bugün

Karl Marksın tarihsel materyalizm görüşünü ortaya koyar:

"şimdiye kadarki bütün toplumların tarihi, sınıf savaşımları tarihidir. özgür insan ile köle, patrisyen ile pleb, bey ile serf, lonca ustası ile kalfa, tek sözcükle, ezen ile ezilen birbirleriyle sürekli karşı-karşıya gelmişler, kesintisiz, kimi zaman üstü örtülü, kimi zaman açık bir savaş, her keresinde ya toplumun tümüyle devrimci bir yeniden kuruluşuyla, ya da çatışan sınıfların birlikte mahvolmalarıyla sonuçlanan bir savaş sürdürmüşlerdir." das kapital.
(bkz: 1984)
''tarihin daha önceki dönemlerinde, hemen her yerde toplumun değişik katmanlarında tam bir ayrılmışlığını, toplumsal konumların çeşitli basamaklara ayrılmasını görüyoruz. eski Roma'da patrisyenler, şovalyeler, plebler, köleler; ortaçağda, feodal beyler, vasaller, lonca ustası, çıraklar, serfler; hemen her bir sınıf da kendi içinde özel bir basamaklılık gösteriyor. Feodal toplumun çökmesiyle oluşan burjuva toplumu , sınıf karşıtlığını ortadan kaldırmış değil. yanlızca , eskilerin yerine yeni sınıflar, yeni ezme koşulları, yeni mücadele biçimleri getirmiştir.
Ne var ki burjuvazinin dönemi olan çağımız başlıca özelliği, sınıf karşıtlıklarını basitleştirmiş olmasıdır. Giderek toplumun tümü birbirine düşman iki safa, birbirine doğrudan karşıt iki büyük sınıfa ayrılıyor: Burjuva ile proletarya.''
K.marx-Fr Engels: Komünist Manifesto