belki de en güzeli

'o gün bi gelsin, şu sınavı bir geçeyim, parayı bi bulayım, şu işe bi gireyim..' sevdiğimiz insanlar için bile, 'çok seviyorum ama şu huyunu bi değiştirse, ben böyle ummamıştım..'

bugüne kadar bekledik de ne geçti elimize mutsuzluktan, stressten başka..

belki de en güzeli; beklememek, beklentiye girmemektir..

uçurtma uçurmaktır sözlüğümden, geri gelmeyecek bir kuş..

belki de en güzeli böyle..

Susmaktır diye devam ettirilebilir.

bilmemek.
sorgulamamak.
amaçsızca yaşamak.
geleceği değil anı düşünmek.
evlenmemek.
sevmemek.
sevmemek çünkü acı çekmemek.
bağlanmamak.
beklememek.

belki de en güzeli böyle. ortaçgil'in değirmenler şarkısının en tatlı anlarını bahşeden cümle.

insanın aslında yapmak istediği, zincirleri yüzünden yapamadığı ve yapamadığı için yalnızca 'güzel' olarak adlandırabileceği eylemlerin dile getiriliş cümlesi.

belki de birçoğunu 'belki de en güzeli çekip gitmek' adı altında toplayabiliriz... 'çekip gidilen yer' değişmekle birlikte, asalak bir aşık sevgilinin diyarına, muhalif kişi ise tüm kavgalardan uzak bir yere, bir anne bireyi ise 'evden uzak olan her yer' olarak nitelendirebilir..

ve belki bunların içerisinde en zor olanı anneninkidir.. kendini 'birey' olarak tanımlamayalı o kadar uzun süre olmuştur ki yaşamından bihaber bizlerin bile 'anne' olarak adlandırdığı bir birey olarak kalakalmıştır. bireyliğini, eş ve anne gibi sıfatların ardına saklayarak, iterek. ve belki en güzeli o'nu sıfatlarından sıyırmak. vefasız bir anne imajını çizmeden..

ve belki de en güzeli kimsenin hayatı hakkında fikir yürütmek zorunda kalmamak, keskin düşünceler arasında gel-gitler yaşamamak, ve belki de en güzeli insan faktörünün ulaşamayacağı, onun aleminin bulaştırdığı tüm sorunları arkamıza alıp gitmek. duyarsiz ve deli imajını vermeden.. bu imajı vermemeye çalışmak bile gidemeyeceğimizin kanıtıdır belki de.