bugün

intiharla eş değer harekettir.

toplanılmış muhabbet edilmiş, konu dönmüş dolaşmış nihayetinde dine, allah'a gelmiştir. allah'ın hikmetinden sual olunmayacağı kainatın eşsiz tasarımı, hayatın bir sınav olduğu vs muhabbeleri yapılmaktadır.
her geçen dakika allah'a daha fazla övgü düzülmekte, her sözü alan dbir öncekinin kaldığı yerden övgü düzmeye devam etmektedir.
bu kadar sofunun arasında evren hakkında bu kadar ahkam kesilmesine dayanamaz söze girmek istersiniz.

radikal şeyler söylemeniz pek mümkün değildir. açıkçası anlamlı da değildir. doğada meydana gelen olayları bilimsel gözle incelemek en kaçamak yol gibi görünmektedir. o sırada ağzınızdan "tanrı" ile başlayan bir cümle çıkar.
çıkmasıyla birlikte soğuk yeller eser. müslüman mahallesinde salyangoz sattırmamaya niyetlidir bizim sofular. yüzler bir anda asılır. herkesin suratında ne diyorsun sen birader bakışı beliriverir.

aranıza dağlar, uçurumlar giriverir. işte o anda galileo ile engizisyon oluverirseniz.
kısa zamanda yalnız kalır linç ediliverirsiniz. derhal susar ve sonsuza kadar konuşmazsınız..

tezler - anti tezlerle tartışır. lakin çoğunluklar azınlıklarla tartışmazlar. sadece tahammül etmeye çalişırlar.
azınlık, çoğunluğun yanında sayıca "azınlığında azıysa" bu kez yok etmektir amaç.
az, azınlık olmadan, azınlık kuvvet bulmadan, yok edilmelidir çoğunluğa tehdit olmadan.
(bkz: ağır müslüman)
ters ters bakışların hemen üzerinizde olması durumudur.
tanrı ve allah sözcüklerinin aynı anlama geldiğini hala bilmeyen kesimin içinde kullanılan bir tabirdir. tepki çekebilir.