bugün

yıllar önce izlediğim bir levent kırca parodisini hatırlatan eylemdir.
parodide, 2 farklı lokanta vardır. lokantalardan biri iflas etmek üzeredir, diğeri ise paranın dibine vurmaktadır, masaların hepsi doludur. boş olan lokantada müşterilere olması gerektiği gibi, çok iyi davranılır, bir dedikleri iki edilmez, lakin onlar oradan kaçıp diğer lokantaya giderler. diğer lokantada ise çalışanların hepsi küfreder gibi bakar ve servis yapar. arada bir patron denetlemeye gelir, şikayet edeni döver ve şikayetini yutturur.
bir de bu adama karizmatik lider toplumun başbakanıdır. sanırım badem bıyık ve uzun üst dudak tav ediyor bu sürü zihniyetini.
adam hükümeti kurmuş, her zamanki gibi memleketime nasıl iyi hizmet edebilirimin derdinde didinip dururken birileri hala mahallenin oyunlarad sürekli mızıkçılık çıkaran kaprisli veletleri gibi oynamamda oynamam(yemin) inadında. aslında başbakan bunlarada (bkz: yemininizi de alın gidin) diyecek ama içi elvermiyor, hayıflandığı onlara oy veren kitle.
anasıyla birlikte akp ye oy vermiş vatandaş. garip bi durum.
şehidine kelle diyene tapmaktır.
ecnebiler uzaya çıkmış , tayyip asfalta.
yol yapmakla övünen bir basbakan .
Şehide kelle diyem bir unsur.
Ahlakını hükümetine bağlı devlet bakanı şu sözlerle açığa vurmuştu ; parayı veren kızımı alır.
Kimsenin yaşam tarzına müdaha etmiyoruz diyen sanki insanların yaşam tarzına müdahale ederiz ama etmiyoruz demeye getiren bir unsur.
Başbakan olmadan amerikaya bush amcasının ayağına giden unsurcuk.
Şehidimizin annesi ile p-kakalı piçleri doğuran kahpeleri aynı kefeye koyan unsurcuk.
Yavşak sözcüğünün cup diye oturduğu değersiz yaratık.
Eşini ülke ülke gezdirip , araplar için ağlamasını dövünmesini isteyen unsurcuk.
Katil babası.
Uyuşturucu kaçakcılığı yapan bir insancığın amcası.
100 kamera , 50 davul , 50 zurnayla Cuma namazına giden müslüman.
dinci imancı olan başbakanın bodrumda cumaya bile gitmemiş olması gibi saçma bir durumdur.