bugün

referandum oncesi baskanlarinin herkes tarafini belli etsin diye baski yapmasina ragmen kendi taraflarini bir turlu belli etmemis olmalarinin sonucudur.

1. komunist, dinsiz diye disladiginiz devrimcilerin hesabini sormaya kalkiyorsunuz.

2. kafatasci, fasist diye asagiladiginiz ulkuculere ulkucu kardesler diyorsunuz.

3. one minute diyerek cikismaya calistiginiz ama agzinizin payini tek hamlede veren israil hukumetine ulkenin yarisini satiyorsunuz.

4. muslumanlik, din, kitap, allah diyorsunuz her turlu hirsizligi yapiyorsunuz.

5. ulan bizden ne istiyorsunuz ?
akp nin bütün taraflar olmaya çalışmasının sonucudur.
yediğin tokatlardan tarafını anlayamadıysan, adamın niyeti seni tokatlamakken, dikkat buradan tokat geliyor demez. boşuna bekleme.
(bkz: akp noluyor kıçın başın oynuyor)
akp merkezi bir parti olmaya çalışan açıkça söylüyorum "muhafazakar liberal" bir partidir. ha akp taraftarı birisi olarak demiyorum bende liberal birisi olarak söylüyorum ki bu güne kadar gördüğüm, tc'deki gelmiş geçmiş en özgürlükçü partidir. bunu dışarıdan birisi olarak söylüyorum.

illa ki de bir tarafı olması gerektiğini düşünenler de, toplumda kutuplaşmalardan nemalanan zihniyet olduğu için açılan gerizekalı başlığa şaşırmadım. hayır anlamadığım şey ne mantıkla özgürlüğünün kısıtlanmasını istiyorsun? ulan illa da adamlar assın kessin mi istiyorusunuz nerenize batıyor bu? anlamak çok zor.

(bkz: durmak yok yola devam)
(bkz: akp dansözlük akademisi)
bence belli: güçlünün, zenginin, egemen sınıfın tarafında.
seçtiği yol nereye çıkarsa çıksın uçuruma dahi çıksın farketmez "ben yolumdan ayrılmam" diyenlerin, sürübaşı uçuruma doğru yürüyünce ardından uçuruma düşen koskoca sürünün benzeri, koyun politikası izleyenlerin asla anlayamayacağı politikadır. bir bakarsın derler ki "genel seçim sonrasında bütün toplumu, bize oy vereni de oy vermeyeni de kucaklayacağız dedi ama bildiğini okuyor". ondan sonra da derler ki "nasıl politika güttükleri belli dğeil. her kesime boncuk dağıtıyor." üstüne bir de derler ki "efendim akp kutuplaşmayı, toplumsal gerginliği arttırıyor." pek iyi pek güzel de bunu diyenler hangi ülkede yaşıyor? kimin ne politika güttüğü ortada iken bunu demek, ya insafsızca yalan siyaset yapmak, ya at gözlüğüyle bakmak, ya gördüğünü yorumlamay abeyninin yetmemesi ile ya da başka bir ülkedeki başka bir iktidar partisinin politikalarından bahsetmekle mümkün. benim yaşadığım ülkede, benim gördüğüm manzarayı kafamın içindeki beynimi kullanarak yorumladığımda çıkardığım sonuç, muhalefetin uzlaşmaz bir tavır içinde iktidarın ak dediğine kara dediği, karşısına da alternatif çıkarmadığı bir muhalefet politikası güttüğüdür. "hani ola ki a derlerse b demeyelim de bakarsın geri adım atar b derler. ona da hayır deriz." tavrı ile, her şeye hayırcılıkla ülkeye katkıda bulunmak mümkün değil. hiç bir iktidarın bütün icraatlarının hatasız olması mümkün değil. o zaman iktidarı ile muhalefetiyle ortak bir duruş sergileyin de hükümet politikaları ile yaz boz tahtasına dönen eğitim, sağlık, savunma, adalet vs bilumum politikalarımız kalıcı politikalar haline dönsün. yeri geldğinde binlerce yıllık devlet olmakla, binlerce yıllık devlet kültürü ile yoğrulmuşlukla övünürüz. ama hiç bir oturmuş devlet politikamız yok. adamlar 100 sene sonrasının planlarını projelerini yapıyor buna göre politika izliyorlar. 100 sene içinde kaç devlet başkanı kaç başbakan kaç cumhurbaşkanı değişiyor. ama politikaları değişmiyor. bizde ise düzen çalma çırpma kendi adamını yerleştirme karşıt görüşün tasfiyesi ile geçti son 50 senemiz. adalet desen ayaklar altında.

+ düzeni oluşturalım. adalet sistemini yeniden tesis edelim, bu sistem adalet sağlamıyor?
- "hayıııııır"