bugün

Beyin bile gerektirmeyen, sınavları ilkokul 1. Sınıf yazılılarından hallice olan bir mesleğin ülkenin gençlerini yetiştiren, bir nevi ikinci anne babası olan meslekten daha fazla maaş aldığı 3. Dünya ülkesidir.

Öğretmenlerin maaşı artsın ki rekabet artsın. Daha birikimli, daha donanımlı insanlar öğretmen olsun.

Üniversite sınavında çok iyi bir puan yapan bir öğrencinin öğretmenlik fakültelerini tercih etmesi çok düşük bir ihtimal. Bu da gerektiğinden daha az nitelikli insanların öğretmen olmasına sebep oluyor.

Sadece geri kalmış ülkeler eğitime bu kadar az önem verebilir.
Öğretmen olabilmede “danimarka” sistemine benzer bir sistem gelmeden daha çok tartışırız bunları.
Eğitimi bitirmek isteyenlerin, asker, polis, bekçi alımlarını artırıp prestijli meslek alımlarını azalttığı ülkedir.

Önce günümüz kadrolu öğretmenleri için belli zaman aralıklarıyla sınav ve mülakat benzeri bir yapılmalı. Başarılı olan göreve devam edip, başarısız olan gençse kadro dışı, yaşlıysa emekli edilmelidir.

Şu an kimse maaş düşecek diye emekli olmak istemiyor. Ama eğitim de veremiyor. Yeni mezunlar da özel okullarda çalışmaya başlıyor ki çoğu kişinin bildiği gibi özel okullarda işten çıkarılma korkusu olduğu için daha iyi eğitim veriliyor.

Bu kadrolu öğretmenlere işini kaybetme korkusunu aşılamadan maaşları artırılırsa yine yeni nesil aynı şekilde devam edecek. Özeldekiler de herkes gibi asgari ücrete boyun bükecek.
e seneler önce söyledi ya bunlar

bize imam ve polis lazım

gerisi baksın başının çaresine

akabeye oy verirken kıtır kıtır

maaş yetmedi, mee eeeeeeeee.
Yılın 9 ayı yatıp çalistiginda da 3 saat ogrencilere kitaptaki seyler okutan ogretmenlerden daha fazla yararlari var bekcilerin en azindan sokaklari cardan cakaldan koruyorlar. O car cakallar zaten ogretmenin beceriksizligi yuzunden sokaklara dusuyor. Evet.
Birakın gariban bekçilerle uğrasmayı.. milletvekilleri nin öğretmenlerden fazla maaş almasıni konu edinin. Ne istiyorsunuz bekçilerden.
kolluk kuvvetlerine her zaman desteğimiz yatırımımız daha fazla olmuştur ve olmaya da devam edecektir. maalesef suç ve terör oranı yüksek bir ülkeyiz bu da bizim bununla mücadele etmemiz için daha fazla yatırım ve istihdam sağlamamıza neden oluyor. zaten çoğu öğretmen ya polis oluyor ya astsubay ya da bekçi. öğretmenler bile eğitimde değil ama savunma sektöründe kadrolaşıyor.
Öğretmenler 3 ay yatıyor ama onlar gece kelle koltukta geziyorlar.

Çiğköftecide masa kurup sabaha kadar yiyip içip gülüyorlar. Bekçiler var ama bizler sokağa çıkmaktan hala korkar durumdayız. Öğretmen ama öyle değil. Ben o çocuğa okuma yazmayı öğretmek zorundayım. Benim öğrencilerim başarılı olmak zorunda. Özel öğrenci varsa yönlendirmek zorundayım. Çok vasat öğrenci varsa ilgilenip düzeltmek zorundayım. Ben bunları yapmazsam vicdanım rahat etmez evet ama bunun dışında müdür farkedip önce beni fırçalar sonra teftişe gelirler. Ben bir öğrenci ödevini ısrarla yapmıyor diye yaptırımda bulunamam veliler tepeme çöker. Daha yazılır da yazılır. Ama Bekçiler sabaha kadar oturur çiğköfte partisi yaparlar sokakta güvenlik hala sıfır kimse ne soruşturur ne sorgular.

Adaletine yandığım dünya..
Hiçbir meslekle kıyaslamayacağım elbette. Her mesleğin kendince zorluğu ve hak ettiği şeyler vardır.

Öğretmenim. 2015 mezunuyum. Hayatım boyunca hep öğretmen olmak istedim. Zamanında çok da fena olmayan bir puanla üniversiteye girdim, (300 binlerden bahsedildiği için belirtme gereği duydum sıralamam 38 bindi eşit ağırlıkta) üniversite süresince başarılı bir öğrenci oldum, çocuklarla çalışmalar yürüttüm, kendimi geliştirmek için elimden geleni yaptım.

Sonra bir şeyler oldu, mezun olduktan sonra yani. mülakat sistemi falan derken benden başarısız, iki cümleyi bir araya getiremeyen, mesleğini zerre sevmeyen insanlar atandı, göreve başladı.

inancımı kaybettim. Neden öğretmen olmak istediğimi unuttum. Yüksek lisansa başladım yine kendi alanımda. Amacım akademisyen olmak falan da değildi zira. Uluslararası kongrelerde sunumlar yaptım, makaleler yazdım, tezimi bitirip mezun oldum. Yine bir şeyler koydum bilgimin üzerine yani..

Fakat para kazanmam gerekiyordu artık. KPSS hiç bana göre bir sınav olmamıştı zaten, onun için çabalamadım. Hevesim de kalmamıştı zira. Birkaç özel kurumla görüştüm, sömürünün en dolu haliyle karşılaştım. Durumun bu kadar kötü olduğunu hiç düşünmemiştim bile. Evet, en azından benim bölümümde iş vardı. Çalışabilirdim. Ama insan yerine konmadan, en düşük ücretle. Çünkü binlerce mezun vardı, ben gelmesem başka biri kabul edecekti tüm bu kötü muameleyi.

Çünkü işsizdik, çünkü mecburduk..

Sonra ücretli öğretmenliğe başladım, kendi alanımda da değil üstelik. Ama dedim ki, en azından kurallar net. Seni sömüreceğiz, bu devlete hizmet için mezun oldun.

Arabanızın bir günlük otopark ücretiyle bizim bir günlük ders ücretimiz aynı. Araba orada öylece yatıyorken biz bir şeyler öğretmeye çalışıyoruz bir sınıf öğrenciye.

Hakeza artık ücret de umrumda değil. Meslektaşlarımı görüyor ve çok üzülüyorum. Başarısızlar. Mutsuzlar. Baştan savmalar. işlerini sevmiyorlar. Kadrolusu da, özelde çalışanı da ücretlisi de..

Kendilerini geliştirmeyi zerre istemiyorlar. Sınıfa gir, dersini ver, çık. Bir çocuğu eğiten insanın, bir şeyler öğreten birinin bu kadar umursamaz olması artık kanıma dokunuyor. Bir şeylerin değişmesi lazım: ücret beklentisi ise bu, evet artırılmalı. Fakat daha da önemlisi artık öğretmen olacak kişileri cımbızla seçmeleri gerekiyor, yetti. Öğrencilerin de umudu, enerjisi yok. Emiyorlar ki. işinin hakkını veren şahane öğretmenleri tenzih ederek, bu işin içindeki bir öğretmen olarak yazıyorum bunları..
ingiltere’de polisler çok düşük maaş alır. Demek ki Türkiye’de çok iş yapıyorlar.
Bazımız sokakta canımızı koruyor yazmış?

Canımızı yakanlar canımıza kast edenler sadece sokakta mı?
Evin ıcınde ,yan evde, Hatta yatağımızda, televizyonda ,internette
Eee öğretmen?

O konuyu çok yazdık çizdik?
işini yapanda var bankamatikten her ay parasını alıp yatanda

Ama burada eğitim ve emek demek istiyorum nasıl aynı kefeye denk gelir
Öğretmen olabılmek ıcın en az 4 yıl eğitim gören şahısın yaptığı iş ile 6 ay eğitim alan sahısın iş tanımları aynı değil maaşları da aynı olmamalı iken bekçi daha çok alıyor.

Alsın. bekçi 10 bin alsın gece gündüz calışıyor.
Ama öğretmenler de Yüksek maaş alsın calışanı işini yapanı daha da cok maaş alsın sınava tabi olsun körelmesn her yıl gelişim ve performans sınavı olsun iş ders yoğunluğuna göre maasi derecelendirilsin.
Nacizane görüşlerim.
Edit:imla
iyi bir sıralama ile psikoloji hukuk seçmeyip öğretmen olan bir kadın, lise mezunu bekçilerle eş değer tutulamaz. Bir kadın türkiyede gece bekçiliğe de çıkamaz. Çünkü eğitime ve öğretmene önem vermeyen toplumların sokakları en az zihinleri kadar tehlikelidir.

Yattığı yerden öğretmenlik yapanlar da oldukça fazla, onlara kadro verilmesi bile mesele zaten. Burada söz konusu gerçekten kendini mesleğe, çocuklara ve eğitime adamış öğretmenler. Bekçi de kazansın elbet onlar da hayat kuruyor. Mesele şu ki gelişmiş toplumlarda öğretmenler her zaman ortalama üstünde maaş almıştır. Çünkü toplumdaki her meslek erbabını o noktaya getiren öğretmenlerdir.

300bin barajdır öğretmenlikte. O sıralamada öğretmenliğe giren insan tipi belli. Önemli olan kaliteli, eğitimde öncü üniversitelerde eğitim almış ve kendini kanıtlamış öğretmen olabilmek.
Başlığa bakıyorum da ne kadar çok öğretmenden haz etmeyen insanlar varmış. Bu bile durumu özetliyor, burada öğretmenlere sövenleri yetiştiren belliki kaliteli eğitimciler değildi, bu yüzden hocalara karşı bir önyargı var toplumda. insan sevdiği birinin kazancına, haklarına kıskançlık ve hasetle bakar mı? Hocalar da öğrencilere kendini soğutmuş kendileri de öğrenciden bezmiş olucak ki durum bu. Bu durumun değişmesi için iki tarafın da sabırlı olması gerekir. Genelde öğrenciler hocalara sindirmeye çalışır ve hoca da buna karşılık öğrenciye cevabını verir kutuplaşırlar. Halbuki iki taraf da empati yapsa sorun kalmayacak birbirimizle değil gerçek düşmanlarımızla savaşıcaz ama yok kimse taşın altına elini koymak istemiyor.
ooo para kazanmak için okulda çalışmaya azmetmiş, sözde öğretmen tanımlı kişiler hemen

damlamışlar.

para da para diyorlar, başka bir şey demiyorlar.
Bekçiler çalışıyormuş, bekçiler güvenliğimizi sağlıyormuş hahahaha.

Suç oranı düşük semtlerde geziyorlar, iş yaptı sanılıyor.
6-7 kişi geziyorlar, yarısı telefonla oynuyor, yarısı muhabbetin tıraşın dibine vuruyor.

Ama geceli gündüzlü vardiyalarla it gibi çalışan işçiye ezilene müstehak böyle yattığı yerden garanti maaş bağlanan meslek gruplarının varlığı.
Umarım devlet kıdem tazminatlarina da el koyar da götünü tuta tuta oy kullanmaya gider akılsız işçi kesimi.
en pis işi yapan işçi 2300 tl alacak emekli onunca yaşarsa 1500 tl alacak ögretmen 5000 tl alacak çalışmadan haramdır.