bugün

Kendini çirkin olarak betimlediği için sadece geceleri çıkan, gece adamı olarak bilinen yazar/ şairdir.

Hayali sevgilileri olmuştur, şizofreniye doğru gidiyordu herhalde garibim... yazık.
ve bir zaman bakacaksın semaya ağlayarak..
Şiirleri ve nesirleri ile edebiyatımızda hususi bir yeri olan kişidir.
En iyi sairlerimizden biridir ancak düz yazılarını daha keyifle okurum.
pierre loti den inerken sağda mezarı bulunan sembolist şair.
Anne babayı kaybetmiş, başkalarının yanında yetişmiş, istanbul'da bir yabancı, rengiyle. kimseye anlatamadıklarını yazıya döken sanatçı.
Göl kıyıları için yazdığı şiirler takdire şayan.
Haşim 6 yaşında annesini kaybetti. Yalnızlığı paylaştı. Neyseki şiir elinden tuttu. Ahmet hikmet müftüoğlu yardım etti. Şiir onun tek dayanağı idi. Tam hayata merhaba demişken yüzünde şark cibani belirdi.ışte bu yuzden aynalara bakamadi gunduzlere küstü. Akşamı, kızıl aksamustunu ve ay ışığı altındaki doğayı çok sevdi ya da sevmek zorunda kaldı. Ağır ağır çıktı merdivenlerden... Şahsi kıldı şiiri. Ve Takvimler 1928 i gösterdiğinde Frankfurt' a düştü yolu hasta olduğu için boş durmadı seyahatnameyi yazdı. işte haşim budur anlatmak yetmez hissetmek lazım dedi.zaten ona göre siir hissedilmek, nesir hissedilmek için yazılır. .. iyi ki varsın haşim.
Frankfurt Seyahatnamesi'ni okuduğum ve Çok beğendiğim yazar, şair.
Değerli göl şiirleri şairi.
akşam şairi.
'acılar gece çözülür' der.
''Âteş gibi bir nehir akıyordu
Rûhumla o rûhun arasından
Bahsetti, derinden ona hâlim
Aşkın bu onulmaz yarasından.''
Bana göre romantizmin en büyük Şairidir.

Göl akşamlarında yaptığı gezileri anlatan şiiri hep kafamda kalmıştır. Nur içinde yat usta. Evet.
Sembolizm ile özdeşleşmiş şairimiz.

Çanakkale savaşına bizzat katılmış; fakat bu dönemle ilgili tek bir anı bile kaleme almamıştır.

Meşhur "akşam yine akşam yine akşam/ bu dem göllerde bir kamış olsam" dizelerini izmir'de öğretmenlik yaptığı sırada bir bataklıkta gün batımını izlerken yazmıştır.

Karanlığa, geceye hayran; ışığa düşmandır. Ona göre ışık tüm kusurları ortaya çıkarırken; karanlık kusurları gizler.

görsel
Geceleri sokağa çikmayi sevdiği için gece şairi olarak da adlandirilan şair.
Türk şiirinde benim nazarımca ilk beş isimden biridir.

Mana derinlik bakımından hiç de zayıf bir şair değildir.

Merasimde siir okuyan cocuk beyniyle siir okuyan insana en iyi şairler de bir şeyler anlatamaz olur. Okuyanın tecrubeleri de şiirin gerçek anlam ve değerini bi bakıma bulmak görebilmesi demektir.

Çirkinliği üzerindeki düşüncesi abartılıdır. Geceleri dolaştığı sòylenir. Gündüzleri sevmedigi.
Lisede edebiyatçı bu adama türk edebiyatı için haşmetli bir adamdı demişti. Başkada bişey bilmem zaten edebiyat derslerinden kaçıp call of atardık. Arada bf2 de helikopter falan sürerdim. Benden başka kimse süremezdi o aq helikopterini. Benimde çok sürünce midem bulanırdı zaten. Amk heliyopteri.
şiirde mana aramak, güzel sesli bir kuşu eti için öldürmek gibidir diye bir benzetme yapmış olan şair. 1.dünya savaşının içinde asker olarak yer almasına rağmen hiçbir şiirinde hiçbir şekilde buna yer vermemiştir. kayıtsız olması ve sadece ferdi konuları işlemesi çok eleştiri almıştır; fakat ben takdir ettim, sanatına hiçbir ideolojiyi bulaştırmamasını, siyasi ya da toplumsal konulardan uzak durmasını. onun şiir anlayışı da biraz farklıdır. ona göre bir şiirden herkes aynı şeyleri anlamamalı, şiir herkes için farklı şeyler ifade etmelidir. yanılmıyorsam dergah dergisinde paylaştığı yazısında, şiiri 'resul sözü' ne benzeterek, ondan herkesin farklı anlamlar çıkarması gerektiğini bu şekilde vurgulamıştır. ha bir de son olarak şöyle bir özelliğini de ekleyelim: bazı araştırmacılar haşim'in içine kapanık biri olmasını, kendisini beğenmemesine bağlamışlardır. nitekim ahmet haşim'in kendisini çirkin bulduğunu ifade ettiği de bir gerçektir. öyle biri işte. uyusun bakalım mışıl mışıl yerinde.
Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden
Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak
Ve bir zaman bakacaksın semaya ağlayarak
Sular sarardı yüzün perde perde solmakta
Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta.

-merdiven şiiri
Neden cemal süreya, orhan veli gibi yeni nesle kaleminin uzanmadığını merak ettiğim yazar/şair.

Ardıma dönüp bakıyorum da, dallarımı kıran rüzgârları bile affetmişim ama, bir kendime uzanamamış elim.
Sanat için sanat anlayışını benimsemiş bir şair. O kadar benimsemiş ki yazdığı şiirleri tek ben anlayayım kimse anlamasın havasına bürünmüştür.
eden cemal süreya, orhan veli gibi yeni nesle kaleminin uzanmadığını merak ettiğim yazar/şair.
semih sergen tarafından da seslendirilmiş “bir günün sonunda arzu” şiiri çok iyidir. Seslendirmen ve fon müziğindeki uyumda harikuladedir.

buyurun:

https://m.box.com/shared_...ed%2Fv7f7cb9nd2um70zfztmf
ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden.
ne gündüzü göreyim, ne gündüz görüneyim. sabahlar sizin olsun verin karanlıkları. öyle bişeydi.