bugün

hep masum olan, iyi niyetli çocuktur. mahallede maç yapılır, herkes evden çağırılırken o çağırılmaz. oynamak istiyorum dediğinde hemen kaleye geçirilir. hani çocukken arkadaşlar toplanıp pikniğe gider ya, işte bu çağırılmaz. arkadaşları toplanıp bir yere gider ya, heh işte bu çocuk evine gider. bu çocuğun dersleri iyidir, takdir alır hep ama arkadaşlarının dersleri kötüdür. onlardan çalışkan ve zeki olduğu halde yine aralarına alınmaz. genellikle bu istenmeyen çocuğun ailesi fakirdir. durumları pek iyi değildir. herkes en güzel bisikletlere biner, o paslanmış külüstür bisiklete. ama hırs yapar bisiklet yarışında onları o külüstürle geçer. çocukların topu kaliteliyken onunki dandik plastiktir ama onlardan daha iyi futbol oynar. bu çocuk arkadaşları tarafından hep dışlanır. eğer zengin olsaydı en güzel topa veya bisiklete sahip olsaydı dışlanmazdı. karnesi kötü piç, vasıfsız biri olsaydı dışlanmazdı. bu çocuk onlara bir şey anlattığında onu kimse dinlemez. onu kale almaz kimse. bu yüzden bu çocuk farklı alanlarda hep en iyi olmaya çalışır. mesela en iyi tasoyu, bilyeyi o oynar; en iyi futbolu o oynar, bisikleti o sürer; onun dersleri en iyidir, her konuda en iyidir fakat sevilmez işte. olsun bu da onun kaderidir. açık ve net.