bugün

veresiye defteri.
ismi genellikle ya kendinin, ya çocuğunun, ya torununun adı * olup sonunda kesinlikle bakkal eklentisinin bulunduğu, samimi, sempatik ve içten olan mini alışveriş dükkanları olmasıdır. genellikle ekmek, süt, sigara, kola, yoğurt ağırlıklı satış yapıyor olsa da bozuk parası olmadığı zaman sakızla onu kapatması, tüm paralı müşteri için pantolonun cebinden çıkarttığı paradan bozup vermesi onu güzel kılan diğer unsurlardır. ayrıca veresiye kavramının yaşadığı ve neredeyse bütün çocukları bilen, ailelere selam gönderen, toplum tarafından saygı gören kişidir bakkal.
Cino.

Cino satmayan bakkal bakkal değildir. Cino satın.
sakız fanusudur .
para üstü yerine sakız vermesi ve camdaki kocaman gripin kutusu.
kokusudur.

hala anlayamadım o kokunun nasıl oluştuğunu ama rutubetli ve şekerli bi koku işte.
görsel
dükkanın önündeki askılı rafta yer alan cipslerdir.
bakkal dediğin dükkanın televizyonunda akasya durağı'nın tekrar bölümlerini izler.
Nasılsın x abi sorusuna, iyiyim y yerine iyiyim yiğenim sen nassın demesidir.
göbek ve seyrek saç.
Para üstünü yerine sakız vermesi.
- para üstüne sakız vermektir.
- mahalledeki tüm cenazelere katılmasıdır.
- 10 kuruşluk buzlu dondurma satmaktır.
bardakla satılan çekirdek.
tozlu cipsler.

edit : hani bakkalın önüne konulan cipslerin üstü hep tozdur,
bunu demek istemiştir yazar.