bugün

"ders çalışmasını sevmeyen insan, ömrü boyunca ezik yaşamaya, yaşadığı süre boyunca zorluklar içerisinde, keyifsiz bir hayat süreceği aşikar olacaktır" tespitini yapan üstün insanların ortak görüşü.
günü gününe derslerine düzenli çalışan bir öğrenci olduğum için derslerimde çok başarıı biriydim. herkesin gıpta ile bakmasınıda olgunlukla karşılıyordum. bütün bunlar da derslerimi severek yapmama borçluydum.
"ya ben ders yapmayı hiç sevmiyorum, zorla çalışıyorum" diye hayıflandı kızcağız. yanına gittim. açıkladım gerçekleri. istemeyerek yapılan dersten hayır gelmez. sen ilerde nasıl başarılı olacaksın. bu dersleri sadece geçmek için çalışma. öğrenmek için çalış diye nasihatlar ettim.
gel gelelim "ben isteyerek ders çalışamam" dediği anda "kes ulan" diye sözünü kestim. senin gibi ders çalışmayı sevmeyenler yüzünden memlekette araştırma geliştirme yok dedim. ağzımı bozup küfür ettim. kaybol ulan diye başımdan defettim. ağlamaya başladı.
artık daha fazla dayanamayıp tespitimi yaptım; ders çalışmayı severek yapmayan insan, dersleri sadece geçmek için çalışan öğrenci hayatı boyunca sınırlı yaşayacaktır. müreffeh bir yaşam asla süremeyecektir.
(bkz: ders çalışmaya çalışmak)
hemen hemen tüm öğrencilerdir.

öncelikle bir konuya açıklık getirelim. ders çalışmayı sevmekle ders çalışmanın gerekli olduğuna inanmak çok farklı iki şeydir. misal biri ders çalışmaktan nefret edip, lise hayatını 5.00 ortalamayla bitirip sonrasında çok kaliteli bir üniversiteye girmiş olabilir. ayrıca bu sırada çalıştığı tüm dersleri sadece anı kurtarmak için değil gelecekte işine yarayacağı için ve "tekrar tekrar çalışmak zorunda kalmamak" için gerçekten sağlam bir şekilde öğrenmiş olabilir. ve de bu anlattığım şey varsayımdan ibaret değildir. yaşanmış gerçek bir hadisedir. "aman tanrım çok eğleniyorum" diyerek ders çalışan insan sayısı da bir elin parmaklarının sayısını geçemez kanımca.
hayatta daha güzel şeylerin olduğunu bilen insandır ve olayı para çok önemli değil sadece araç ders çalışmakta buna benzer ve sadece sınavdan sınava ayda bir yapılması gereken ihtiyaçtır şeklinde yorumlar.
(bkz: biri bana seslendi galiba)
ders calismakla uzaktan yakından ilgisi olmayan insandır. şahsen o pozisyon alındıgında sağdan soldan afakanlar basmaktadır. karin ağrilari başlar ve ardından uyku bastırır. sürekli mutfağa gidip yiyecek içicek bişeyler aranır ancak yinede o poziyonda durulamaz ve defter kitap açık olarak birakilir. daha sonra bir ara gelip kapatilir o açık defter kitap. *
muhtemelen türkçe dersine hiç çalismamis olandir.
dogrusu için;
(bkz ulan: ders çalismayi sevmeyen insan)
kardeşimizdir, can dostumuzdur, kader arkadaşımızdır...
(bkz: calismak iyi bir sey olsaydi uste para vermezlerdi)
Tüm öğrenci milletinin tipik özelliğidir.
en az, sabah uyanamayan öğrenci kadar normal bir topluluktur. ne topluluğu lan direk tüm öğrencilik.
ders çalışmayı sevmeyen insan hukuk fakültesine gelmesin.
ülkemizde çok sayıda bılunan öğrenci tipi (ergenüsmus ağırlıklı).