bugün

ruhsal belirtileri kadar yıpratmayan rahatsızlıklardır.
(bkz: uuserların aslında demek istedikleri)
"aşkın gözü kör olabilir ama inan bana karnı açtır... " *
mide ve diyafram arasındaki zarın, kasların, kanatları kocaman, renkli ve benekli bi kelebeğin kanat cırpmasıyla, gerim gerim gerilip titremesi! * *
ellerin, beynin ve kalbin aynı anda uyuşup sizi bitap düşürebilmesidir. yemeden içmeden kesilmesi var bir de bu işin ama sanırım tarife lüzum yok.

derin derin nefes al ver...
sarhoş olunduğunda her ne olursa olsun etrafa anlamsızca tebessüm ederek bakmak.
her sabah yataktan daha zinde kalkmak.
midedeki kelebeklerin içerilerde bir yerlerde halay çekmesiyle oluşan belirtiler.

mutfaktan su almaya üşenen bir insanın uyanık olduğu her dakika -elinde telefonla- hareket halinde olması, şarkı söyleme arzusunda olması, kapıyı pencereyi açıp bağırması.
ellerin terlemesi ve birbirine karışması, bir şaşkınlık, yüzde bir has. ktir ifadesi, nereden geldim nerelere gidicem düşüncesinin vücut diline yansıması... gibi belirtilerdir. böyle birini görürseniz ya sizden nefret ediyor ya da size aşıktır. *
tokluk, sürekli tok olduğunu hissetmek.bir de aşk karın doyurmaz derler. yalan.
ha şu da var tabi,bir kaç hafta sonra etrafın "sen ne kadar zayıfladın öyle hasta mısın" sorularıyla muhatap olmak mümkün. kısa vadede tok tutan uzun vadede zayıflatan bir şey. piyasada var böyle ilaçlar. para vermeyin gidin aşık olun.