bugün

esas derdi milliyetçilik ile boğuşmak olanların süper taktiği. bir etn,k grubun feodal yapısını, teröre destek verişini, töre adındaki ilkelliğini, eğitime ve medeniyete entegre olmama konusundaki direncini eleştirirseniz ırkçı olursunuz mesela. halbuki bir insanın ırkçı olup olmadığını anlamanın basit bir yolu var. ailesinden doğar doğmaz alınan bir kürt bebeğinin yetişkinliğinede bir türkten farkı olup olmayacağı sorusuna aldığınız yanıt bunu belirler. şahsım da bu cevaba "farklı olmaz" cevabını verir mesela. ırkçı mı olur peki şimdi?
ele$tirmekten kasit, 'turklerin ebesini sktiniz lan yeter .rospular' $eklinde bir ele$triyse, evet irkciliktir, hakli eylemdir.

sen pkk'nin oldurdugu insanlari, hala bizim ko$ede durum satan sabri amca'ya mal ediyorsan, senin kelini operim.
pkk'nın bir ırkı olmadığına göre bo$ eylemdir. terörün milliyeti olmadığı gibi pkk'nın da milliyeti yoktur. o yüzden pkk hakkında yapılan ele$tirilere ırkçılık diyen abc'den ba$layıp bi zahmet yeniden eğitim hayatına ba$lasın.
yada dağa çıksın her daim yaptığı gibi.
egemen olan ırkı eleştirmeyi bölücülük sanmakın bir yansıması olabilecek durum.
ırkçılık üzerine oluşturulmuş koca bir literatürün farkında olmaktır.

tabi "ben tavuğa fil derim" diyen adama da saygı duymak lâzım. tavuğa fil demeye başlamamak kaydıyla.

(bkz: aferin)
iğneyi kendine çuvaldızı başkasına batırmadan bir halkın diğer bir halk üzerinde uyguladığı baskının tarifini tahrif etmek ve malum ırkçılığı milliyetçilik refleksi olarak insanlara yedirmek mevzu bahis olguyu bir sanrı olmaktan öte buz gibi bir gerçek yapmaktadır. Ulus devlet olma iddasındaki bir ülkede hala etnik kavramların üzerinden tartışma yürütülüyorsa orada zaten en amiyane tabirle kültürel ve siyasal faşizmin daniskası mevcuttur. Kaldı ki insanlar sırf etnisiteleri üzerinden hareketle şiddete başvurmazlar ; ortada iktisadi-politik nedenlerin birikim süreci ve emperyalist-kapitalistlerin hegamonyası altındaki bir ülke iktidarı tarafından kuruluş yıllarından günümüze kesintisiz olarak uygulanan bir kültür asimilasyonu vardır. En çarpıcı şekilde sıkça kullanılan " bütün kürtlerin türk olduğunu iddiası " bile ezen bir etnik grubun sahip olduğu devlet iktidarı ile ezilen bir etnik grubun üzerindeki sömürüsünü ve faşizmini göstermektedir. Troçki'nin de deyişi ile : " Faşizm/Irkçılık sadece mülk sahiblerine mahsustur. " Kapitalist tekelci devletlerin de hangi sınıfın mülkü olduğu ortadadır. Bu bakımdan sadece burjuvazi değil , burjuvazinin devlet kontrolü altında eğitilip şekil verilen , yöneticilerine boyun eydirilen aynı halktan insanlar üzerinde ve onlar tarafından küçük-burjuvazinin sahip olduğu nitelikler ki bu aynı ırk içinde genellikle " din " üzerinde dönüp durur , başlatılan bir ırkçılığın sadece sömürü sisteminin bekası için bir diğer etnik grup üzerine " etnisite " olarak yansıtılmasıdır.
doğru bir sanrıdır. şimdi nekro'nun bu sözünün üstüne söz olmaz ama, sizler bir realiteyı, sosyo-ekonomik mevzuyu atlar da ''kürtler ilkel, araplar ilklel vs vs..'' demeye kalkarsanız objektiflikten uzaklaşırsınız ve de bu sizi ırkçılığa götürecektir. kürtlerin hiçbiri bazılarının sandığı gibi salak değil, bu derece güçlü bir direniş göstermelerinin nedeni bizim devletimizin oraya medeniyet götürme biçimidir. fransa'nın cezayir'e, güneydoğu'ya medeniyet götürmesine benzer bu. siz medeniyet altında sömürüyü götürmeye kalkarsanız elbet ki direnişle karşılaşırsınız.
kürt sorununu aşiret, eşkiya faaliyeti, feodalizm gibi modernlik önces, değerlerle algılayanlar için:

Mesut Yeğen- Devlet söyleminde Kürt sorunu
kürt sorununu aşiret, eşkiya faaliyeti, feodalizm gibi kürtlerin uzay çağında hala elinde tuttuğu değerlerden bağımsız görmek isteyenler için:

birinci batarya-kürt feodalizmi