bugün

görev bilincinin getirdiği sorumlulukla elinde her daim malayla dolaşan, köyü yansa umurunda olmayıp duvar örmeye devam eden, ama aynı zamanda da oyunu ilk kaybedecek olan kişidir. bu tipler ellerinden gelse imam, rahip ve askerleri de duvar ustası olarak kullanır ama yine yetinmez. genelde ise oyun şöyle sonuçlanır:

arkadaşlarla oyun kurulur. 30 dakika boyunca saldırmama sözü verilir. buna rağmen adam daha köyünün ekonomisini ve bilimum ihtiyaçlarını karşılamadan bismillah deyip duvar örmeye başlar. kalın yapayım da iyice sağlam olsun diyerek ikinci seti de çeker ama kaynak yetersizliğinden dolayı bu duvar genelde yamuk olup dandik bir yerde sonlanır. sonunda dakikalarca uğraştığı o duvarlar başka bir arkadaş tarafından iki top atılarak yıkılır, köyü yakılıp talan edilir, orduları dağıtılır, malalı duvar ustaları ise kılıçtan geçirilir.
Oyundaki tahta surları istanbul'un surları ile karıştırması sonucu tüm odununu her şeyden önce de işçinin vaktini çalan şahıstır.

Ayrıca elinde bir şekilde kalan kaynakla şehir merkezinden dakikalık asker de alır bunlar.
rush yiyerek tarihin tozlu sayfalarında yerini alacaktır.

yapması gereken şeyin, parasını hızla gelişip çağ atlamak için kullanmak olduğunu bilmez.