bugün

çoğu insan avrupa ve amerika kıtalarının tarihi ile pek ilgilenmediği için amerikan dış politikasının nasıl bugünlere geldiğini bilmez. amerika birleşik devletleri'nin tarihini çoğu insan okumamıştır. şimdi burada insanları biraz bilgilendirelim.

amerika birleşik devletleri emperyalist imparatorluklara karşı bağımsızlık savaşı vermiş ve kazanmış ilk kolonidir. abd'nin bağımsızlığı dünyada çoğu koloninin bağımsızlığında büyük bir etken olmuştur. abd amerika kıtlarındaki çoğu ülkenin bağımsızlıklarına büyük katkılar yapmıştır. küba'nın ispanya'dan bağımsızlığını kazanması abd'nin katkıları ile olmuştur.

abd'nin birinci dünya savaşı'na kadar dış politikası kolonilerin bağımsızlıklarına destek olmak ve avrupa'nın işlerine hiç karışmamaktı. bir izolasyon politikası izliyorlardı. bu dönemde abd zaten ingiliz, fransız, portekiz ve ispanyol imparatorlukları kadar güçlü değildi. fakat almanya'nın meksika'yı abd'ye karşı müttefik olarak kullanmak istemesi, amerikan gemillerinin atlas okyanusu'nda batırılmaları sonucu abd savaşa girmek zorunda kaldı. fakat savaştan sonra avrupalı güçlerin imzaladığı katı antlaşmalara katılmadı. bu antlaşmaların barış getirmeyeceği gerekçesiyle.

birinci dünya savaşı'ndan sonra abd izolasyon politikasına devam etti. başka ülkelerin işlerine hiç karışmadı. 1930'lu yıllarda mussolini'yi ve hitler'i sadece izledi. japonya'nın çin'i işgaline desteği kesti ama bir müdahale yapmaktan kaçındı. ama japonya'nın pearl harbor'a saldırısı abd'yi tekrar savaşa çekmek zorunda kaldı. avrupa'da hitleri, pasifik'te japonya'yı bitirmek için yıllarca savaştı, en sonunda da tartışmalı bir şekilde atom bombalarını kullandı.

ikinci dünya savaşı abd dış politikasında bir dönüm noktası olmuştur. amerikalı yazarlar ve halk dış dünyadaki tehlikelere geç müdahale etmenin felaket getirdiğini düşünmeye başlamışlardır. amerikan dış politikasına önleyici ve engelleyici savaş kavramı girdi. bir savaşa girmek için abd'ye saldırılması beklenmeyecekti. her türlü potansiyel tehlike başlarken bitirilmeliydi. ikinci dünya savaşı'nın travması kore ve vietnam savaşlarının asıl nedenidir. komünizm büyük bir tehlike olarak görülüyordu ve hitler'de ve japonya'da yapılan hatanın aynısının yapılmasını istemiyorlardı.

elbette bu size yine mantıksız gelecektir. ama türkiye'nin 90 yıl sonra bile sevr antlaşmasının travmasını yaşadığını, hala ermenilere ve rumlara, kürtlere, avrupa'ya karşı bir güvensizlik yaşadığının farkına varırsanız, amerika'nın da ikinci dünya savaşı'ndan nasıl etkilendiğini anlarsınız. türkiye ile abd'nin tek farkı abd'nin bütün dünyayı etkileyebilecek bir güç olmasıdır.
Modern türkiye'mizde sürekli gençler ölüyor anneler ağlıyor. wilson ilkeleri ( madde 12 : osmanlı i̇mparatorluğu'nun türk olan kısımlarına egemenlik hakkı tanınmalı, fakat türk olmayan halklara bağımsızlık verilmelidir. ). hala kafalarda bir bağlantı kurulamadıysa terör örgütüne sağladığı cephane ve muhimmatlardan sağladığı uluslararası çıkar nedir acaba ? bu kadar uzun yıllardır aynı politikaya sahip olabilmekte acıda olsa saygı duyulması gereken bir şey olsa gerek... görünen amaç savaşlara sebep olup silah satarak ekonomisini ayakta tutması. arka plandaki art niyetli amaç ise türkiye' nin bölünmesine zemin hazırlamaktır. Yayılmacı ve manda politikasını o kadar iyi niyetle ve kusursuzca yapıyor ki gerçekten gözlerim doluyor.
amerikan dış politikası, ikinci dünya savaşından günümüze

bu başlıkta bir kitap da vardır. steven w. hook ve john spanier in bu kitabı 2013 de çıkmıştır. bazı üniversitelerde duruma göre ders kitabı da olarak kullanılır. bizde olduğu gibi. inkılap yayın evinden çıkmıştır ve d&r gibi sitelerde vardır.
efem şimdi, büyük resmi gören biri olaraktan, ben şunu bilirim bu da burada kanıt olsun.

eğer abd. bir ülke hakkında üstüste açıklamalar yapıyorsa ve özellikle bazı konulara seçtiği bazı kelimeler ile "sert" vurgular yapıyorsa, bu abd'nin o ülke hakkında tam tersini düşündüğünü, vurguladığı durumları düzeltmek için şekil şekil "müdahale"lerde bulunacağı anlamını taşır.

o yüzden bu politika bu yönde evrildiyse vaktinde uyanık olmak ve önlemleri almak gerekir.

ben güzel ülkemizin bir şekilde bir taraftan bir abd baskısına(yıkıcı, savaş gibi değil ama ambargo, ilişki düzenlenmesi vs) yakın zamanda maruz kalacağını düşünüyorum..

http://www.bbc.com/turkce/haberler-turkiye-36896256
http://www.dha.com.tr/-ab...ert-aciklama_1298139.html
http://www.amerikaninsesi...z-zayiflamaz/3457610.html