entry'ler (38)

hayatnz fillim olsa hangi ünlü oyncu başrol olurdu

kriztiyanov ronaldov. ama saha dışındaki.

i ve been thinking about you

londonbeat eseri. zamanında çok esmiştir, bazıları için hala esmeye devam ediyor.

what can i dooooo

tatlı kız vs seksi kız

bir çeşit yarışma.

ama konserden konsere, müzik festivallerine beraber akabileceğin, yeri geldiğinde sahneyi görsün diye sırtına alabileceğin (!), hayattan beraber zevk alıp birlikte sarhoş ve çok daha fazlası olabildiğin, sevdiğin için seviştiğin, hayatı darlamayan/darlatmayan, gezmeyi seven ve bütün bunları uyumlu bi şekilde beraber yaşayabildiğin tripsiz, açık sözlü, ne istediğini bilen hatun: is the winner dude.

gökhan gönül ün real madrid e transferi

belki şöyle olabilir;

(bkz: oo gökhan gönül alırım bi dal)

türev

senelerden almadığım için çok memnun olduğum pek çok şeyden biri.

birini unutmak için başkasıyla olmak

zincirleme gider.

bilgisayarimacikmi com

bilgisayarı kapatıp akıllı telefondan girdiğimizde gene 'Evet * ' diyo mu acaba merak ettiğimdir.

eğer evet diyosa yapacağı iki kuruşluk iş, onu da yapamıyor.

ben bu yazıyı tanrı ya yazdım

hacı dolmuşa binicem atsana 2 bozuqluq.

bira

yaklaşık 100 kadar farklı bira içtim ve sonuç olarak şunu söyleyebilirim;

tilkinin dönüp dolaşıp (sike sike) gideceği yer kürkçü dükkanıdır (efes extra)

yoksa bizde biliyoruz eve gelip 33'lük tyskie açtıktan sonra sarışın taş sevgiliyle film falan izlemeyi.

dünyanın giderek daha yaşanılmaz olması

geçenlerde 1920 bilmem kaçlardan bi gazete küpürü gördüm 'karbondioksit dünyayı ısıtıyor' manşetli. abd gazetesi olması muhtemel.

sene olmuş 2014 küresel ısınmayı nası durdururuz gibi şeyler tartışıp geleceğimizden endişeleniyoruz. hayat bitecek la aq'duğumun gezegeninde. yani daha öte ne olabilir? türünün devamını günlük kazancından daha fazla önemsemeyen bir canlı türü oldu insanoğlu. neyi önemseyecek? insandan adalet, sevgi, hoşgörü gibi sözde insancıl şeyler mi bekliyosunuz harbi?

şimdi bu durumun temelindeki zihniyeti alın, binlerle milyonlarla çarpın, dünyanın dört bir yanına dağıtın, her insanın yüreğinde bir iz bırakacak ruhuna dokunacak kadar dağıtın.

işte o yüzden dünya giderek daha da yaşınılmaz hale geliyor.

stumbleupon

boş günlerimizin ve dini bayramlarımızın bir numaralı şampiyonu.

never had a friend like me

2pac'ın çok güzel akan, dinlemekten çok keyif aldığım bi şarkısı.

ama durup düşününce o sözler ne olum ya, türkçesini yazsan ergen liseli damgası yeme ihtimalin çok yüksek.

işte bunlar hep üzücü şeyler.

confusion

blade'in açılışında bunun çaldığı bi sahne var hani, vampirler club'ına bi adamı alıyolar içerde vampirler dans ediyo, o sırada kan muslukları açılıyo, yukardan kanlar damlamaya başlıyo, günahın bini bi para.

vampirler deliriyolar, içerisi çok karanlık, her türlü bokun ortasında tek bir adam ve bir sürü vampir var..

işte ben ordan daha çok kötülüğün ve pisliğin olduğu bi clup gördüm, dışardan hiç kendini belli etmiyodu ama içerdikler şeytan mıydı vampir miydi orasını bilmiyorum.

ministry of sound

çok iyi albümler yayınladıkları gibi çok tırt albümler de yayınladılar.

bu da albüm yaparken tek sesli davranmıyor olmaları ile alakalı. londra'ya gidebilirsem kapısından girip hayvan gibi içip sabaha kadar dans etmeden dönmeyeceğim.

kollektiv turmstrasse

almanya'nın bağrından kopup gelen bir başka elektronik müzik topluluğu.

inanılmaz başarılı işler yapıyorlar. bana göre en dikkat çeken işleri schwindelig'e ion donovan isimli biraderimiz tarafından yapılan remix.

denerim diyen buyursun

https://www.youtube.com/watch?v=HxcWIl1Airg

kölsch

bir alman birası olmasının yanı sıra bir alman elektronik müzik grubu (kişisi??)'dir aynı zamanda.

londra'daki ministry of sound'un albümlerinden birinde, all that matter parçası ile kendine yer bulmuştur.

all that matters'ın dışında da başarılı parçaları olmasının yanında, all that matters'ın bir şaheser niteliğinde olduğunu düşünüyorum.

schiller

en parçaları olan dream of you, ruhe ve i feel you ile bilinmektedir.

i feel you ile ilgili, tanrıya yazılmış olduğu söyleniyor ama ben öyle düşünmüyorum. ya da tanrıya yazılmış kafası çok güzel bi parça, ben bilemedim.

with every heartbeat

robyn'e ait olan bu parça ada'da zamanında top england listesinin başına kurulmuştur.

kafası güzel bi şarkı olmasının yanında sözleri ağır bi şarkı bence.

gta v'te de radyoların birinde (radyonun adını hatırlamıyorum ama genel olarak güzel çalan bi radyoydu) kendine yer bulmuş bir şarkıdır aynı zamanda.

yumiyum

vişnelisi mi portakallısı mı?

işte bütün mesele bu.

kilo verme tüyoları

spor ve diyet yapın başka yolu yok.