bugün

tarih türklerle başlar

etrüsk dip kültüründe öntürk kültürü olduğu iddiasından yola çıkan; orta asya ve mısırda bulunan piramitlerdeki ve süleyman tapınağındaki türkçe yazıtlardan beslenen iddiadır.

iddianın en önemli temsilcileri kazım mirşan ve onun değerli takipçisi haluk tarcan dır. bu ikilinin ortaya attığı konular bir çok tarihçi tarafından, özellikle etrüsk bilimcileri tarafından kabul görmüştür.

daha sonraları türklük ve türk uygarlığıyla; insan medeniyetinin dip kültüründe türk kültürü olduğuyla alakalı bir çok kitap yazılmıştır.

en önemli olarak gösterilen bulgular/kanıtlar; aile kavramı, tek eşlilik, heteroseksüellik, kadın erkek eşitliği, çocuklara sevgi, tek tanrılı din gibi dünyayı kökten değiştiren ve bugün uyulan toplumsal kuralların türk kültürü olduğuna dairdir.

türkler orta asyada heteroseksüel ve tek eşli, köleliğe dayanmayan bir sistemde "şehir devletlerinde" yaşarken; o günün medeniyetinin merkezi kabul edilen avrupalı ve araplar çok eşli, pedofil, kölelik düzenine dayanan bir toplumsal sistem ile yaşıyordu.

türklerde kağan, sefere gittiğinde obanın başına eşi geçerken; avrupada, çinde ve ortadoğuda kadınların söz hakkı yoktu.

ilk hukuksal anlaşmanın, maddelerin, "türklüğü belirlemek adına" 24 ayrı kavim ile beraber yapıldığını biliyoruz; yazıtlarla sabittir. onlar kendilerine "tanrıdan gelen" manasında "türk" demişlerdi. 4bin yıllık yazıtların içeriği okunabildiği kadarıyla; başkasından izinsiz malının alınamayacağı, başkasının eşiyle beraber olmanın hoş olmadığı, dul kadının özgür olduğu, çocukların sevgiyle büyütülmesi gerektiği vs. üzerinedir. bu maddeler etrafında birleşen ırksal anlamda birbirlerine benzemeyen 24 kavim kendisine "türk" demişti. aynı zamanda ilk "hukuk" manasına gelir.

ayrıca en önemli konulardan birisi bu gün dünya yönetim sistemi olan parlemento sisteminin, dünyaya türklerin hediyesi olmasıdır. ihtiyar heyeti kavramının en az 3 bin yıllık bir kavram olduğunu yazıtlardan biliyoruz. etrüsklerin dip kültüründe türklerin olması; romanın dip kültüründe türk olması demek ki; bugün kullanılan yönetim sisteminin türklerden geldiği kanaati yaratmaktadır ve bir çok tarihçi tarafından kabul görmektedir.

kimya, cebir, mikrobiyoloji gibi konular; henüz avrupa, çin, araplar konuyla alakalı fikir sahibi dahi değilken türkler tarafından kullanılmıştır.

bugün macarlar tarafından yazılan türk tarihi ki; ekurgal ekolü olarak geçer; türkleri göçebe olarak tanımlamaktadır. oysa çin tarihinde türkler "demirci" ve "yerleşik" olarak geçer. ekurgal ekolü; yanlış okunan kitabeleri baz alarak hareket ettiği için, arkeolojik bulguları görmezden gelir.

yunan rakamlarının öntürk sayılarından geldiği, hitit uygarlığının "güneş kursu"nun uygur sembolü olduğu, sümer yazıtlarında öntürk harfleri kullanıldığı, etrüsk dip kültüründe türk kültürü olduğu bugün bilinmektedir.

bu bağlamda insanlığı insan yapan bütün değerlerin türklerden geldiği; "insanlık tarihinin" türklerle başladığı açıktır.

aynı zamanda bu isimde bir hulki cevizoğlu kitabı vardır. kazım mirşan ile yaptığı programdan diyaloglar bulunmaktadır; kazım mirşa'nın karşı çıkanlara soktuğu laflar, laflarına karşı çıkan o sözde profesörlerin düştüğü durum müthiştir. okunasıdır.