bugün

Amerikalı kuantum fizikçisi ve düşünür. Teorik fizik, felsefe ve nöropsikoloji alanlarına katkılarda bulundu.
1939'da Pennsylvania State College'dan mezun olduktan sonra, teorik fizikçi Robert Oppenheimer ile birlikte çalışmak için California Institute of Technology ve ardından University of California'da bulundu. II. Dünya Savaşı'ndan sonra Princeton University'de görev yaptı; burada Albert Einstein'la birlikte çalıştı. ilk kitabı olan Quantum Theory'yi 1951'de neşretti, ancak daha sonraları kuantum hakkında kendi yaklaşımlarını geliştirdi. Hintli filozof J. Krishnamurti'yi keşfetmesi, bilimsel ve felsefi düşüncelerinin olgunlaşmasına katkıda bulundu. Bohm, nöropsikoloji alanında, kuantum-matematik ilkeleriyle ve dalga süreçleriyle uyumlu olarak, beynin bir hologram gibi işlediğini öngören ''hologramik modeli'' ortaya koydu. Bohm, ayrıca atom altı parçacıklarla ilgili araştırmaları neticesinde de Evren'in dev bir hologram olduğu kanısına vardı. Bohm'un en önemli saptamalarından biri, günlük yaşantımızın gerçekte bir holografik görüntü olduğudur. Ona göre Evren, sonsuz ve sınırsız ''tek'' bir holografik yapıdır ve parçalardan söz etmek anlamsızdır. insan, hayat, tabiat, düşüncenin yapısı gibi konularda çalışmalarını sürdüren Bohm, bir yandan da kendi ismiyle anılan bir diyalog tekniği geliştirdi, yaptığı konuşmalarda bir sosyoterapi biçimi olarak diyaloğun öneminden bahsetti, Krishnamurti ile yaptığı diyalogları kitaplaştırdı. (etkileşim yayınlarından alıntıdır)

einstein ile birlikte yürüttükleri (bkz: bileşik alanlar teorisi) nin aytıntılı izahı için:

http://www.sufizmveinsan.com

(bkz: ahmed hulusi)nin 'tekin seyri', 'kendini tanı' ve 'sistemin seslenişi' başta olmak üzere diğer eserleri

(bkz: stephan hawking)'in (bkz: zamanın kısa tarihi) isimli eseri

öncelikli olarak okunabilir.