genellikle fazlaca insanın öğle yemeği yediği yemekhanelerde rastlanan insandır. yemekler dışarıdan, bir yemek firması tarafından getirilmektedir. her gün farklı mönüler çıksa da, askerdeki gibi döner dolaşır ve bir müddet sonra, hatta belki bir hafta sonra aynı gün yine aynı yemek gelir.
her neyse, konu o değil. mevzu bahis zat acıkmıştır ve öğle yemeğini mideye yuvarlamak için ilgili yere gider. fakat o da ne? gördüğü yemekler karşısında dehşete düşmüştür. ve ansızın ağzından "bu ne ya iğrenç, hay allah kahretsin" deyiverir. erkekse, askere gitmemiş olma, asker ocağında pişirilen bolca su içerisindeki canlı patlıcan parçacıklarını bilmeme ihtimali vardır. bayansa, titizdir veya ev yemekleri konusunda epey hassastır.
peki, buna rağmen, bir yemeğe, dünyada milyonlarca insan sıcak bir tas çorbaya muhtaç iken, şükretmeksizin "iğrenç" demek ne kadar doğru, ne kadar yanlış...
evet herifler aşçı olmuş ama iyi yemek pişiremiyorlar, bu doğru. fakat iğrenmek (tadına bile bakmadan), tiksinmek, kusacakmış gibi surat ifadesine bürünmek ne kadar doğru, ne kadar yanlış...
beğenmeyebilirsin, o durumda "bu yemek beni sarmadı, ben dışarda yiyeceğim" diyebilirsin, veya bir şey demene de gerek yok; bas git yeme o yemeği.
dangalagın önde gideni olan insandır. Genel olarak işyeri yemekhanelerinde bayanların verdiği bir tepkidir. Bu tepkiyi duyunca, bu kişiyi 3 gün aç bırakıp sonra yeniden aynı yemekleri önüne koydugunda saldırmasını izlemek isteği doğar.
nimete sövülmez hayvan herif diyerekten azarlayacağımız insandır.
yokluk görmemiş, aç kalmamış insandır. ıslatıp ıslatıp döveceksin böylelerini.
eşşeğin münasip yerini yiyesi insandır..........