bugün

ergenekon iddianamesi nde bahsedilen iki darbe planının kod adları.
mehmet ufuk uras'ın konu ile ilgili basın açıklaması:

"türkiye toplumu son 50 yıllık tarihinde askeri darbelerle, muhtıralarla ve devlet erkini elinde bulunduranların hukuk tanımayan keyfi uygulamalarıyla çok ezilmiştir. ne yazık ki, yaşanmış olan bu müdahalelere karşı demokratik ve hukuki süreçler işletilememiş, darbeciler yargılanamamış, askeri vesayetin türkiye siyasal ve toplumsal hayatı üzerindeki etkileri ve kalıntıları temizlenememiştir.

türkiye'nin yakın tarihi 'kahraman' olarak ortalıkta dolaşan yargılanmamış darbecilerle, binlerce kanunsuz operasyonun sorumlusu olan siyasetçi ve devlet memurlarıyla doludur. çoğu kez birlikte hareket eden bu güçler toplumun siyasete olan güvenini, sorunlarını siyasal yaşama aktif olarak katılarak çözme inancını da yok etmişlerdir.

toplum bu karanlık ilişkileri açığa çıkarma fırsatını zaman zaman yakalamış; ancak siyasilerin cesaretsizliği nedeniyle köklü bir temizlik gerçekleşmemiştir. susurluk kazası sonrasında yaşananlar bunun somut bir örneğidir. ergenekon soruşturmasının 'kahramanları'nın bir bölümünün isimleri susurluk dosyalarında da bulunmaktadır.

yine bugün sıkça anılan 'ayışığı' ve 'sarıkız' rumuzlu darbe girişimi iddiaları, meclis tutanaklarının da gösterdiği gibi, 5 nisan 2007 tarihinde, insan hakları inceleme komisyonu'nda gündeme gelmiş; ancak o günkü komisyon tartışmalarına katılan milletvekillerinin çoğu bu konunun meclis'te ele alınmasına ve araştırılmasına karşı güçlü bir duruş sergilemişler, bir fırsatı heba etmişlerdir.

sonuçta bugün kamuoyunda 'darbe günlükleri' şeklinde anılan metinler ve ergenekoncular bir demokrasi ayıbı olarak ortada durmaktadır.

türkiye'de askeri müdahalenin akla bile getirilmediği, darbeciliğin ağır suç ilan edildiği, kimsenin ülkeyi 'kurtarma' adına hukuksuz davranışlar içine giremediği bir geleceği yaşamak istiyorsak, geçmişten farklı davranmalı ve tbmm olarak kapsamlı bir araştırmayı başlatmalıyız. bu son derece önemli bir adım olacaktır.
bunun yapılabilmesi için bir araştırma komisyonu önergesi hazırladık. bu önergeyi imzalamış olan dtp milletvekillerine ve bağımsız milletvekili sayın hamit geylani'ye verdikleri destekten dolayı çok teşekkür ediyoruz. demokrasi mücadelesinde birlikte davranmanın, yanyana durmanın önemini ve değerini bilenler, bu mücadelenin başarıya ulaşmasının yollarını da bulacaklardır.

şu çok açık ki, hükümetler ve siyasi partiler konjonktürel nedenlerle veya iktidarda kalma hesaplarıyla, demokrasi dışı girişimlerin faili olan kurum veya kişilerle dolaylı veya doğrudan bir biçimde uzlaşmayı tercih ederlerse, demokrasi adına son derece zaaflı ve zararlı bir yolda yürümüş olurlar.

bu nedenle de ucu nereye dayanırsa dayansın, boyutları nereye uzanırsa uzansın bu tür iddiaların sonuna kadar üzerine gidilmeli ve kamuoyunun haklı beklentileri karşılanmalıdır.

açılan bu tarihi yolda gidilirken, şemdinli ve susurluk durakları da hatırlanmalıdır. her ikisinde de yargı süreci ile meclis araştırmaları aynı zamana denk gelmiştir.

türkiye'de demokrasi karşıtı müdahaleler tarihiyle köklü bir hesaplaşmanın yaşanabilmesi, militarizm ve askeri vesayetin aşılabilmesi için bazı adımların atılması gereklidir. o nedenle,

1. darbeler tarihiyle hesaplaşmak isteyen bir meclis'te anayasa'nın geçici 15. maddesi kaldırılmalı ve 12 eylül darbecilerinin yargılanması sağlanmalıdır.

2. türkiye toplumunu 12 eylül 1980 darbesinin yarattığı anti demokratik rejime hapsetmiş olan 1982 anayasası savunularak, demokrasi geliştirilemez. darbelerle hesaplaşmak isityorsak, tüm toplum kesimlerinin katılımıyla demokratik bir tartışma ortamı yaratılmalı, 12 eylül anayasası yerine özgürlükçü, demokratik ve sosyal bir anayasa hazırlanmalıdır.

3. türkiye hiçbir demokratik rejimde varolmayan çokbaşlı bir yargı sistemi ile karşı karşıyadır. askeri ve sivil yargı ikiliği ortadan kaldırılmalı, disiplin suçları dışında asker kişiler de yerel ve tabii mahkemelerde yargılanabilmelidir. bu anlamda darbe hazırlığı girişiminde bulunduğu iddia edilen kişilerin askeri yargıda yargılanmasının önüne geçecek yasal değişiklikler yapılmalıdır.

4. darbelerin yasal dayanağı olarak değerlendirilen orduya iç güvenlikle ilgili herhangi bir görev verilmesi imkanı yasal ve idari düzenlemelerle önlenmelidir. bu amaçla iç hizmet yönetmeliği'nin ilgili maddesi değiştirilmelidir.

değerli basın mensupları,

tbmm, önerge konusunun araştırılmasını gündeme alıp almama kararını verirken, demokrasiyi koruma ve geliştirme konusunda ne kadar cesur ve kararlı davranabileceğini de gösterecektir. tüm siyasi partiler ve milletvekilleri toplum önünde bir demokrasi sınavı vereceklerdir.

bu sürecin meclis içinde ve dışında takipçisi olacağız. sadece meclis'te milletvekili bulunan partilerin değil, parlameto dışı muhalefetin önemli unsurları olan diğer siyasi örgütlenmelerin de konunun takipçisi olmasını bekliyoruz. tüm yurttaş örgütlerini, demokratik örgütleri, sendikaları, meslek birliklerini de bu sürecin takipçisi olmaya çağırıyoruz."