bugün

ah dostlarım ben bunu gördüm...

bekleten sevgilinin kendine affettirmek için sırnaşması gibi sırnaşıyordu güneş geç kaldığı bu şehre.
boyalı tırnaklarım kadar renkli bir gökyüzü altında artık hiçbir aşkın sex dışında bir anlamı olmadığını bilmenin hafifliği ve işlenmemiş suçların kabulü ile alacak hanesine yazılan günahlarını derhal tahsili için memur kılınmış ve akşamları yorgun argın eve dönen zavallı bir mahlukun iki maaş ikramiye uğruna didinip durması gibiydi yaşantımız.

çaresiz öldüm.

uyandığımda öylece rıhtımda duruyordum, insanlar beni görmüyordu, uzatıp ellerini içimden geçiyorlardı.
farkedilmek için çırpındım, bir göğüs çatalı görmek için merdiven başlarını saran gençleri bulmak için eğildim.

ama bir kız, türbanlı, salt başını değil tüm hayatını, sosyal çevresini duvarlar ardına gizleyen bir türbanlı.

ben deyim ying-yang, siz deyin iyi-kötü ama bir tezatı vurgularcasına elinde browni ile bir türbanlı...

çaresiz öldüm.
(bkz: çantasında dildoyla dolaşan kemalist kız)
afiyet olsun. çikolatadan hoşlanan başı kapalı insandır.
açlığını yatıştıran kızdır.
gayet normal bir kızdır.

--spoiler--
şimdi açtığın başlığıda senide neyse boşver *
--spoiler--
(bkz: forum chat tarzi entry giren kız)?
(bkz: çantasında dildoyla dolaşan türbanlı kız)
nasıl kardeşim acıtıyormuymuş?
çok yanlış yolda. vişneli browni yemeli, daha güzel o. afiyet olsun.

entry giren kız da yiyebilir, mini etek giyen kız da. vişneli browni güzel çünkü.
400 küsür kalori*alması muhtemel kızdır, yedikten sonra biraz yürürse temiz havayı içine çeke çeke, verebilir. korkmasındır.
arada topkek de yer. browniyi vibrator sandığını sandığım yazarın yüklemek istediği anlamlara yetişemeyen önermesidir.
uludağ sözlük yazarlarının hem samimi hem saf oluşuna örnektir.

hacı, dalga geçiyorlar bizimle, uyanın allasen.