bugün

soruya bak amk.

Şey gibi oldu bu,

Atatürk cumhuriyeti ilan etmeseydi de Amerikan mangasını kabul etseydi ne olurdu?
taviz verip aciz duruma düşmüş olurduk.

anlayamazsınız.
bence gayet iyi olurdu hristiyan kardeşlerimiz için ayasofya kutsal rahat rahat ibadet ederlerdi ne güzel. belki bende giderdim kilise olunca.
"Kılıç hakkı" denen kavram son günlerde çok fazla ağza sakız edildi ve önemi küçümsendi ancak bu sorunun cevabı tamamen "kılıç hakkı" ile ilgilidir.

istanbul tarihte bugünkü kadar büyük bir şehir değildi, sadece suriçi denen kısımdan oluşuyordu. Suriçi günümüz Fatih ilçesini kapsar ve suriçinin sembolü yüzyıllardır "Ayasofya"dır. istanbul denince akla gelen ilk yapı kesinlikle ayasofya olarak söylenebilir. Bu sebeple Sultan Mehmet'in bu kiliseyi cami'ye çevirmesi, burayı hedef alan diğer tüm devletlere karşı bir meydan okuma, "buranın sahibi artık benim" çağrısı yapma amacı taşır.

istanbul tarihte 100'den fazla kez kuşatılmış ve latinlerin haysiyetsiz yağması haricinde hiç alınamamış bir şehirdir. Bu sebeple şehrin sembolünü kendi amacı doğrultusunda yeniden dizayn etmek şehrin Fatihinin kılıç hakkıdır. Bu sebeple ayasofya'nın bugün de tarihimize bir saygı ifadesi olarak camii olarak kalması daha doğru görünmektedir.

Bunun dışında Ayasofya'nın camii veya müze olması veyahut kilise olması durumu herhangi 2. bir ülkeyi hiçbir şekilde alakadar etmez. Ayasofya'nın herhangi bir kullanımı tamamen Türk devleti ve milletinin kararına bağlıdır. Dünya üzerinde hiçbir ülke kendi iç işlerine müdahale edilmesinden hoşnut kalmaz. Bu konuda dünya kamuoyunda Türkiye'ye karşı bir saygısızlık yapıldığı da bir gerçektir.
Ayasofya bir sembolüdür. istanbul'u fethinden sonra oranın cami olması istanbul'un artık bir müslüman kenti olduğunun göstergesiydi. Günümüzde bana göre camiye döndürülmesine gerek yoktu ama kilise olması düşünülemez bile. Ayasofya'nın kilise olması tarihimize, şehitlerimize hatta vatana ihanettir. Ayasofya, istanbul türklerin olduğu sürece ya cami ya da müze olabilir, aksi birşey imkansızdır.