bugün

tam olarak tanımı; şaşkın insandır.

şair boşuna dememiş, 'allahın şaşkınları kulübü' diye...

aşk derdine düşen her fani, öyle şaşırıyor ki, sağını solunu, neyle haşır neşir olduğundan bihaber, çırpınıp duruyor, aşka hükmedebileceğini sanıyor, aşk ise tüm ihtişamı, heybeti, kudreti ve o bilindik umursamazlığıyla, bu zavallıyı yerden yere vurmaya devam ediyor, hem dilediğince hüküm sürüyor, hem de akkorunda pişirip olgunlaştırıyor.

aşk diyorduk
birden yorulduk...
aşk hükmedilemezki
aşk kural tanımaz kalıba sıgmaz diledigini gönlüyce yapar.sıkılıncada terkeder.
aşka hükmetmeye çalısan insan bence karsısındaki insanı etkisi altına almaya çalısan insandır.ona hükmetmek ister.ama oda bi insan tabikide konusmaya sırdasının olmasına ihtiyacı vardır.

aşka hükmetmek imkansız gibi bişeydir.sen hükmetmeye calısırken hukumlu olmayasın.
kendini yetiştirmiş, gerekli olgunluğa ulaşmış, akıllı insandır ve diğer çoğu insandan farklıdır.
aşkın yangınından zerre faydalanamayan ama dumanından gözü kör olan insandır.
aşka hükmetmek, onu muhafaza etmek, istemek ölümüne sevmeyi gerektirir. ölümüne seven birisi onu kaybetmekten korkar onun bu korkusu aşka hükmederek muhafaza edebilme isteğini gösterir. koruma ve sonsuza kadar yaşatma işte bu arzular; insanda sonsuza uzanabilmenin tutkusuyla, ortaya çıkmıştır.