bugün

alt yazılı film izlemek

altyazı ile film izlemek aşk nefret ilişkisidir efenim. çok az filmin - ki ne kadar iyi olursa olsun bence asla orjinali gibi olmuyor - dublajı iyi. dolayısıyla bir çok kişi altyazıya yöneliyor.

(aşama 1)
şimdi, kişi bu dili bilmiyorsa, yavaş da okuyorsa olay birden kitap okumaya döner; hemde birileri anlamadığın bir dilde sana bağırırken ve arada kitaptan* kafanı kaldırıp ekrana* bakarken. film bittiğinde doktor oetker reklamındaki küçük kız gibi olursunuz; bu çilekler neden kırmızı?

(aşama 2)
kişi alt-yazı ile film izlemeye takmış durumda ise ilk önce altyazı dosyası bir metin düzenleyici ile açılır ve bütün replikler önceden okunur. bu sefer filmi anlamayı geçtim sonunu bile biliyorsunuzdur. filmi hizmetçinin katil olmasını bekleyerek izlersiniz.

(aşama 3)
kişi yavaş yavaş kitap okumaya başlamıştır ve okuma hızı bir nebze artmıştır. bu aşamada altyazıdan keyif alınmaya başlanır ve ''abi dublajla film mi izlenir yeeee'' diyaloglarina ufaktan girilir.

(aşama 4)
kişi artık düzenli bir okuyucudur ve bir dili iyi, bir kaç dilde de tanışma cümlesi olsun biliyordur. bu aşamada film yarı izlenir, yarı altyazı okunur.

(aşama 5)
iyi bilinen dilde ki film altyazısız izlenir.

(aşama 6)
boş zamanlarında kişi altyazı çevirmeye başlar.

ve son: bu entrydeki kişi tamamen hayal ürünüdür.