liseli ülkücüler

gençlikte oluşan boşluğun ve adrenalinin verdiği heyecanla bu yola eğim gösterirler. lise yılları bittiği zaman anlarlar gerçekleri çünkü bu dava uğruna üniversiteye girememiştir. ülkücülüğü kominist dövmek solcularla tartışıp küfür etmek kürtlere düşmanlık beslemek ve başbuğ alparslan türkeşin adını duyunca hazır olmak sanarlar!!!aslında unuttuğu bir gerçek vardır ülkücülük kominizmi bitirmek adına güçlendirilmiştir. günümüzde kominizim bitmiştir.artık ülkücülük göstere göstere ben ülkücüyüm demek değildir. okumaktır,çalışmaktır bu ülkeyi sevmek bu ülkeyi kalkındırmaktır aynı zamanda dinine bağlı olmaktır... sırf bir kavgada arkamı sağlama alayım diye ocaklara koşarlar,fakat bilmedikleri gerçek vardır daha sonra anladıkları zaman iş işten geçecektir. ülkü ocaklarında söz sahibi olanlar millet vekili danışman başkan gibi sıfatlar alacak kendisi ise en fazla okul reisi olacaktır bunun ötesine geçemeyecektir okul bittiği zamanda bu vasfın hiç bir önemi kalmayacaktır. okuyup derslerine çalışan tüm sınavlarını başarı ile veren bir liseli ülkü ocağında zamanını harcayan liseliden daha ülkücüdür...

lise yıllarında ülkü ocağına giden bir gencin kronolojisi :

06-15 yaş:önce ana baba kardeş abi abla arkadaş
15-20 yaş:önce vatan (ülkü ocağınında tanıştığı görüş ile önce vatan)
20-25 yaş:önce iş(ülkücülük geri plana düşecek önce iş diyecek)
25-45 yaş:önce aile(kurduğu aile ile onların geleceği için herşey geri plana düşecek)
45- yaş: artık olgundur gerçekleri daha iyi bilecek önce mantık diyecek...

-din olmadan ülkücülük kuru sıkıdır : muhsin yazıoğlu
-ben dahi tam ülkücü değilim (ülkücülüğün üniversite hazırlık sınıfındayım) alparlan türkeş

ülkücüyüm diyenler önce iki liderin sözünü anlamalıdır...