ahir zamanda yaşama talihsizliği

yaşadığımız zaman diliminde hayatın her anında karşımıza çıkan küstahlıklara, vurdumduymazlıklara, terbiyesizliklere, ahlaksızlıklara, bir veba gibi yayılan narsizm belasına, para-mal-mülk hırsına, nafile tutkulara, takıntılara, anlamsız davalara-inançlara, yuvarlak masa fitne ve fesat toplantılarına karşı bütün herkese; yeter artık durun ne yapıyorsunuz, bütün bunlar ne için, ne kazandığınızı sanıyorsunuz, kendinize gelin artık, bütün bunların hesabını vermeyeceğinizi mi sanıyorsunuz, lütfen silkelenin ve kendinize gelin, allah ın gazabından korkun allah aşkına diye bağıramama imkansızlığıdır. günahlar o kadar etrafımızı sarmıştır ki avazınız çıktığı kadar bağırsanız bile bir karıncanın ayak sesleri kadar sesiniz çıkmaktadır bu gürültüde.

"1. Asra yemin ederim ki

2. insan gerçekten ziyan içindedir.

3.Bundan ancak iman edip iyi ameller işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye edenler ve sabrı tavsiye edenler müstesnadır."

Asr Suresi

"talihsizlik" değil bu...ben iyi ki ahir zamanda yaşıyorum diye şükrediyorum.

öyle bir zamandayız ki helal-haram unutulmuş bir vaziyette. insan eskiden gizlerdi harama el sürse de. şimdi adam zina yapıyor "milli oldum" diyor mesela ve bunu övünçle anlatıyor. facebook lar instagram lar twitter lar içki içtiğini belli eden ve fotoğraflarını alenen paylaşan ergenlerle dolu. ya da devletin üst kademesindeki kişi "para sıfırlıyor" bunu normal karşılıyoruz. kişiye zarar veren haramdan tut da millete ucu dokunana kadar hepsi mevcut bizde artık.

faiz artık farklı şekillerde cazibe haline getiriliyor. geçenlerde "banka promosyonu" adı altında hesabıma yatan 850 liraya iyi gözle bakamadım ve dağıttım mesela. sevabını bekleseydim o paranın burada o parayı alenen anlatmazdım. ama zaten haram paranın sevabını beklemiyorum. faiz "banka promosyonu" oldu ya da ismi değişti "kâr payı" oldu...artık biz de millet olarak onun haram olduğunu anlayamaz hale geldik.

çeyrek tesettürlü kızlarımız çoğaldı mesela. peygamber efendimiz (s.a.v) diyor ya "saçlarını deve hörgücü gibi yapacaklar. onlar cennetin kokusunu bile alamayacak" diye...ve Kur'an-ı kerim ayetlerinde tesettür için "omuzları kapatacak şekilde örtünüzü yapın" derken şimdiki kızlarımız kendini resmen teşhir ediyor ve bazı erkekler onlara bakıyor hem de benim midem bulanırken...sanıyor ki skinny pantolonuyla, şalla, kıçını azıcık örten tuniğiyle tesettür olacak. tesettür dediğin pardösü ve omuzları örten başörtüsüyle olur. anlamıyor ama...yetmiyormuş gibi tüm farzlara uzaklar, biliyorum etrafımdakilerden.

ahir zamandan önce adam yolda iken vazifesini yapmak için cami göremediyse mescit sorardı, normal karşılanırdı."cami göremedim, buralarda mescit var mı?" dediğinde anormal karşılanıyorsun ve tüm bunları ahir zamana yorup bırakıyorsun, rabb'im mükafatını verir diyorsun.

ahir zamandan önce eminim her iş yerinde mescit vardı. öğretmen olarak çalıştığım okulda Allah'a inancı zayıf idarecilerimden mescit isteyemedim mesela bir süre. sonrasında bir tek müdür beyin namaz kıldığını öğrendiğimde çekinmeden ondan isteyebildim. "senin gibi modern görünümlü ama yobaz kafalı ingilizce öğretmeni görmedik" diyen müdür yardımcılarıma "Allah'a inanmak yobazlık mı?" dedim. hor görülmeyi, Allah'a inancı olanın aşağılanmasını, modernliğin inançsızlık olduğunu ben çalıştığım yerde öğrendim. inanç biçimin farklıysa türlü zorluklar görürsün ama gene de göğüs gerersin. onlar istese de istemese de vazifem dersin, Allah buyurmuş, ben yapmalıyım dersin. ben 14-15 yaşındaki öğrencilerimi şükürler olsun ki teşvik ediyorum ve yapmaya da devam edeceğimi usanmadan.

ahir zamanda yaşamak talihsizlik değil, ne kadar da güzeldir...ahir zamandan önce ibadet etmek Müslümanın hayatının bir parçasıydı, şimdi ise "nasıl vakit ayırıyorsun ki?" diye soruluyor. halbuki bunu diyenler sosyal medyada bir sürü vakitlerini harcıyor ya da sırf makyajını yapmak için günde 1 saatini harcıyor...ve hepsini geçtim, en acısı da seni bir partinin ya da bir cemaatin üyesi olarak görüyor insanlar. hayır, ikisi de değilim, allah için yapıyorum desen de inandıramamak öyle güç ki...

ama ben şunu biliyorum. sevgili peygamberimiz muhammed mustafa (s.a.v) bir hadisinde şöyle buyuruyor :

"Siz öyle bir zamandasınız ki, içinizden kim emredildiklerinin onda birini bırakırsa helak olur, sonra öyle bir zaman gelecek ki, o zamanda yaşayanlardan kim emrolunduğunun onda birini yaparsa kurtulacaktır." ( bu farzları terk etmek anlamına gelmez yalnızca )

evet, şimdi o zaman geldi. iyi ki ahir zamandayız. iman ateşten bir kor gibi, tutarsan elini yakıyor, bırakırsan da gidecek, her şeye rağmen sımsıkı sarılıyorsun o ateş koruna...