bugün

iki atasözünü birleştirip tasarrufa da gidilebilinecek bir oluşum. örneğin, "güneş girmeyen eve doktor girmezmiş" ve "iyi olacak hastanın evine doktor girermiş" atasözlerini steril bir ortamda birleştirelim. işte mükemmel solution: "iyi olacak hastanın evine güneş girermiş".
katılmak ve türk milletine yeni atasözleri kazandırmak istediğim komisyondur. bende şimdilik bir tane eklemek isterim;

- "telveyi yalayan sonucuna katlanır" : yapılan işlerin sonucunu önceden düşünmek gerek.
"Ata olmaya mı meraklı yoksa söz yazmaya mı?.." sorusunun cevabının saklı olduğu komisyondur. "neyleyim çarşaf gibi denizi boğuşmadıktan sonra dalgalarla." bu da bendendir.
hayatta değişik olayları uygulayarak bize atasözü diye yutturmaya çalışan bazende bu olayların başlarına dert açması muhtemel olan gruptur.
geleceğe yatırım yapan, gönül insanlarının komisyonudur. helal olsundur.
bizim de çorbada tuzumuz bulunsun açısından;

sık osuranın sıçmığı ile duvar sıvanmaz

anlamı: onu da siz bulun, herşeyi dövletten beklemeyin
zorlama komisyonlarla bu işin olmayacağına inansamda bi de ben ekleyim bari.
saçmalama genç adam , g.tten çocuk olmaz.
( birikimsiz , emeksiz iş yapmak isteyen , henüz çok genç insanlar karsınıza ilginç sandıkları projelerle geldiklerinde söylenir.)
"arpa yemedik at olmaz; osurmadık göt olmaz" ile de katkıda bulunduğum oluşumdur.
(bkz: kompozisyonu bir atasozuyle bitirmek)*
"pilav yiyem dedim çamurlu, şeftali yedim damarlı" şeklinde, terbiye sınırlarını zorlayan bir ata olacağımı farkettiren oluşum.

anlamını açıklarsam sözlük karışır. *