bugün

şimdi burada kendime anlatacağım. miyendizim yazıp çizip, kafamda çalıştırmadan kolay anlayamıyorum.
elbt biliyoruz bi meta ne kadar bolsa değeri o kadar azdır ama bunun mekanizması nedir.
onu bi anlıyım diye şeyttim.

şimdi mb kendiliğinden 100 tl bastı ve emekliye zam olarak piyasaya sürdü diyelim.
bu para ne oldu? emekli gidip mal aldı. satıcı gidip yeni mal aldı. o para fabrikaya geçti. fabrika, hammaddeciye öyle dın dın gitti. devlat o 100 tl den bi kaç kez vergi aldı.
enflasyon neden artsın. bi etkisini göremedim henüz.

aynı emekli zam almadan o malı aldı. satıcı gidip yeni mal aldı. o para fabrikaya geçti. fabrika, hammaddeciye öyle dın dın gitti. devlat o 100 tl den bi kaç kez vergi aldı.

e farkı ne?

ben mekanizmayı anlayamadım bilen varsa geri gelsin.

not: lan emeklilikle işim yok. zam falan değil maksat. aklıma öyle sürer gibi geldi. başka nasıl sürecek. gerçi bankalardan gecelik aldığğı faiz ve stopaj gibi şeylerlede sürüyorda. yani onları dişürüp yükselterek, konu o değil şimdi.
Para basmak kolay azizim. Karşılığı olması gerekir. Yoksa para nedir?
paranın karşılığı nedir sorusu akla geliyor.
tamam bi kural var karşılıksız olmuyor falan da nedir şu paranın karşılığı. dolar veya altın demeyin onlar mb nin kasasında durursa enflasyonumu engelliyor.
anlamak istediğim reel örnekli mekanizma. kuralları herkeş biliyor.
şu alışılmış kuralları bi kenara bırakırsak, halkta bol para olursa halkta harcar ve piyasa canlı olur. tek mahsuru, ithalatında artma ihtimali. onda da döviz fiyatlarını yüksek tutarsın olur biter.
şu an yazılanlar eşliğinde bunun aksi söylenemez.
neden maaş çuvalla çekilsin ki ha şundan mı acep. mala talep arttıkça fiyat mı yükseltir satıcı.
beyler mekanizmayı yazın lan. örnekli, şahitli. genel kabulleri biz de biliyoruz.
marketten alışveriş yapmak için el arabası dolusu paraya ihtiyaç duymamak.
aslında benim aklımda bi sebep var.
mesela herkeste bol para olursa kim iş yapamaz.
tabiki bankalar. kimse kredi almaz ya da işleri epey düşer.

neyse lan. kapatalım şu para işini gece vakti.
bu konu defalarca tartışıldı, hatta yanlış hatırlamıyorsam büyük türk düşünürü hilal cebeci de bunun niye yapılmadığını sormuştu bir tweetinde.

ekonomi bir bileşkeler bütünüdür ve denge üzerine kuruludur. merkez bankası para arzını artırdığında, aynı şekilde satın alınabilir şeylerin de belirli bir denge doğrultusunda ve benzer oranlarda artması gerekir. aksi takdirde para, karşılıklarına nazaran daha bol bulunabilir bir şey haline geldiğinden değersizleşmeye başlar. değerini kaybeden para otomatik olarak satın alınabilen bütün mal ve hizmetlerin değerinin artmasına sebep olur. iyi bir şey yapmaya çalışırken ülkenizi birden hiper enflasyonla boğusurken bulursunuz.

yaklaşım ve örneklemleri değiştirebilirsiniz fakat hepsinin sonu aynı kapıya çıkar.

google sizi direkt cevaplardı aslında ama yine de gerizekalıların ele geçirdiği sol framei, saçma da olsa bunlarla işgal etmeniz herkesin daha çok yararına bence.

*

edit: 4 senelik işletme iktisat gibi bölümleri okuyup enflasyonun ne olduğuna cevap veremeyen insan tanıyorum.

burada yazılan cevapların çoğu, bu komplike durumun içerisinde olan şeyler ve doğru. kimsenin de kıçı kırık artıya ihtiyacı yok. ne kadar anlayabiliyorsanız o kadar bu işler işte. hala anlayamadıysanız, bildiğinizi düşündüğünüz genel geçer şeyleri tekrar gözden geçirin, belki tam bilememişsinizdir.
paranın değersizleşme mekanizmasını biri anltsın artılıycam.
bu mekanizma nedir.
mesela şimdi 81 milyona 1000 er tl versen değersizleşme nasıl başlar ya da daha yüksek bi meblağ.
anlamak istediğim mekanizma ama bunu bi türlü anlatamıyorum.
genel kuralları biliyoruz.

şunun gibi bi örnek verin. bardağa suyu sürekli dldururmaya devam edersen taşşar. fizik kanunu ve görsel bişey. onun gibi anlatınız. tatava yapmayınız. genel kurallar tatavası yani.
talep artarsa üretim azalır diye bi açıklama görür gibi oldum ama mantıklı mı? senin ürettiğin mala talep varsa fabrikanı 3 vardiyaya geçirirsin ya da yeni yatırım yaparsın.

tatmin olmadım.
paranın dışarıya akması üretmeyen ithalatı çok ekonomilerde doğrudur.
e para basma kaynağı bizde değil mi? basar basar gider 5-6 tl den dolar alırız. sonuçta tl yurtdışı piyasalarda geçiyor.

bak gene söylüyorum yapalım demiyorum. mekanizması nedir diyorum. bi kaç denemeyi okudum fena değildi fekat yetersizdi.
Piyasa da her şey arz ve talep kuralına göre işler. Para da bir maldır. Tek fark parayı sadece devletler üretebilir. siz bir ay emek veya hizmet verir karşılığında para alırsınız. Piyasada ki para miktarına emisyon adı verilir. Basit olarak ülkede üretilen domates 1.000 kg ve emisyon da 10.000 tl ise domatesin kilosu teorik olarak 10 tl dir. Şimdi sel geldi üretim 500 kg düştü. Otomatik olarak domates 20 tl olur. Devlet kodaman sanayicilerden vergi alamadı memura maaş vermek için alamadığı 10.000 tl için 10.000 tl daha bastı. Emisyon 10 + 10 = 20.000 tl oldu o zaman da domateste 20 tl olur. Saray yapılacak bas merkez bankası para domates 30 tl. Et 80 tl. Köprüden geçmeyen aracın parasını öde devlet domates 40 tl. Domatesin düşmesi için diğer bir faktör reel döviz girişidir. O da üretimden geçer.

Edit : domates örneği malın arz talep değeri açısından verilmiştir.
domates meselesi bi nebze olayı anlamış amma almanya ya bak orda öyle olmamış ya da et.
hep söylüyoruz ya et orda 5 yuro falan diye e orada asgari ücrette 1900 yuro falan. yani sayısal olarak tr ile aynı o da maaşının 1900 de 5 iyle et alıyor. bizde 1900 de 50 siyle.

anlatabildim mi. demek denklem yanlış domatiz denklemi yani.
şişe fabrikası teorisi basit ama asıl sorun o galiba. almanya, et, alman asgari ücreti teorisi gösterdi ki fazla para enflasyonu arttırmıyor ama almanya da et olmasa o et biseki gibi 50/1900 tl olur. yani demek ki işin aslı mal yokken herkeşte çok para olursa fiyatlar artar.
bu mantıklı.
mantıklı dedik ama iş gene başa döndü. çok kazanan üretici daha çok hayvan alıp üretimini arttırmaz mı? arttırmıyorsa bunun nedenleri nedir. alman üretici artırıyorda bizim çoban ali neden arttırmıyor. hırs eksikliği mi acep?
Basite indirgeyerek daha kolay kavranabilecek hadise.

Ekonomi basittir. Para ve mal. Borç ve alacak. Girdi ve çıktı. Ne olursa olsun bir denge olmak zorunda.

Ülke ekonomisi de bu şekilde. Ekonominin üretim potansiyeli belli. Para hacmi belli.

Koskoca ülkenin tüm üretimine bir kilo altın diyelim. Ülkenin mevcut parası da 100 lira olsun. Ülke mevcut parayı arttırıp 120 lira yaptı. Ama öbür tarafta 1 kilo altın sabit. Dolayısıyla 1 kilo altının fiyatı artık 100 değil 120 lira.

Cehaletimin kusuruna bakmayın. Teferruatı geçince bence mantık bu.
herkesin bol parayla altın satınalması teorisi bi nebze. lakin altın fiyatı arttı diyelim. domates neden artsın. herkeş 1 kilo yerken 5 kilo mu yiyecek.
nispi bi açıklama. bazı ürülerde uymuyor.

ayrıca neden yurtdışından tl ile dolar alınmasın ki türk parası konvertıbıl.

bakın bunları çözüm olarak sunmuyorum. yanlış anlamayın. asıl çözüm elbette üretmek, araba üretmek, uçak üretmek ama oraya gelmeden şu mekanizmayı bi çözelim. çok para etin, domatizin fiyatını nasıl yükseltiyor.
altın üretimi sınırlı bi mal olsa da biraz açıklıyor ama altın satıcıları bunu nasıl anlıyor arkadaş. aneey piyasada para bollaştı zam yapak mı diyolar.
ha şunu diyor olabilirler, satışlar arttı zam yapalım. bu tamam. o zaman enflasyonun sebebi piyasadaki para çokluğu değil cin fikirli üretici oluyor.
aynı zihniyet, felaket esnasında bi mala diyelim ki çadır bezine sadece talep arttığı içinde zam yapar.
demek ki olay zihniyette.
öyledir demiyorum. yazılanlardan çıkan sonuç o.
merkez bankaları önceden altın karşılığı para basarlardı. gerçek değer ölçütü altındı. para miktarı kadar altın rezervi bulundururlardı. bankacılık sisteminin zamanla değişmesiyle bunun yerini diğer bir uyduruk değer olan döviz aldı ve daha da ileride tamamen uyduruk karşılıksız kaydi para aldı. artık bankacılık sistemi tamamen havadan borç alma ve borç verme üzerine dönüyor. tutulan rezerv dönen para karşısında sürekli eriyor savaş vb durumlarda bir anda yok olabilir. hatta savaşa bile gerek kalmayabilir şahsi fikrim sistem tıkanmak üzere.
mb nin bastığı parayı piyasaya sürme mekanizması bildiğim kadarıyla bi kaç yoldan oluyor.
merak eden varda ondan yaziyorum.
malum, bankalar ellerindeki sermayeden daha fazla kredi verirler. mb ise onlardan bu sermayenin bi kısmını kendisine yatırmalarını ister. iste o oranı değiştirince piyasada para bollaşır.
ayrıca devler ödediği maaşlara zam yapar ya da piyasadan döviz alır falan.
böyle şeyler var işte.
Sanırım entry tam okunmamış. Altında reel döviz girişi diye bir bölüm var. Burası kürsü değil derste vermiyoruz. Basit arz talep mekanizmasını örnekledim. Almanya çok yanlış bir örnek. Çünkü almanya tüm ekonomik programını ihracat üzerine kurmuş bir ülke. Reel döviz girişi zaten cari fazlasından belli. Bu şu demektir fazladan para bastın senin emisyonun 30.000 tl oldu domates üretiminse düştü 500 kilo oldu. Domates fiatı teorik olarak 60 tl olması lazım. Ama entry de anlattığım gibi reel doviz girişin varsa olay değişir. Senin 10.000 tl doviz fazlan varsa 10.000 tl ye 2.500 kilo domates ithal edersin hop domates 60 tl den 10 tl ye düşer. Bunun adı da refahtır. Tıpkı almanya'da olduğu gibi.

Edit : işte böyle önemli bir mevzuu olduğu için ekonomi damatlara emanet edilmez. Çok arzu ettilerse damat bey için bir kültür bakanlığımız vardı. Orda takılabilirlerdi. Kafalarına göre.
100 lik emekli zam örneğini geliştireyim.
o parayı harcayan emekli olduğu gibi, bankaya yatıran da olacak.
o para da belli bi oranda da olsa üretime kredi olarak gidecek.
ne oldu ekonomi büyüdü.
parasını harcayan emekli de direk fabrikayı parasıyla finanse etti.
o da ekonimyi büyttü. adam parası olunca yatırım yapacak.
enflasyon olmadı yani.
çünkü üretime gitti, diğer emeklininki de bankada.
mal da arttı para da.

şimdi buradaki olmazları incelersek sanırım bol paranın neden enflasyona yol açtığının geçek sebebini bulucaz.

o bankadaki para kredi olarak verildiğinde üretime gitmez tüketime giderse. malların fiyatı artar. çünkü çoğu kişinin söylediği gibi mal azsa satıcı fiyatı yükseltiyor. balık örneği verilebilir. palamut bu sene çok fiyatları düşük.

parasını harcayan emekliye malını satan fabrika da o parayla işini büyütmeyi düşünmeyip ya toprak alıyor ya bina. bu yazdıklarımızdan hareketle;

1-adam gibi satıcılarımız olacak: eğitim, devlet ve halkınıda az çok düşünecek.
2-adam gibi fabrikatörümüz olacak: o da elbette kendini düşünecek ama devleti içinde yatırım yapacak.

yani burada asıl sorun zihniyet galiba.

ek: almanya teorsini okuduktan sonra bu sebeplere ihracatı da eklemek gerekir. gerçi üretim ve yatırım yapması gerekn fabrikatör şartında bu var ama gizli. açık yazmış olalım.
Sistem az çok şöyle ilerlemektedir:
içeride dönen paranın veyahut yazarın deyimi ile emekliye verilen paranın karşılığı 10 kg un olsun.
ilk etapta emekliye yapılan zam ile (mb para basması sonucu) bu maaşın karşılığı 15 kg un olsun. ilk zamanlarda hemen etkisi gözlemlenmeyecektir zaten o kadar hassas bir piyasa söz konusu olduğunda muhtemelen adım dahi atamazdık. Kalkınma planları falan yalan olurdu. Her neyse konuya dönecek olursak, emekli vatandaş bu maaş karşılığında 15 kg un almaya başldığında mala olan talep arttıkça malın fiyatı da yükselmeye başlayacaktır ve emeklimizin aldığı zam ile beraber maaşı gittikçe (bir anda değil) 13-11 ve en sonunda 10 kg un almaya eş değer olacaktır. Yani daha çok para ile daha önceden aldığı unun miktarında bir değişiklik olmadan yoluna devam edecektir. Bu da zaten paranın kıymetini düşürecektir. (Markalaşma konu dışıdır.)
Edit: böyle düzgün başlıklar oldukça zevkleniyorum hele hele.
un örneğinde, o unu üreten fabrika, yatırımcı bi zihniyette olsa malının miktarını artrır yani yatırım yapar. un miktarıda artar. di mi?
demek ki verilen örneklerdeki genel kanıya baktığımızda suç, yatırım yapmyan un fabrikasında oluyor.
yok demeyin verilen örneklerden o çıkıyor.
o zaman da iş dönüp dolaşıp zihniyete dayanmıyor mu?

ben demiyorum. verilen örneklerden çıkan sonuş o.
Altına ve dövize dayalı ekonomik değerlendirme sistemi bitti artık ülkeler yeraltı ve yer üstü değerleriyle ölçülüyorlar. Yani antalya, bodrum, marmaris, çeşme senin en değerli malların arasında senin buralara hangi mantıkla nükleer santral kurma projen var. izahatı çok güç. Termik santral bile yapılmamalı
Piyasada para bollaşınca işçi daha fazla para ister esnaf daha fazla para ister ve enflasyon artar. Arz talebi geçerse malın değeri düşer talep artarsa malın değeri yükselir bunu parayada uygulayabiliriz.