bursa büyükşehir belediyesinin ulaşım fiyaskosu

pek saygıdeğer bursa büyükşehir belediyesinin saçma sapan göstermelik ulaşım hizmetleri ve hizmet yetersizlikleri sonucu meydana gelen fiyaskolardır. fiyasko nasıl meydana gelir bilemem ama ortada büyük bir fiyasko olduğu açıkça görülüyor.

bir önceki belediye döneminde tüm bursa birbirine kavşaklarla bağlandı. "söz verdiğimiz gibi bilmem şu kadar kavşak yaptık" dedi hikmet şahin aylarca. sürekli kavşak açılışları yapıldı. ama plansızca yapılan kavşaklar bursa trafiğinin birçok yerinde ulaşıma bir fayda sağlamadı. izmir yolundan merinos'a kadar olan kavşaklar boyunca şehir merkezinin girişine hızlı bir ulaşım sağlandı. şehir merkezine hızlıca ulaştınız ancak girişte tıkandınız. acemler kavşağı hariç o güzergahta birçok kavşağın şehir merkezine katkısı olduğunu söylemek güç.

uludağ üniversitesinde tam beş sene okudum. 2004 yılında okula girdiğimde hafif raylı sistem bursaray'ın küçük sanayide yarıda bırakıldığını gördüm. 2007 veya 2008 yılında üniversite hattının inşaatına başlanacağı söylenmişti ama ancak başlayabildi...

ulaşım konusundaki en büyük fiyasko yol ve kavşak değil büyük ihtimalle tren ve otobüs sistemidir. bursa'daki, özellikle belediyenin sağladığı ulaşıma biraz dikkatle incelerseniz hizmete değil ranta yönelik olduğunu görürsünüz.

yarım bırakılan ve insanların gideceği yerlerin yakınından geçemeyen bursaray duraklarının yerlerine ve bu durakların besleme otobüs hatlarına da dikkatle bakın. zaten yakın zamana kadar besleme hattı yoktu birçok durakta. yaklaşık bir-iki senedir birçok durakta besleme hat var. ama işlevsel olduğunu söylemek yine çok güç.

kendi kullandığım küçük sanayi-görükle besleme hattı olan 4g'yi ele alırsak sadece yarım saatte bir olması sebebiyle insanların ortaçağ aracı minibüslerde yüksek ücretlerle seyahat ettiği görülüyor. ayrıca yarım saatte bir olan 4g hattı üç ay kadar önce 40-50 dakikada birdi. göstermelik olan bu besleme hat malesef sözde kalmış oldu. hala da kalmaya devam etmekte.

sürekli şikayet ettiğimiz eski akp'li belediye başkanı hikmet şahin yerel seçim öncesi besleme hatlardaki eski tip otobüsleri yeni model otobüslerle değiştirdi göz boyamak için. sayın şahin, kusura bakmayın ama seçim zamanı sarı otobüs dizmekle bu iş yürümüyor. yürümediğini siz de gördünüz.

ancak gelen gideni malesef arattı. büyük vaatlerle başkanlık koltuğuna oturan recep altepe zamanında malesef ulaşım hizmetlerinde zerre ilerleme kaydedilemedi. afişlere bursaray'ın görükle'ye kadar uzatıldığını yazdılar geçenlerde ama bana artık çok da inandırıcı gelmiyor. iş sadece afişte kalmış.

yeni başkan dönemindeki yeni bir fiyaskoya bakın, indirimli manyetik bukartlarınız ile aynı otobüste bir başka kişiyi geçiremiyorsunuz. tamam, bunda çok ısrarcı değilim ancak bir düşünün: şehir merkezi dışında otobüs yollarının birçok noktasında bukart dolum noktası veya bilet satış gişesi yok, otobüslerde bilet satılmıyor veya dolum yok. para geçmiyor. bu uygulama ile belediyeye belki daha fazla kazanç sağlandığı düşünülebilir ancak bu uygulama yerine ikinci basışın biraz daha pahalı olması sağlanabilirdi. tabii ki bu bizi mağdur eden yeni uygulamayı savunmuyorum ancak cebinde bileti olmadığı için veya bukartı boş olduğu için otobüse binemeyip mağdur olan insanlar var. bukartı boş olduğu için gecenin bir vakti şoförlerin insanları otobüse almadığına şahit oluyoruz. hem halk otobüsleri hem de belediye otobüsleri...

halk otobüsleri demişken, birçok işlek hattın bursa'da halk otobüslerine verildiğini farkettiniz mi? istanbul'la kıyaslamayayım zonguldak gibi ufak bir şehirde bile aynı hat üzerinde hem halk otobüsü hem belediye otobüsü hem de dolmuş çalışmakta. istanbul'da zaten her hatta hem halk hem de belediye otobüsü var. belediye demek büyük ölçüde ulaştırma demektir, ancak bizim belediyelerimizin birçoğu ulaştırma işini özel otobüslere vererek hizmetten uzaklaşmışlar.

bursa gibi büyükşehre yakışmayacak uygulamalar bunlar. ancak akp'li birçok belediye gibi birilerinin ceplerini doldurmaya yönelik uygulamalar sonucu mağdur olan halk. bursa'nın marka bir şehir olacağını söyleyen bursa belediyesi bu sorunları çözmeden marka olamaz... sadece kendini kandırır.

kendi kendilerine kazıklanmaya doymayan kişiler ayrıca buna bakmalılar.
(bkz: bursa da tam otobus biletinin 2 ytl olmasi)

bağırmayın bağırmayın çok dikkat çekiyorsunuz. 2003 yılından beri böyle olan fiyaskodur. bilet fiyatını filan geçtim koskoca raylı sistem yapıp okula bir kaç yüz metre kala yola dolmuşlarla devam etmek dünyanın hiç bir yerinde olmaz herhalde.

seçim zamanı açılması gereken, gecikmiş bir başlık.

(bkz: burulaş)

uzak bir şehirden bir arkadaşınızı misafir edeceksiniz. eviniz görükle'de. arkadaşınız yoldaki birtakım aksaklıklardan dolayı malesef bursa terminali'ne gece 12'den sonra ulaşıyor.

geldiğinde malesef belediye otobüsleri bitmiş oluyor. gece tarifesi ile terminalden görükle'ye gitmeniz en az 70 ytl tutuyor. bu yıllardır süregelen, alıştığımız fiyaskoydu.

gelelim en taze fiyaskoya:

birkaç ay önce haberlerde izledim. olay tv veya as tv idi yanlış hatırlamıyorsam. "bursa terminalinden şehre 24 saat ulaşım" diyordu. 90b ve 90d isimli hatlar ile şehrin batı ve doğu yakasına gidebilecekmişiz 24 saat boyunca. sevinmiştim, ancak gerçekle yüzleşene kadar. terminal otobüsleri sabah 6 civarı çalışmaya başlıyorlar. ben ise otobüsümün biraz hızlı gelmesi sonucu 5.20 gibi terminale ulaşmışım. hemen aklıma "24 saat ulaşım" yani 90-b geliyor. bakıyorum bilet gişesindeki kağıda, 90-b ataevler'e kadar geliyor. batı bölgesindeki tüm semtleri dolaşıp ataevlerden terminale geri dönüyor. ayrıca 90b ve 90d'nin iki saatte bir çalıştığını da not edelim bir kenara.

ben böyle saçma iş görmedim, belediyenin unuttuğu görükle semtinde kaç bin öğrenci yaşadığının haberi var mı belediye başkanının, burulaş müdürünün, koordinatörünün ve daha birçok işe yaramaz koltuk sahiplerinin?

belki şimdi hakaret ediyor gibi görünüyorum ama bizim başımızdaki belediyenin bursa şehrine hakeret etmeye hakkı olmamasına rağmen bu yapılanlar düpedüz hakarettir.

metro küçük sanayiden üniversiteye gidicek sanırım buna başlandı. burda recep altepe'ye suç atamayız. yeni göreve geldi. afişe astığı gün 6km ray hattını döşeme ihtimali sıfır zaten, bekleyip görücez ki aylar içinde yapılacağını sanıyorum. burda eksiyi hikmet bey'e verelim. zamanında üniversiteye kadar yapmadığı için metroyu.

başkası adına kart basmanın yasaklanması olayına gelelim. hem iyi hem de kötü oldu. iyi yanı otobüse binenlerin hemen hemen yarısının dıııııt sesiyle birlikte ay kartınızda para var mı şeklinde dilenciliklerinden usanmıştık. insan olunca da veriyor ama bu sefer sizin bakiyeniz düşüyor. diyelim ki bir haftalık kredi yüklettiniz tam cuma bitecek. ama birisine verince bu hafta için yetmemiş olacak. ayrıca 1,1lira düşüyor mesela öğrenci için, herkes çıkarıp 1lira veriyor. insan kart verdiği halde bir de her veriş için 10kuruş zararda. neden, yardım ettiği için. 10kuruş bişey değil ama yeni yükleme yapabilmek için en az 2liranızın olması gerekiyor. insanlık hali o para o hafta için olmayabilir ya da yükleme noktasına uzak olabilir doldurtamayabilirsiniz. o yüzden kimse kimseye artık kartını vermesin. millet enayi değil doldurtuyor, sen de başkasından geçerim diyorsun, hem de daha az paraya. kötü yanı gerçekten gecenin bi vakti otobüse bindiğiniz anda bakiyeniz yetmeyebilir, çok kötü bir durum. çok dikkatli olup her daim bol miktar bakiyeye sahip olmak lazım bu kart için.

kavşakların merkez trafiğine faydasının olmadığı malum. recep altepe sanırım altıparmak heykel arası araç girişini kapatıcak. yani bir londra projesi var. eğer yapabilirse çok büyük iş olur, ama çok zor. inşallah yapabilir. sadece insanlara kalır oralar.

hikmet şahin döneminde yapılan kavşaklar trafiğe aman aman rahatlama getirmese de o bölgeler için rahatlatıcı oldular. örneğin orhaneli kavşağı'nda araçların ışıklara takılmadan geçebilmesi güzel. diğer kavşaklar da sadece kavşak noktalarındaki trafik için rahatlatıcı. ama tam çözüm, araç sayısının azaltılması olur trafiğin tam rahatlaması için.

recep bey inşallah güzel çözümler üretir, bursa'yı hakettiği çağdaş konuma getirir.(Zaten çağdaş ama daha ileri noktalara) bursa'ya dışarıdan gelenlere vay be çektirtir, bursa halkına da rahat, eğlenceli bir hayat getirir.

en son ve en önemli noktalardan birisi, metro ve otobüslerin 12ye kadar hizmet vermesi. tam bir aptallık, altıparmak, heykel, kültürparka gezisine giden birisi 11,30da kalkıp son metroya yetişmek zorunda. şaka gibi. insan kendi şehrinde istediği kadar kentinin herhangi bir noktasında kalamıyorsa, eğlenemiyorsa, bırakın avrupa seviyesini, burada afrika seviyesindeyiz. 24 saat metro ve otobüsler devam etmeli. ama belli bir saatten sonra 10dakikada bir değil de yarım saatte bir yaparsınız, mesela gece 12den sonra.