bugün

marangoz keserlerinin de bilenmesi ile sonuçlanmış olan karardır.

vay amınakoyim neymiş? "iyi okuyun lan! bi daha yaramazlık yapmazlarsa hapis yatmayacaklar." denmiş. de bu çocuklar bombalı eylem mi yapmışlar? yoksa ki bir terör örgütünün, bilinen anlamda militanı olup da habur'dan yurda mı girmişler? yolsuzluk yaparak servetlerine servet mi katmışlar?

bakış açısını siksem, sperm israfı sayacağım dangozların "atatürk, eleştirilemez değildir." diye kıçının, kılcal damarlarını yırtanların; böylesine bir durumda "bir daha yapmazlarsa hapse girmeyecekler." diyerek düzenlerini(varolan sistem anlamında. yoksa ki paralarını verip de sikenlerini kastetmiyoruz.) savunmaları amma sağlam ironi.

hatırlatırız "ücretsiz eğitim hakkı" pankartı yüzünden şu anda hapiste olanları. tek bir sivilin, tek bir insanın canlarına kastetmedikleri gibi, pankartı açtıkları yerin curcuna bir miting alanı olduğunu da hatırlatırız. yani demem o ki asayişe de en ufak bir kasıt yok...

şimdi "aaa" diyelim lütfen. "aaaa", "aaaaaa" dilinizi de çıkartın bakalım kahverengi mi yeterince. şifayı kapmışsınız...
öğrencileri korkutmak için yapılan olaydır. ama tam tersi direncimizi daha da arttıracaktır.
desem ki şimdi "la yarram bu öğrencileri ben mi yargıladım?" diyecek ki hakimler, savcılar onların adamı.

başa dönersek eğer, adamlar mahkeme salonundayken kim kendince bu öğrencilere destek oldu? tkp ve bağlantılı bir iki oluşum.

kim verdi bu garibanlara gazı şimdi biraz oluştu mu beyninde?
yok oluşmaz. niye söyleyim mi bebeğim? çünkü sen programlanmışsın.

vaktiyle adamlar kızılayı yıktılar adeta. kaldırımları söküp fırlattılar. cam, çerçeve, köşe lambası, gece lambası, komidi, avize bırakmadılar meydanda. bitti mi? bitmedi. molotof kokteyli, şişe, misket, vibratör ne buldularsa onları da attılar. olay akşamı kızılayı tanıyamadık. zarar: 300 milyar.

sonra bu basın ve senin 3 kuruşluk zihniyetin çıkıp tek laf etmedi bunlara. dönüp "ee canım poliste çok sert müdahale ediyo ama yea, avrupa' da böyle mi!" yani böylesin birader sen. bu adamlar gelse ağzımızın orta yerine sıçsa diyeceğin şey demokrasi! kaçı ceza aldı lan o adamların?

bu arada avrupa' da eylem izlemesek diyecem ki adam biliyo da konuşuyo. adamın mnakoyuyolar avrupa' da polisler.

serap eser' e n' oldu hatırlayanınız var mı? kim serap eser? o gösteri izinli miydi?

neye göre bilcem ben senin yaptığın izinsiz gösterinin mahiyetini? demokratik eylem!

mahkum edilen karşıt görüşlü olunca demokrasi memokrasi hak getire. hukuk devletine tornistan edersiniz hemen. bu ülkede mahkemeler vardır ozaman. sizin insancıllığınızı sikiyim ben. düşünce yapınıza kondurayım emi.

demokrasi mi yalnızca sizin için olacak!

ama sen busun. diyorum ya gözünden tanıdım seni. yine sensin biliyorum, yine o iki yüzlü, riyakar zihniyet!

madem okadar demokrasi aşığısın bire yavşak. adama sormazlar mı dtcf' de allah' ın günü etrafını sardığınız adamların deokratik hakları yok mu? sadece size mi bu demokrasi denen meret? siyasalda tokatladığınız adamın hakkını savunmaya gelince nereye gidiyo bu demokrasi.

94. entryi giriyorum ben şu an. hadi diyelim siz heidi kadar masumsunuz. bu çocukların gelecek haklarını savunuyosunuz.
isyan etmektesiniz. peki şu çocuğun yaşama hakkını kaçınız savundu biriniz de bana söylesin lütfen.

(bkz: hasan şimşek)

bu çocuk bölücülerce hunharca öldürülürken neredeydiniz? kaçınız o başlığa 1 entry girdi? hepsi 25 entry girildi bu çocuk için.

hasan' ın hayatı bu gençlerden daha mı önemsiz? niye sesiniz çıkmıyo lan! bu nasıl bir anlayış. şerzan kurt öldürüldüğünde kıyametleri koparanlar neredeydiniz?

yoktunuz. çocuk karşıt görüşlü çünkü. mesele bu! zihniyetiniz bu!

edit: bol bol eksileyin lan riyakarlar. hak yerini bulsun di mi? karşıt görüşlüyüm ben!
edit: ulan diyorum siyasi başlığa entry girmeyim her seferinde. arada doğru şeyler yazan yok değil. ama bazıları okadar saptırıyo ki herşeyi dayanamıyo insan.
peki başbakanda beni protesto ettiğinde hapise girecek mi..
(bkz: ironi)
(bkz: türkiye den nefret etme sebepleri)
(bkz: bir ülkenin iyice yaşanmaz bir hal alması)
http://www.zaytung.com/haberdetay.asp?newsid=59902
aleyhinde konuşanı içeri tıkmak, geride kalanlara konuşmaması için gözdağı vermek, telefonları dinlemek, internetleri takip etmek, neredeyse bütün basın ve yayın kuruluşlarını denetlemek ve son golümüz 18 gence hapis cezası vermek... fakat bunların yanında türbana karşı çıktığımız için çifte standart uygulayan, özgürlüğü, demokrasiyi, eşitliği baltalayan bizler oluyoruz.

ister ülkedeki iktidarın kendi tükürdüğünü yalaması diyin, ister sıvaması... niyetlerini açıkça belli eden davranıştır.
refandumda 'evet' oyu verdiğim için duymaya başladığım pişmanlık, şimdi katmerleşerek doruk noktasına ulaşmıştır. evet efendim pişmanım.
bu karar bir rezalettir. ama bunu padişah fermanı gibi yansıtmaya çalışmak daha büyük bir rezalettir.

bu cezayı veren, bir çok kimsenin "yargının bağımsızlığı elden gidiyor" diye yanaklarından öptüğü "bağımsız" hakimlerdir.

bakın yavru baykuşlar, bu ülkede yargı hiçbir zaman bağımsız olmadı. darbeci generallerin verdiği brifing'lerde onları ayakta alkışlayan milliyetçi (ama tarafsız olmayan) bir yargı elitimiz var.

dün darbeci faşistlere hoş görünmek için en ağır insanlık suçlarına ortak olan yargıçlar, şimdi hükümete hoş görünme çabasında ise, bunun hesabını niye çürümüş, "gel kuçu kuçu" olmuş yargı sisteminden değil de hükümetten soruyorsunuz?
protesto ettikleri başbakanın bizzat kendisinin daha bu yıl içerisinde 12 eylülcülerin yargılanmasını savunması ve mecliste erdal erenin mektubunu okuyarak göz yaşlarına boğulması ayrı bir tuhaflıktır.
özetlenmiştir.

http://www.hurriyet.com.t...sp?yazarid=249&gid=61
--spoiler--
Ancak mahkeme öğrencilerin cezasını, daha önce suç işlemedikleri için erteledi.

Öğrenciler 5 yıl içinde aynı suçu tekrar işlerlerse hapse girecek.
--spoiler--
kısaca: amına korum akıllı ol. Bu seferlik ses etmiyorum bak demek.
hapis cezası alan öğrencilerden boşalan bölümler için ek kontenjanla öğrenci alınacak.
http://www.ucuzhaber.com/
demokrasinin doğusu ve batısının içler acısı halidir.
doğuda olay çıkar ve ortalık ateşe verilir, barikatlar kurulur, devlete ve millete ve atatürk e küfürler edilir (bunları yapan 20-30 kişilik bir gruptur), fakat polis gaz bombası atmaktan öteye gitmez ve göz altı dahi olmaz. göz altına alınanlar mahkeme tarafından serbest bırakılabilir, savcı kesin kanıt yok diyebilir. serbest bırakır. fakat batıda, en basitinden yök protestosunda bile öğrenciler polisten dayak yer, hapse atılır. bu demokrasi ise ben istemiyorum. ama batıdaki gösteri yapan, düşünen insanlarıma sesleniyorum : sizlerde ateş yakın, molotof atın, anarşist olun; bu demokraside daha değerlisinizdir.

not : yukarıda yazılanların tamamı gerçektir. hepsine bizzat ben şahidim.
sonuna kadar turk yargisina guveniyorum diyenler nerde?

asker yargiyi kontrol edince canak tutanlar, basbakan kontrol ediyor diye simdi hayiflanmasinlar hic haklari yok, darbeyi onaylayan adamin bu konu hakkinda yorum yapma hakki bile yoktur.

ote yandan, itululerin ne halt ettikleri yazmiyor haberde, yani gerekce ne? ona da bakmadan bilmem kac entry giren yazar surusune de yuh diyorum, gidin once bi bakin neden bu adamlara hapis cezasi verildi, ona da bakmazsiniz bilirim, yazar diye gecinirsiniz burada...

basbakana degil kime protesto ederse etsin kanunsuz bir olaysa bu yapacak bisey yok. hukuku bu sekilde algilamayan beyinde zaten kusur var.

basbakanin kuracagi hukuk sistemi, simdiye kadarkilerin kuracagi sistemden daha iyi olacaktir her ne kadar bu cumle bile tamamen bir utopyadir, birinin kurdugu hukuk sistemi diye birsey yoktur, sadece cuntanin kurdugu hukuk sistemi ve yaptigi anayasa vardi o da cope gitti tamamen olmasa da...

memleketin imf ye borcu bittiginde de (2013-14 yili) bu adama ikinci ataturk denecek birileri tarafindan medyaya surulecek once ve sonra da bu adam nasil olur da boyle adlandirilir diye memleket gerilecek aha da size 3 sene onceden komplonun plani - dipnot olaraktan.

uyuma, uyuyorsan horlama!!!
(bkz: yetmez ama birbuçuk yıl)
özgürlük derken yanlış anlaşılmasın.. susturma özgürlüğü o
kendinizi yırtmaya gerek yok yargıtay'da bozulur. (bkz: arkabahçe)
genç sivillerin hiç rahatsız olmayacağı durumdur.
en azindan kendilerine itham edilen sucun ne oldugunu bilen sansli(!) genclerdir. neden iceride oldugunu bilmeyen komutan ve gazeteciler ne yapsin dimi.
yeter artık. üniversiteli gençleri, askerleri, aydınları, gazetecileri içeride görmekten bıktık. teröriste iş verilirken helal yiyen insanların hayatının çürümesini izlemekten bıktık!
dua etsinlerde devletlum kellelerini vucutlarindan ayirmamis. ben cok degerli padisahimizdan bunu beklerim.
demokrasi patlaması yaşanan güzide krallığımızın gençlere kıyağı.
(bkz: sikmeseler bari)
adaletin, insanlığın, dürüstlüğün, hoşgörünün ve ulusal birliğin ayaklar altına alındığı akp döneminde sıkça görülen vaka-i adiyedir.
son olaylardan sonra protesto yerine tecavüz etselerdi tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılacağı kanısı uyandıran durum.

tecavüz dediysek suç teşkil etmeyeninden mahkemenin suç görmediği cinsinden.

ya da başbakana pala ile saldırsalardı yine suç görülmeyecek tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırlardı.
şerefsizliktir. kendi oğlu ehliyetsizken arabayla insan ezdi öldürdü hiç bişey yapılmadı suçsuz çıkartıldı. protestoya hapis. neredesin adalet? yoksa güçlü ve namussuzların oyuncağı mı oldun?