bugün

entry'ler (205)

5 haziran 2023

30 yaşına girdiğim gün.

sabah zorla uyandım. yataktan zor kalktım evden işe geldim. nedense son derece mutsuzum. kalbimin içinde öyle bir boşluk var ki . olmadık biz. yapamadık. belki de dükkanı kapatsak daha güzel olacak.

galatasaray futbol takımı

4 haziran 2023 tarihinde fenerbahçe'yi sami yen'de evire çevire 3 -0 yenmiş şampiyon takımım.

bu maç benim açımdan gerçekten duygusal bir maç oldu. duygusal yoğunluk yaşadığım şu günlerde bazı çok sevdiğim futbolculara top her geldiğinde iç çekip durdum. icardi, nelsson, boey' i büyük ihtimalle son kez izledik. evet ayrılıklar da sevdaya dahilmiş ama ben artık bazı şeyleri kaldıramıyorum. bu adamların gidişi, son kez izleyişimiz beni çok üzdü. derbiye sevinemedim maalesef. iyice pessimist bir yaratık olduk çıktık ama bu 3 futbolcu için söyleyeceğim birşey var. sizi seviyorum, umarım yolunuz hep açık olur bu sene bana çok güzel anlar yaşattınız. hep mutlu olun aslanlarım.

kemal kılıçdaroğlu

dürüstlüğünden şüphe etmediğim, 2023 mayıs seçimlerinde maalesef seçimi kaybeden alevi dedemiz.

çok uğraştın be dedem. çok çırpındın. evet aday olman hataydı çünkü bu halk seni anlayacak kafa yapısında değildi maalesef. sen mansur'dan da ekrem'den de daha uygundun başkanlık için ama doğru aday değilsin bu ülke için.

verdiğin vaatler son derece mantıklı, yapılabilir ve cezbedici idi. 74 yaşındasın. belki kenara çekilmemek için direneceksin gene ama benden sana tavsiye git geri kalan ömrünü torunlarınla geçir. hep kötü hatırlanacaksın bu ülkede çünkü insanlar çok kindar. ama benden yana hep iyi hatırlanacaksın. seni tanımak güzeldi. bu ülkeye fazlasın ve hep öyle olacaksın. huzurla kal.

21 mayıs 2023

evlenmiş bugün. tesadüfen gördüm sosyal medyada ortak arkadaş vasıtasıyla önüme düştü.

fotoğrafa bir 15 dakika bakakaldım. inanamadım. yok yahu dedim. ayrılalı 8 ay olmuştu. benimleyken hiç mutlu değildi. ben onu çok seviyordum. o kadar mutsuzdu ki benimleyken. hiç mutlu edemiyordum onu. bir gün ayrılalım dedi bir tartışmamızda. onu mutlu edememek beni çok üzüyordu. çok seviyordum ama tamam dedim. aldım çantamı gittim. o daha mutlu olsun diye. ısrar edebilirdim. ama onu daha fazla üzmek istemedim.

hiç unutamadım onu. ama barışmak için de hiçbir girişimim olmadı. haftada bir gün kesin efkarlanıyordum onun için. rüyalarıma da sık sık giriyordu zaten. hadi artık hakan unut şunu diyordum.

bu kadar canımın yanacağını bilmiyordum o fotoğrafı görünce. o gece hiç uyumadım. en az 40 saat uyumadım. 40 saat hiçbir şey yemedim. nasıl olur diyordum. o kadar kötü oldum ki. babam öldüğünde bile bu kadar kötü olmamıştım. Allahım diyordum ölmek istiyorum. şimdi değilse ne zaman. bu acı nasıl bir acıymış böyle . o gece ve ondan sonraki gün gerçekten ölmek istedim. çok istedim hem de. beyin kanaması geçiririm felç kalırım diye de bir yandan korkuyorum. o kadar üzüldüm ki. her yerim acıyor ağrıyor. görenler oğlum sana ne oldu böyle diyor. söyleyemiyorum. ben böyle bir şey yaptım şimdi sonucu bu oldu diyemiyorum. diyemiyorum işte.

ben onun hiçbir fotoğrafını mesajını silmemiştim. ayrılırken sil demişti tamam demiştim. ama kıyıp silemedim.

şuan 43. saatten yazıyorum. biraz uyumayı başardım evet. az önce yemek de yiyebildim biraz. tekrar uyuduğum ve yemek yiyebildiğim için sevindim çünkü sanki bir daha hiç uyuyamayacakmış ve yemek yiyemeyecekmiş gibi hissediyordum. biraz olsun hayata döndüm gibi.

o fotoğrafa saatlerce baktım. gelinlikle çok güzeldi ve çok mutluydu. onun bunu atlatıp evlenebilmesine hem şaşırdım biraz da sevindim. onu hala seviyorum. benim durumuma düşmesini asla istemem. en azından benim gibi 8 ay boyunca beni düşünmediğini, beni kolaylıkla unutup birisiyle evlenecek kadar ilişki ilerletebildiğine sevindim.

ben bir daha birini sevebilir miyim bilmiyorum. 29 yaşına gelmiştim ve ilk ciddi ilişkimdi. bir daha da birisi olmadı zaten. şuan 30 yaşına gelmek üzereyim.

43. saatten yazıyorum prenses. umarım bu acı azalıyordur. zira böyle yaşamam imkansız.

sen mutlu ol diye çıktığım yolda sanırım ben başardım. seni mutlu ettim. en azından başkasıyla mutlusun. mutluluğun hiç bozulmasın. beni hiç hatırlama bile inşallah. zira bu acı çok büyükmüş. ben hiç böyle birşey yaşamamıştım.

az önce fotoğraflarını sildim. seni instagramdan da engelledim. zira arada bir kontrol ediyordum. artık bunun manasız olduğunu düşünüyorum. zira tek yaptığı benim acımı katlamak.

eski bir kız arkadaşım vardı. 2 sene önce beraberdik. bana aşıktı. onunla bir süre geçirdikten sonra inanç yapımız uyuşmadığı için ondan ayrılmıştım. ama bunu ona ayıp olur diye söylemedim. zira sen Allaha inanmıyorsun bizim evlenmemiz imkansız diyemedim ona. sadece ondan sıkıldığımı ve bitirmek istediğimi söyledim ve bitirdim. sonra o kıza yanlışlıkla 1.5 sene sonra mesaj attım. biraz sohbet ettik. dedi ki bana hakan keşke seninle hiç tanışmasaydım. zira senin boşluğunu hiçbir zaman dolduramadım ve her tanıştığım kişiyi seninle karşılaştırıyorum ve asla yerin dolmuyor demişti. çok üzülmüştüm.

sanırım prenses ben bu ateist dediğim eski sevgilimin ahını aldım ve tanrı bana bugün bunu yaşatıyor. senin yerin dolar mı bilmiyorum. bu acı geçer mi bilmiyorum.

evet bugün 43. saat ve ben çok bitkinim. ölüm hissi biraz azaldı ama ansızın bir ölüme hala hayır demem.

biz bu dünyaya sanırım acı çekmeye geldik ve sırayla yaşıyoruz. ölüm ise bir kurtuluş olsa gerek. 30 yaşındayım. 60 ı ma kadar yaşasam daha acı çekecek 30 yılım var demek. hayat ne kadar uzun değil mi. bugün bile daha bitmedi 30 yıl nasıl geçecek.

o ateist kızı arayacağım ve kesinlikle özür dileyeceğim. hatta gönlünü almam lazım. kimse bu acıyı çekmemeli. benim derdimin bir çaresi yok gibi. bari o kızı biraz rahatlatayım.

son olarak prenses sana mutluluklar diliyorum. sana hep prensesim derdim. telefonumda da az önceye kadar öyle kayıtlıydı. artık ben yokum. yeni eşinle beni hiç hatırlamazsın inşallah. gülen yüzün hiç solmasın. en güzel günler senin olsun. hoşçakal.

aile hekimi olmak

tıp fakültesinde okurken hayalim olan meslek çeşidi, uzmanlık dalı.

daha tıp fakültesi yazmaya karar verdiğimde henüz 18' imde iken kendi aile hekimimle tıp fakültesi meselesini konuşmuş ve beni ikna etmişti. mutluydu. yaz dedi güzel dedi.

ben de zaten kendisini severdim. bir kere sağlık ocağına gittiğimde oradaki hekimlere hayranlıkla bakardım. derdim ne güzel çalışıyorlar ne bilgili adamlar.

tıp fakültesi maceram başladığında adeta ömrümden ömür gitmeye başlamıştı. her gittiğim , eğitim gördüğüm uzmanlık dalından sonra yok ben bunu yapamam, yok ben bunu istemiyorum diye diye 6 senenin sonunda şuna emin olmuştum ki aile hekimi olmak benim kaderim ve karakterim.

aslında çok şanslıydım. aile hekimliği en tercih edilmeyen dallardan birisi idi ve daha pratisyen hekimliğimin 1. senesinde bu arzuma ulaştım.

şimdi uzmanlığını bile yapıyorum. mutluyum. bu benim hayalimdi ve başardım. toplumun gözünde cerrahın 10 da 1 i kadar değerimiz yok belki. belki çok para kazanmıyoruz. ama o önlüğü giyiyor, o steteskopu takıyor , insanlara dokunmanın kutsalına nail oluyorum.

sabah kalkıyorum. işe vardığımda personelim çayımı hazır etmiş oluyor. kahvaltımı yapıp, dişlerimi fırçalayıp, önlüğümü giyip bismillah deyip başlıyorum. hastalarım anlayışlı. seviyorum kerataları öyle hır gür çıkaran yok. hastanedeki gibi kapıma yığılmıyorlar randevularını alıp efendi gibi geliyorlar ben de onlara adam gibi bakmaya çalışıyorum. herkesin her derdini çözmeye çalışıyorum. çayı çok sevdiğimden günde en az 10 bardak çay içiyorum. yemeklerimiz de iğrenç hastane yemeği değil kendi personelim çok güzel yemekler yapıyor onu yiyoruz. ortamımız gayet hoş. hemşirelerim doktor arkadaşlarım hep benden büyük tecrübeli abi ablalarım. bana şefkatle bakıyorlar. bazen diyorum ki hako ne kadar şükretsen az. seviyorum seni aile hekimliği. beni yormadığın, psikolojimi bozmadan bana ekmek vermeye vesile olduğun için.

istanbul

neredeyse yaşanmaz bir yer olup çıkmıştır.

burada biraz olsun mutlu yaşamak istiyorsanız eviniz ile işiniz arası mesafenin en fazla 20 dakika yürüme mesafesi olması falan lazım.

ben şahsen işe başladığım 5 sene önceden bugüne o trafiği rezilliği çektim. mesafe 12 km olmasına rağmen günde 2-2,5 saatim hergün trafikte geçti.

6 ay önce tayin aldığım yeni işte şimdi arabayla 8-9 dakikada gidiyorum evden ve oh be dünya varmış diyorum. istanbul gözüme sevimli falan gelmeye başladı. kısaca şöyle özetlersek istanbulda yaşayacaksa bir insan

1) en az 1500 dolar maaşa sahip olacak.
2)iyi kötü bir arabası olacak
3)evi ile işi arası en fazla 1-2 km olacak.

diğer şartlarda her türlü sürünürsünüz. toplu taşımaya binmek hele yoğun saatlerde tam bir acınası hal. günde 2,5 saatin yolda geçmesi rezillik. şuanda doların 20 olduğunu varsayarsak 30 bin tl den aşağı maaş olması yani 1500 dolardan az maaş almak tam bir müşkül durum. Allah bu şartları sağlayamayanlara yardım etsin.

22 nisan 2023

bir ramazan bayramının ikinci günüdür.

büyük seçimlere yaklaşık 22 gün kalmıştır. güzel bir tatil günüdür çünkü ertesi günü de tatildir. havalar artık ısınmaya başlamış, yaz göz kırpmaktadır.

saat öğlen 12,30 sularında bu entry girilirken evde herkes daha hala uyumakta, ben ise yeni motivasyonla hayata tutunmaya çalışıyorumdur. ingilizcemi geliştirmek için çalışmaya devam ediyorum. liposuction için birçok yorum okudum. korkuyorum ama yaptıracağım sanırım .

aziz sancar gibi günde 18 saat çalışmak istiyorum. gece gündüz full konsantre çalışmak istiyorum. bu hayata ancak böyle tutunabilir, kaybolan zamanı telafi ederim. belki de çalışırken de kaybolan zamanı asla telafi edemem bilmiyorum. ama bu hayata bence çalışmak için geldik. dünyaya ya da ahirete. çalışan, cesur olan kazanacak her iki tarafı da.

30 yaşıma şurada 1.5 ay kalmışken hayatı hala nasıl yaşamam gerektiğini bence tam bilmiyorum ama tek bildiğim şey bol bol gez ve gezmediğin zamanlarda bol bol çalış. asla boşa geçirme. çünkü hayat boşa geçirilecek kadar önemsiz değil. hayatı ciddiye almayı hepimizin öğrenmesi lazım. hayat büyük bir ciddiyetle yaşanmalı, boşa geçirilmemeli bence.

en büyük handikapım müzik. çok seviyorum dinlemeyi ve beni ciddi manada oyalıyor. sanırım bunu da sınırlamam lazım. büyü be artık hakan11.

döviz bürolarında döviz satılmaması

şu seçim bir olsa da şu saçmalılardan bir kurtulsak artık.

hiç olmayan skandallar, saçmalıklar olmaya başladı. döviz bile karaborsaya düştü yazıklar olsun.

para

hayattaki en büyük motivasyonum.

ne kadar para önemli değil, önemli olan şudur vs. ile başlayan cümleler kursak da para önemlidir, güçtür arkadaşlar. tabi ki önce sağlık. ama sonra para para ve daha çok para.

paran varsa çoğu şey dert olmaktan çıkar. güzel bir restauranta gidip yemek yemek, araba sahibi olmak, taksiye binmek, özel hastaneye gidebilmek ve daha sayamayacağım bir sürü rahatlık.

türkiye şartlarında benim param var rahat yaşıyorum diyebilmen için aylık gelirinin şahsi görüşüm en az 2000 dolar olması gerek.

aranızda 2000 dolar para mı ulan it diyenler olacaktır eyvallah ama 2000 dolar avrupa da bile amerika da bile güzel para aylık.

12 bin kira versen,3 bin faturalara gitse 5 bin de mutfak masrafı olsa 10 bin de ıvır zıvıra gitse aylık etti mi sana 30 bin tl. bugün 2 bin dolar baskılanmış haliyle 40 bin tl ediyor. 10 bin de birikim yaparsın aylık oh mis.

ben şahsen annemin evinde kalıyorum evim kira değil . faturaları ben ödüyor, mutfağa yardım ediyorum. kardeşime de aylık 3500 tl yolluyorum ( çocuk da okutuyorum amk ) .aylık giderim ortalama 15 bin tl ortalama. ayda 40-45 bin civarı aldığım düşünülünce ciddi bir para kenara kalıyor.

ama insanoğlu öyle bir şey ki şuan bu para bana az gelmeye başladı. gelir getirici başka şeyler yapmayı düşünüyorum işyeri hekimliği vs.

dolar 19 dan kaça fırlar bilinmez ama herkes umarım en az 2000 dolar kazanacak seviyeye gelir. ayda 1000 dolar da kenara atar inş.

avrupa da almanya da yaşasan ayda kenara 1000 dolar atman çok zordur. burda daha kolay iyi bir işçi isen.

sevgiliden ayrılma

eğer gerçekten seviyorsan, ben bununla evlenirim diyorsan çok zor olandır ve ayrıldıktan sonra 7 ay geçse dahi hala hüzünlenmektir.

evet bu hayatta ciddi ilişki niyetiyle hamle yapıp karşılık bulduğum tek kadın senden bahsediyorum.

ne olurdu biraz daha sakin, alttan alan, hır gür çıkarmayan, ufak şeylere takılmayan bir kadın olsaydın? ilişkimiz belki 3 ay sürdü, ama bende öyle derin izler bıraktın ki...

seninle birlikte evliliğe olan inancımı kaybettim. 1.5 ay sonra 30 yaşında olacağım. niyetim bu yaşıma evli girmek ve mutlu bir yuvam olmasıydı.

şu fani ömrümde babamın ölümünden daha çok senden ayrılmak zorunda kalmam beni üzdü sen farkında bile değilsin. sen de çok üzüldün biliyorum. seni üzmekten nefret ediyorum. seni son kez üzmek istedim çünkü artık sabrım kalmamıştı.

şimdi senin yüzünden evlenmeyin diyorum etrafıma. evlenmeyin diye tavsiye verenlerin yazılarını dikkatli okuyor, evet evet ben de böyle düşünmek istiyorum diye kendimi teselli etmeye çalışıyorum.

bizden olmadı. çok üzgünüm. bu ilişki benden çok şey alıp götürdü. yüzüne bakacak durumda değilim. bir gün buluşursak sana son kez sarılmak, sana son kez gülmek istiyorum prensesim. çok mutlu ol.

tıp fakültesi

okuması oldukça zor olan, insanı depresyondan depresyona sokan ama bitirdikten ve o diplomayı aldıktan sonra insana büyük saygınlık ve toplumsal statü kazandıran havalı şey.

oruç tutmak

gerçekten çok zor olan bir ibadet.

sabah işe gidiyorsan bir de sahura kalkıyorsan uykun da bölünüyorsa açlık yanına uykusuzluk da ekleniyor.

ben 5 vakit namaz kılan adamım. orucumu da full tutuyorum ama bu sene ayrı bir zor geliyor bana. çevremde de baya tutmayan var. tutanlarınkini Allah kabul etsin gani gani .

hele gerçekten oruç tutmak her anlamda yani harama bakmamak, kötü şey söylememek, kötü şey dinlememek vs. harbiden daha da zor.

iddia ediyorum 1 ay hakkıyla oruç tutan, ibadet eden insan ciddi manada madden manen toparlanır. çünkü öyle basit bir ibadet değil hakikaten.

listening

5 nisan 2023 tarihinde hüseyin demirtaş youtube kanalı önerisiyle listen a minute sitesinden günde en az 3 parça dinleyerek ( ortalama yarım saat sürüyor ) çalışmaya başladığım hede.

zaman geçince gelişimimi editlerim ama sanki 9. gündeyim ve gelişme var gibi.

14 nisan 2023

bugün 14 nisan 2023 sözlük.

bu satırları güzide bir asm'den hafif can sıkıntısı içinde oruca niyetli biçimde yazıyorum.

5 nisan 2023 de büyük bir karar aldım. hayatta yeni bir sayfa açmaya, sıfırdan başlamaya karar verdim. sıfırdan derken şunu kasdediyorum; dedim ki 5 nisan 2023 senin 18. yaşın olsun. evet sözlük artık 18 yaşındayım.

18. yaşından beri ne yapmadıysan, ne yapamadıysan içinde ukde olarak ne kaldıysa yapmaya başla ve asla günlerini ziyan etme. yaşım 30 a ramak kalmışken böyle bir psikolojik karar almaya karar verdim.

18. yaş fotoğraflarıma bakıyorum. çok çirkinim be sözlük. saçlar uzun. gözde gözlük, dişler çarpık, burun zaten kocaman. fakirlik, avamlık paçalarımdan akıyor falan. sıfır hayat tecrübesi, sıfır para, tıp fakültesine başlayan taze bir öğrenci.

şuanda nasılım peki? gözler laser oldu, dişler tellerle düzeltildi, saçlar kısaltıldı, sakal bırakıldı, bu yaz burun ameliyatı da olacağım inşallah liposunction la beraber. yani tipi düzeltmek için bir hayli gayret var.

artı arabam var, hesabımda 2250 euro, 500 gr altın, 37 bin tl para var . başka elimde ne var. 6 kez sevgilim oldu. 2 kez reddedildim. yani bazı ilişki tecrübeleri ve yaşanmışlıklar var. amatör seviyede gitar çalmayı biliyorum, az buçuk söyleyebiliyorum da.

ilk başladığım şey ingilizce oldu sözlük. 5 nisan da günde en az yarım saat ingilizce listening çalışmaya başladım. bugün 9 gün olmuş bile. hedefim ingilizcemi iyi seviyeye getirebilmek.

bu yaz yurtdışı gezisi planlıyordum zira o yaşta yaşıtlarım birçok ülke gezip gördüler ben de o da yok maalesef. bu yaz olmasa bile bir dahaki yaz kesin bir avrupa turu planlıyorum sözlük.

kısaca bugünkü 18 yaşımda daha güçlü daha havalıyım sözlük. burayı belli bir süre sonra editlerim belki ama kaybolan zamanlarımı telafi etmek de kararlıyım.

yeni aşklar, yeni tatlar, yeni yaşanmışlıklara be sözlük.

babanın ölmesi

https://m.uludagsozluk.com/e/45196861/

Babam bugün vefat etti sözlük.

Gariban bir adamdı, gariban geldi gariban gitti.

Babam burayı okuyorsan şunu bil ki seni çok seviyorum. Bana demiştin ki en iyi evladım sensin beni hiç yormadin. Bugün bu söz beni ayakta tutuyor. Tam olarak istediğin gibi bir erkek olamadım belki ama hiç merak etme senin kapı gibi doktor oğlun var geride kalan kardeşlerine de anneme de ben bakacağım. Senin borçlarını da ödeyeceğim. Sen gece kalkar ibadet ederdin dualar ederdin eminim Allah seni cennetine koymuştur. Kimseye bi zararın yoktu ki senin zaten. garibanlik zordu babam inşallah öbür tarafın zengini sensin. Geride de gariban bir babası olan gariban büyüyen bir doktor erkek evlat bırakıyorsun. Nasıl bir gariban babam olduğumu, nasıl beni buyuttugunu asla unutmayacağım. Yarın cenazeni alıp defnedecegiz seni. Nasıl yapacağım bilmiyorum ama evin en büyük erkeği olarak metanetli ve güçlü durmaya çalışıyorum. Annem ablam coktuler bile. Senin oğlun sana yakışır şekilde yaşayacak hiç merak etme. Bana bıraktığın en büyük miras beni küçükkenden beri kuran kurslarina gondermen bana bu berbat, herkesin ateizmin deismin tuzağına düştüğü ahir çağda islamı sevdirecek yerlere gondermen oldu. Sen kapı gibi ibadet ederdin ben o kadar yapamam belki ama sana söz senin gittiğin yolda devam edeceğim. Benim babam iyi adamdı be kardeşim delikanlı gibi 60 yaşında dipdiri kimseye muhtaç olmadan çekti gitti. Bize de nasip olur mu be baba? Öbür tarafta görüşmek üzere Allah senin tüm günahlarını bağışlasın ve sana merhamet etsin. Bu dünya zordu sen elinden geleni yaptın. Garibanlik zordu babam benim

yunus akgün

(bkz: geliyor gelmekte olan)

kimse farkında değil ama çok iyi bir futbolcu geliyor. 2020-2021 adanademir macerası yunus'u çok olgunlaştırmış. 2021-2022 sezonunda bile adından söz ettirmeye başladı kardeşimiz. isteyince oluyormuş demekki yunus kardeş. istersen senden büyük futbolcu olur yeter ki iste kumaş fazlasıyla var.

muhammed kerem aktürkoğlu

(bkz: kardeşim helikopter)

müthiş futbolcu oldu. büyük yıldız olacak, iyi liglerde oynayacak inşallah. en azından bir cengiz ünder çıkacak gibi kendisinden. kendisini izlemek bir zevk. türkiye ligi için çok fazla bir oyuncu. çok yakında avrupa'ya gidecektir.

5 kasım 2021

https://www.uludagsozluk.com/e/45131624/

4 ekimde şu entryi yazmışım sözlük. hayat gerçekten çok ilginç.

1 aydır yürüyorum, yürüdüğümden midir babamın yoğun bakımda olmasına üzüldüğümden midir yoksa 1 haftadır covid oluşumdan mıdır bilinmez ( belki de hepsi ) bu sabah tartıldım ve kilom 79,9 çıktı. 4 ekimde 81,9 du. şu aralar sevindiğim tek şey bu oldu herhalde. hiç beklemiyordum doğrusu acayip şaşkınım. 1 ayda 2 kilo harika oldu benim için ve hayal ettiğim kiloya ulaştım sanırım.

benim 4 ekimden beri uyguladığım programı uygularsanız muhtemelen siz de verebilirsiniz. bu tavsiyeyi vermek ne kadar güzelmiş. bakın bu kardeşiniz bi şekilde başarmış.

bundan sonra sağlıklı yaşam, sağlıklı yiyecekler forever. asla kilo almak yok. hayat mottomuz bu.

biontech aşısı

an itibariyle değerli babam aşı olmadığı için yoğun bakımda entübe.

ben evladı olarak o kadar pişmanım ki. ona birkaç kez söyledim ama her defasında geçiştirdi beni. olmak istemedi.

şuan zamanı geriye alsam o aşıyı napar eder ölürdüm gene de yaptırırdım.

babamın ölme ihtimali oldukça yüksek. yoğun bakımda 3. gününde. Allahtan ümit kesilmez ölmezse editlerim sözlük.

size verebileceğim tek tavsiye sevdiğiniz bir insan varsa ve aşı olmamıışsa onu muhakkak biontech aşısı için ikna edin. çıkın boğaz köprüsüne deyin ki olmazsan aşı intihar ederim.

benim ve de bizim yaşadıklarımızı , üzüntümüzü, pişmanlığımızı yaşamayın diye söylüyorum.

vakit yok arkadaşlar. hemen yarın. şimdi randevu alın yarın zorla götürün.

benim gibi aşısı olan sikko bir virüsten sevdiklerinizi kaybetmeyin.

kalıın sağlıcakla...

kilo vermek

çok zor eylem.

türkiye cumhuriyeti denilen yerde zayıflığa meyilli vücuda sahip değilseniz göbeğinizin götünüzün baseninizin çıkması çok zor bişey değil.bunun olmaması için ciddi uğraş vermek gerekiyor.

benim mesela hala 3-4 kilo fazlam var ve artık kilo veremediğim için saldım amk. bu saatten sonra tek dileğim kilo almamak. haftada 4 gün 1,5 saat yürüyor artı spor salonuna gidip fazla kasmadan haftada 2-3 ağırlık çalışıyorum bu aralar. akşamları ekmeksiz normal yemek yiyorum . kilo vermeği aklımdan bile geçirmiyorum zira veremiyorum amk gitmiyor kilo.

patates kızartması, kıymalı börek, paçanga böreği, mantı , ekmek arası olan döner , pirinç pilavı ve daha nice sayamadığım vazgeçilmez muhteşem yiyecekler varken , binbir türlü tatlı varken, nutella varken nasıl olur da kilo verebilirim ki.. bu sporun karşılığında yukarıdakileri yemek özgürlüğü şimdilik yetiyor bana..

boy 179, sabah aç karnına kilo 81,5-81,8 civarıyım bu arada. 90 lardan buraya indim ve çıkmaya hiç niyetim yok.

bir gün yeniden 70 li kilolara düşersem haber ederim. 79 olmak bile o kadar zor ki anlatamam. hayal bile edemiyorum