bugün

alevi vatandaşlara karşı hitap edilirken kararsız kalma konusudur.
--- alıntı ---

kızılbaş terimi 15. yüzyıldan 19. yüzyılın sonlarına kadar anadolu ve rumeli'de yaşayan taşralı aleviler için kullanılmıştır. şehirli aleviler kendilerini daha çok bektaşi olarak tanımlanmışlardır. kızılbaş terimi safevi hanedanı sah ismail ve taraftarlarının kızıl taç/kızıl sarık takmalarından gelmektedir. osmanlıya karşı öz be öz türkmen soyundan gelen sah ismail'inyanında yer alan aleviler de bu nedenle kızılbaş olarak nitelendirilmişlerdir. ancak hakim kültür (sunni yaklaşım) ve devlet (osmanlı) sürekli olarak kızılbaşları baskı altında tutmuş ve olur olmadık yakıştırmalarda bulunmuşlardır. ve budurum zaman içinde kızılbaşların kendilerini aleviolarak tanımlamasına neden olmuştur. alevi kelimesi 19. yy'ın sonlarında ortaya çıkmıştır. o zamana kadar alevilere kızılbaş veya bektaşi denmektedir.

--- alıntı ---

yorum herşeyi açıklıyor.
kızılbaş tabiri safeviye tarikatının bir mensubu anlamında ilk defa şeyh haydar zamanında dile getirilmiştir. o kendi müritlerini diğer tarikatların müritlerinden ayırmak amacıyla tarikatın mensuplarına on iki dilimli kırmızı renkli başlık giymelerini istemiştir. tarikatın mensupları arasında bu başlık hızla yayılmış ve kızılbaş diye anılmaya başlamışlardır.
kınalı göt!

burdurlulara deniyor, burdurlu musun yoksa?

ayrıca başlığın başına bir alevi oturmuş geleni geçeni eksiliyor.

alevi demeyi tercih ediyorum.
Akla güner ümit'i getiren ikilemdir.

Simdiki liseliler hatta universiteliler de bilmez. 90larin en iyi yarismalarindan turnike adli programin sunucusuydu.

Canli yayinda birine kizilbas misin diye sordu ve kariyeri bitiverdi.

Canli yayina falan cikarsaniz aklinizda bulunsun.