bugün

öncelikli amacı üniversite okumak değildir, özendiği, arzuladığı hayata erişmektir. genel olarak neredeyse hiç biri derslere girmemektedir.
illa örgün öğretim diyen az biraz gerizekalı denyodur.
yazıktır, günahtır, acırım kendisine. büyük ihtimalle kendisiyle ilgilenmeyen bi ailesi (ki ilgilense ve açıköğretimin nasıl bişey olduğu hakkında az biraz bilgisi olsa böyle bişeye kalkışmasına izin vermeyeceği kesindir) ve asla başarılı olamadığı bi öğrencilik kariyeri vardır. ama hep o kızların teklif ettiği üniversite ortamının hayaliyle yanmıştır, kavrulmuştur. çok çok büyük bi ihtimalle evine internet bağlatır sabah dörte beşe kadar internetten karı kız arar sonraki gün öğleden sonra 3-6 arası kalkarak moron bi hayat sürdürür.
(bkz: KiŞi KENDiNDEN BiLiR iŞi)
bir yıl içerisinde tekrardan evine dönmesi muhtemel gençtir.

bu şehir dışında sefil öğrenci hayatı yaşamaya niye özenilir anlamadım gitti.
maceraperesttir. anası babası da kızım/oğlum okul peşinde sanır.
bir iş bulur part time çalışır kazandığı parayla da bir kursa yazılır. gününü gün eder.
haaa bu arada gelenlerin büyük kısmı ailesine açık öğretimi kazandığını sölemez.
öyle ya da böyle, okumaya gönül vermiş olan öğrencidir. saygı duyulmalıdır.
hayatını yaşamak gençliğin tadını çıkarmak adına yapılır. Derslerden genelde başarısız olunur ama kimin umrunda ki.
ailesinden uzaklaşmak için böyle bir işe girişmiş olabilir.rahatça takılmak kafasına göre gezmek istiyo olabilir.
ailesi cahildir. muhtemel üniversite kazandım diye kandırmıştır.
(bkz: iölp) öğrencisidir. hem aöf bölümü hem de ilk iki yılı örgün ders alma zorunluluğu olan sikimsonik bir bölüm öğrencisidir.
yani ben.
Aöf'den başka bir bölümde iştirak etmemesine rağmen eskişehir'de ise; cebindeki parası ailesine de kendisine de fazla gelen öğrencidir.