bugün

ülkede iç karmaşanın cıkacağı gerçektir. chp nin daha çok bakanlık istemesiyle çıkmaza girer. ülkede tekrar tekrar seçim yapılır 20 yıl geride kalınır.
"yok daha neler?" denilen ütopik bir olaydır.
''bu devirde babana bile güvenmeyeceksin'' söyleminden yola çıkarak mantıklı bulduğum hükümet şeklidir. sonuç olarak koalisyon olsalar bile birbirlerine muhalefet olmaya devam edeceklerinden işler çok hızlı çözülemese de en doğru şekilde çözülebilir. kadrolaşma azalır ya da eşitlenir. bu güne kadarki koalisyon hükümetleri kötüydü, hatta o zamanlar 'en iyisi tek partili iktidar' desem de şimdi tam zamanı diye düşünmekteyim ya da bana öyle geliyor ama bu tek partili iktidar sıktı artık, değişiklik görmek istiyorum. birbirinin ne haltlar karıştırdığından haberdar, birbirine muhalefet bir koalisyon hükümeti çok daha güvenli geliyor artık bana. tek başına chp iktidarı hiç istemem, kılıçtaroğlu erdoğan kadar güven vermiyor ama akp nin bu kadar güçlenmesi ve tek olması da artık tedirginlik yaratıyor ve 31 yıllık ömrümde hiç kullanmadığım oy hakkımı, ilk seçimlerde bu durumu değiştirmek için kullanacağım. umarım benim gibi düşünen yüzbinlercesi önümüzdeki seçimleri daha iyi değerlendirir. mevcut partiler arasında en sempatik bulduğum parti akp olmasına rağmen tek güç olmaları beni bile tedirgin ediyorsa önümüzdeki seçimlerden koalisyon hükümeti çıkması mümkün olabilir.
kılıçdaroğlu tarafından cevabı verilmiş, olmayacak koalisyondur. bkz:google search'e inanmak.

--spoiler--
Kılıçdaroğlu, "AK Parti ile koalisyon yapar mısınız?" sorusuna da yanıt verdi. "Yolsuzluğu kendisine şiar eden partiyle nasıl koalisyon yapacaksınız" diyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Sen bunlarla nasıl bir araya geldin diyenlere ne söyleyeceğim? Yolsuzluk diz boyu. Biz hayatımız boyunca yolsuzlukla mücadele ettik, yolsuzluk yapanlarla nasıl bir araya geleceğiz?"
--spoiler--
Olmayacak koalisyondur. Buradaki troll vahabi ak genclik cok pis rahatsiz ve asagilanmis hissetmekte...

E tabi akp ile hic bir parti koalisyon kurmuyor. Onursuzluk olarak goruyor.

Ancak mhp ya da hdp kesinlikle koalisyona yanasmazsa zorunlu olacak bir koalisyon olabilir..
Azılı ve cani kürt terörüne şaşı bakan, iki zihniyeti bulanık partinin, ülkemiz adına içinde türlü tehlikeyi barındıran tahmini koalisyonudur.
mhp'nin ana muhalefet olacağı koalisyon.
birbirine zıt iki faşist partinin kuracağı ve kimseye bir faydasının olmayacağı çok da fazla yürümeyecek koalisyondur.

iki paralel doğunun kırılmadan kesişmesi ya da birleşmesi mümkün değildir.

iki partinin de kırılmaya yani taviz vermeye niyeti olmadığı için nah kurulur o hükümet.
kurulmasini diledigim hukumettir. eger hdp yonetimde olmayacaksa mhp de olmasin.
AKP MHP koalisyonu olursa güya HDP Tarafından çıkarılan kötü ve kanlı olaylarin sorumlulugu MHP ye yüklenilecek ve HDP barajı geçtiği için sinirlenen ve MHP nin AKP ye yaklaştığını gören MHP lilerden AKP ye oy kayacaktır. Eğer ki erken seçime gidilirse cumhurbaşkanı, koltuğunu bırakıp başkanlığına geçecek eski oy çokluğuna ulaşıp iktidar olacaktır. Tabii bu 1 senede "HDP barajı geçti diye olaylar oluyor " imajı verilecektir. O yüzden şu an en mantıklı koalisyondur. HDP lilerin ilk günden kendilerini paşa bey ilan etmeleri bu olayları tetikliyor. Bu benim öngörümdür. Arkadaşlar bakın görün akp mhp ile koalisyon yapıp çözüm süreci askıya alınırsa güya Kürtler ayaklanacak kan dökülecek böylece mhp liler HDP girmesin meclise haydi oylar akp ye diyecek. Yani öyle sanıyorlar. Zekamizla yanıltalım algılarını.
tabanları ne kadar karşı çıkarsa çıksın büyük ihtimal gerçekleşecek ve de erken seçimin önüne geçecek tek senaryodur. birbirleriyle kameralar önünde ağız dalaşı yapan ancak arka odalarda beraber inşaat işine giren, ihale alan, zor zamanlarında birbirlerine stepne olan siyasetçiler çok gördük biz.

her ne kadar islamcı, muhafazakar, kemalist, ülkücü, türkçü, kürtçü, komünist vs. gibi akımlardan birine mensupmuş gibi gözükse de partiler sandıktan hiç bir zaman gerçek halkın seçtikleri çıkmaz. daha geçtiğimiz gün halkının ona referendumda hayır mesajı vermesine rağmen imf ve ab'ye teslim olan aşırı solcu, halkçı(!), aykırı(!) bir lider gördük biz. bu işler böyledir. bütün siyasal partiler belli bir görüşü, belli bir kesimi ve kitleyi manipüle eder ancak iktidara geldiklerinde iş farklı yürür.

akp, chp, mhp, hdp arasında olan it dalaşına da inanmayın. bugün hepsi birbirinden fazla istiyor o iktidara ortak olup nemalanmayı ama hepsinin de bir rolü var ve hepsi de vakti zamanı geldiğinde bu rolü oynuyor. hoş sandıktan halen daha halkın gerçek temsilcilerinin seçildiğine inanan varsa beri gelsin.

partilerin listelerine ve adaylarına karar veren bizzatihi genel başkanlarıdır. peki ya genel başkanlara karar veren kimdir? 80 yıldır türkiye neden geriye gitmekte yahut yerinde saymaktadır? son 80 senedir neden küresel sermayenin ve imf'nin birlikte yürüyemeyeceği bir siyasi lider seçilememiştir? bu soruları sormalıyız önce kendimize. sonra şaşırmalıyız akp chp koalisyonuna. gayet olur, bal gibi de olur yoksa. akp muhafazakar, sağcı neo liberal; chp ise sosyal demokrat, solcu neo liberal partilerdir.

son 80 senedir de ama muhafazakar, sağ, sol ama islamcı, sosyalist, türkçü olsunlar partilerin küresel sermaye ve uluslararası para çevrelerinin onlara çizdikleri sınırlar ölçüsünde sağcılık, solculuklarını yaptıkları artık bilinen bir gerçektir. bu nedenle olası akp chp koalisyonuna şaşırmamakla birlikte önümüzdeki süreçte akp'nin solculaşacağını, chp'nin ise sağcılaşacağını bile düşünüyorum. öyleki bu süreçte bu partilerin tabanları bile şaşırmalarına rağmen yine at yarışı oynar gibi bu partilere de destek olmaya devam edecektir. işte siyaset dediğimiz şey de bunun ta kendisidir. biz ise daha hala tartışmaya devam edelim akp mi, chp mi, mhp mi, hdp mi, diğerleri mi diye. sanki hepsi birbirinden farklıymış gibi.
bu birliktelikten nur topu gibi küçük pipili olur.
Bugün itibariyle yatan koalisyondur.