seçmemiş kendi tercih etmiştir. problemin varsa sormaya dedelerinden başlayacaksın. ha tabi deden veya baban bu düşüncelerinden haberdarsa.
(buraya yazıyosun iyi güzel de)

dindar ve inançlı kişilerin aklında soru işareti oluşmuş ve buna cevap arayan kişiye sorduğu sorulara kendisin de cevap verememesinden kaynaklanan durumdur.

misal bir muhabbet olsun. adam merak etmiş soruyor tanrı nedir? var mıdır yok mudur diye. adam daha tanrı kavramını sindirebilmiş, çözebilmiş değil. sen de tutupta adam bak aha şu ayette "yaratan şöyle böyle.. şüphesiz ki... dedi ki.." gibi ayetler gösterirsin. adam senin inandığın veya herhangi bir tanrıyı kabullenebilmiş değil ki onun elçisine, kitabına inansın, hemen kabullensin. senden "mantıklı" ve "tatmin" edecek cevaplar, bilgi istiyor belliki.

sonra bir de şu geyik vardır, tanrının, dolayısıya dinlerin, varlığı hakkında. bak tanrı var kitap bile yollamış der. güldürür karşısındakini. sonra da "peki sen bana olmadığını ispatla" der. olmadığını ispatlamak olan bir şeyi ispatlamaktan daha kolay veya mantıklı veya da olmayanı istemek kadar saçma olduğunu düşünmeden. ispatlayamayınca onun tanrıyı kabul ettiğini düşünür.

kutsal kitaplar dinin en büyük kanıtıdır. ama tanrının kanıtı değillerdir. nasıl oluyor diye sorarssanız cevabını, isa'ya musa'ya, buda'ya yuda'ya, zeus'a ra'ya ve onların kitaplarına, mabetlerine bakarak bulabilirsiniz.