bugün

fernando pessoa'nın iki arkadaşın diyaloğundan oluşmuş eseri. sosyalizmi,anarşizmi kendince yorumlayan ve tamamıyla teoride kalan düşüncelerle yaşayan bir bankerin kendini kandırmasını anlatır. ona göre kendisi bir banker olarak,yürüyüşlere katılıp bağıran bir anarşistten hem teoride hem pratikte daha anarşisttir. ve banker olması kesinlikle anarşizmine engel değildir. insanların kendini nasıl kandırabildiğini gözler önüne seren çok güzel bir eser.
Kısacık bir hikaye olmasına rağmen üzerinde düşüne düşüne okuduğumdan en az 1-2 gecemi almış fernando pessoa eseri.

Kitapta, iki arkadaş bir yemek sonrası muhabbet ederlerken, kahramanlardan anarşist olanın, bankerliğin gerçekleştirilebilir tek anarşist eylem olduğunu savunması anlatılır. Konuşma havasında, ikili diyaloglarla yazar anlatmak istediklerini anlatmıştır.

Kitapta ilgimi çeken şeylerden biri de anarşist bankerimizin, konuşmasının bir bölümünde değindiği sscb'nin yıkılacağına dair öngörüsüdür.

Kitap ocak 1922 de yazılmıştır. Ancak fernando pessoa'nın ölümünden sonra sandığında, elyazmalarının arasında bulunuşuyla basılmıştır. Tıpkı yazarın bir diğer eseri olan huzursuzluğun kitabı gibi.
Bu kitaba, roman görünümlü felsefe kitabı diyebiliriz. Zira baştan sona eylemsiz, sadece kuramsal görüşler bildiren bir yapısı var. Banker'in karşısındaki adam dahi çok az konuşuyor. Bunun dışında anarşizme getirdiği farklı bakış açısını ilgiyle okudum. Cidden de haklı olabilir diye de düşündüm. Savını gayet mantıklı açıkladı çünkü. Keşke biraz da eylem görseydik.