bugün

kitabın yaprakları ile kulak arasında muhteşem bir armoni yakalamak.

bir masalın içinde gezmekle hikayeleşmek arasındaki farkı kitaplar anlatır mı bilmem. bana kitapların anlattığı bir şeyler var lakin tekdüze cümleler yetmeyebilir bunu tariflemeye.

bir sarıçam ormanına kamp kurup sivrisinek vızıltısıyla, kertenkelenin hışırtısını duymanın parmaklarda bıraktığı tadı ancak kitabın yapraklarının bitiş cümlesi özetler. keyfimin enflasyon yaptığı sessizlik ve bir iğne yapraklı orman ağacına sırtımı vurduğumda dalların tepesinde gecenin derinlerine meydan okurcasına öten baykuş sesleri gotik romanların fantastik kahramanlarına dönüşsün diye içim içimi yer. ıhlamur ağacına konan boz serçe de okutur o yarım kalan kitapları bakma sen.

bakma ben bir başladım mı sonuna kadar okurum kitabın ömrünü. baykuş gecenin ritminde öttüğü sürece ben o kitabı kulaklarıma bile okuturum. yılandan çayandan konsantre olamazsam baykuşu kitabın arasına koyar ormanı kökten yakarım...