ceparan dan kontör kazanmanın yolları

vodafone'da mevcut olan ceparan kampanyası, "arandıkça kazan" sloganıyla, müşterilerine, vodafone dışından yapılan aramalarda 2 dakikada 1 kontör kazandırmakta, 10 dakika dolduğunda kazanılan kontörü hatta yüklemektedir. böyle olunca, telefonları, yetersiz kontör beslenmesinden dolayı anoreksiya olmak üzere olan yurdum telefon kullanıcıları kendilerine kontör sağlayacak; muzip, karlı aynı zamanda ahlaksızca yollara başvurmaktadırlar. hayır, ahlaksızlık, operatörler arası anlaşmalardan doğan boşlukları kendi lehine çevirmeye çalışmayı menfi davranış olarak düşünmekten ileri gelmiyor. salt kontör kazanmak için, başka operatörden olduğunu bildiğin arkadaşının ya da lazımgelen muhattabı bu kadar hoyratça kullanmanın hoş olmadığını düşünmemden kaynaklanıyor. bu nasıl oluyor: biraz açalım isterseniz.

resul, maddi nedenlerden dolayı telefonuna kontör yükleyemeyen, işbu sebepten dolayı konukomşu, akran arkadaş, karı kız çevresi giderek azalan fakir grubunun gururlular kategorisindedir. gittikçe yalnızlaşan ve bu hali ta iliklerinde hisseden resul, hasletinden taviz vererek kontör kazanmayı isteyecek hale gelmiştir. kafasında tasarladığı planı uygulamakta gelgitler yaşayan resul, en sonunda kararını vermiştir; bunu yapacaktır, hem de ehn yakın arkadaşına.

r: resul
a: arkadaş

r: dur, şuna ödemeli bir çağrı atayım. *149*050xxxxxxxx#
*
r: hah, arıyor. aloo
a: aloo, çağrı atmışsın.
r: ha evet. uzun süredir yoksun; bi sorayım dedim.
a: ya iş güç falan. ben seni sonra arayayım, olur mu?
r: (iç ses: hassittir) olur da, ben sana şey diyecektim.
a: ne diyecektin
r: neyse sonra söylerim. sen işine bak.
a: söyle ulan, ne oldu? kötü bir durum mu var?
r: yok yok, bugün yeliz'i gördüm, onu diyecektim.
a: yeliz mi? şu...
r: evet, o
a: eee
r: işte, konuştuk biraz, yarım saat kadar.
a: eee, ne diyordu, benden bahsetti mi? vay be yeliz ha
r: işte, evet biraz senin hakkında da konuştuk.
a: ee, söylesene ulan; ne diyordu benim hakkımda?
r: ya çok doluydu, senden bahsederken gözleri doldu falan. çok pişman işte.
a: vay beee, neler olmuş yaw. pişman olduğunu nereden anşladın.
r: ya benim telefon süreyi göstermiyor. kaç dakika oldu biz konuşmaya başlayalı?
a: amına koim, onu napcan. dur bakayım. 2 dakika 40 saniye olmuş. olum sittiretsene süreyi. yeliz ne diyordu, onu söyle. davranışları nasıldı, niye pişmanmış?
r: (iç ses: hay amcığını siktiğim, 3 dakika bile olmamış) ya işte, senden sonra hiç mutlu olmamış falan. seni çok aramış ama bulamamış.
a: hayat çok götveren be oğlum. ben ona demiştim, gitme pişman olursun diye
r: ya işte...

r: baksana kaç dakika oldu?
a: lan oğlum manyak mısın sen, dakikayı napcan? yeliz'den bahset bana.
r: sen bak hele
a: amina koyim, 11 dakika 25 saniye oldu
r: ooo, çok iyi be. sana yalan söyledim ya. bunu yapmak zorundaydım. yeliz pişman falan değil.
a: şerefsiz piç. konuştunuz ama, değil mi?
r: yok, konuşmadık da.
a: ama gördün.
r: hayır, görmedim de.
a: ulan itoğlu it, ne zamandan beri yalan söylüyorsun bana.
r: yaklaşık 11 dakikadır. üzgünüm.
a: seni sikeyim
r: kaç dakika oldu baksana?

hala var sanırım böyle bir kampanya. bir zamanlar, kontöre para yedirmek istemeyen öğrenci güruhunun, cin fikirlerinin sentezinden ortaya çıkan hadiseler bütününe teşvikti efenim.

kontörün kontör olduğu zamanları bilen bilir. üstelik o zamanlar, öyle 1000 dk. 1000 sms. sabit ücret falan yok. en şükela kampanya cep aran arandıkça kazan amk. ee tabii onun için de karşı operatörden aranacaksın ki kontör gelsin.

yakup bi gün köşede çoraplarını kokluyor yine. biz de deli gibi stronghold crusader multi kasıyoruz amk. bu ipnenin şehrini de yaktık, sikip attık. o yüzden çorap kokluyor zaten. bazen koklar o.

yakup: beyler ya şu kontör işini ne yapsak bi çalıştırın saksıyı
aksi: dur olum ya yenilince hep mızıkcak bir şey buluyon sırası mı şimdi
yakup: napayım deli fikirler geliyor aklıma. çorabı yicem şimdi az dinleyin amk
kenan: aksi şu oduncularımı yakıp yakıp durma sikecem ha
yakup: beni dinleyin la 2 dakka. 532 li hatlara çağrı bırakcaz arayana telefon şakası yapıp kontörlerini sömürücez
aksi: milleti mi dolandırcaz yani
yakup: zenginden alıp fakire vercez amk
kenan: yakma şu oduncularımı sikecem ha
--------------------------------------------------------------------------------------------------

yarım saat sonra..

( ovv ov çekilin yoldan vahşi batıdan geliyorlar.. amerikanlar eskidi bunlar turkish kovboylar ov ovv)

saat 19:30
yakup: açsana amk telefonunu 532 li hat işte
kenan: alo
532: kardeşim çağrı bırakmışın kimsin
kenan: abi biz murat mobilya'dan arıyoruz
532: buyur kardeşim
kenan: abi bir haftadır seni bekliyoruz gelmedin
532: ne diyon kardeşim sen
kenan: abi sipariş verdiğin masa hazır
532: ne masası kardeşim
kenan: abi 1000x500 ölçü verdin. 3 çekmece istedin birinde kilit olacak dedin. bitti abi hazır yani. adres de bırakmamışın.
-------
-------
-------
saat 20:05

kenan: abicim baştan söylesene ben izmir'de oturuyorum desene bu saatlere kadar mesaiye kalıyoruz bak yazık değil mi bize. bi karışıklık olmuş demek
532: kardeşim kusura bakma ben de anlamadım baştan. vaktinizi aldım kusura bakmayın kolay gelsin
kenan: çattık ya. tamam abicim neyse sorun değil neyse
532: kolay gelsin çocuklar iyi geceler
--------------------------------------------------------------------------------------

yakup: kenan lan sen misin bu
kenan: noldu kanka
yakup: iğrenç bi insansın lan daha ne olcak
kenan: haha sorma kanka
aksi: harbiden he yakup melek lan senin yanında
----------------------------------------------------------------------------------

1 saat sonra..

( ovv ov çekilin yoldan vahşi batıdan geliyorlar.. amerikanlar eskidi bunlar turkish kovboylar ov ovv)

saat 21:10

yakup: alo
532-2: evladım beni aramışsınız kimsiniz
yakup: dayı biz olay yerinden arıyoruz motosiklet kazası geçirmiş bi arkadaş var burda durumu ağır. cüzdanında senin numaran çıktı
532-2: evladım kimmiş
yakup: adı muratmış dayı
532-2: murat mı çıkaramadım şimdi hangi murat acaba
----------
----------
---------
21:30

532-2: haa bizim hacı murat mı acaba. hacı murat mı
( kenanla ben: hayır de hayır de hayır deeeeee)
yakup: evet hacı muratmış dayı
532-2: neee
telefon kapanır...
yakup: adam öldü mü lan
-------------------------------------------------------------------------------------------

biz kenanla birbirimize sarılmışız o sıra. ikimizde titriyoruz amk. ben hayatımda bu kadar korktuğumu hatırlamıyorum. bu yakup nasıl bir insan? biz kimle yaşıyoruz? adama ne oldu? gibi sorular boğazıma düğümleniyor ama bi ses kırıntısı, bi fonem dahi çıkmıyor dilimden. kenan'ın da aynı şekilde.

------------------------------------------------------------------------------------------

( ovv ov çekilin yoldan vahşi batıdan geliyorlar.. amerikanlar eskidi bunlar turkish kovboylar ov ovv)

yakup: dayı arıyor lan yine ölmemiş rahat olun amk
532-2: evladım gerçekten hacı murat mıymış. zamanında çok beddua etmiştim bu adama şimdi içim sızladı. tekrar sorayım dedim.
kenan: ver şu telefonu amk. vicdanını sikeyim dayı vicdanını. hacı murat yaşıyor biz öldük burada!

------------------------------------------------------------------------------------------

sonuç olarak 37 kontör kaldırmışız bi gecede. yani yakup'a göre %37 mutluluk. ben bi hafta kendime gelemedim amk. aylarca kontör kartı kazıyamadım. hep bu dayı geldi aklıma. ya gerçekten sevdiği biri olsaydı o hacı murat ya kalp krizinden gitseydi bu dayı. ne yapardık lan ne yapardık...