bugün

beş parasız erkekle evlenmek istemeyen kızlar

aman durun önce, baştan söyleyim bugün aldığım özel mesajlarımdan birinde geçti bu konu ordan açtım başlığı. şimdi efendim konu şu; bir kıza aşıksınız, çok güzel. kız da size aşık, o da tamam. velhasıl ortada 5 kuruş paranız yok ve kızla evlenmek istiyorsunuz. bakınız evlenmek diyorum, gezme tozma, ya da flört değil bu; evlilik. yani bir ömür aynı yastığa baş koyma durumu. yani acısıyla tatlısıyla, iyisiyle kötüsüyle bir olma hali. kızımız önceleri ''para pul önemli değil, bizim aşkımız yeter'' demiş, e hadi dedi diyelim. tam evlenecekken vaz geçmiş sonra bizim kız. şimdi kıza kin besliyor, biraz daha ileri gidersek nefret ediyor belki de. kim suçlu burda sizce?

be adam, hadi bu kız aşktan, kelebeklerden, böceklerden sanıyor belki de hayatı, e sen de hiç mi akıl yok? hadi evlendiniz, para yok pul yok, ne yiyeceksiniz sabah kahvaltısında, öğle yemeğinde? ne mi? birbirinizi tabiiki. sonra başlayacak o sevmelere kıyamadığınız sevgiliniz gözünüzde bir canavara dönüşecek, kızın cephesi daha kötü. anası babası, konu komşu ne diyecek bu kıza? her gün aşağılanacaksınız kızın ailesi tarafından muhtemelen. sizin aile zaten size gardını almış, açıktan açığa kızıyor evlendiğiniz için.

sonra diyorsunuz ki; ''vay efendim beni para yüzünden terk etti bu kız''. terk etmeseydi de ne yapsaydı? şöyle sordum ben de; ''peki sen aynı koşullarda kızkardeşinni böyle bir adama verir miydin?''

hala cevap yok. *
konuyu bir fıkrayla bitirelim. adamın biri akşam olmuş eve gelmiş. karısına, karıcım hadi yemeği ısıt da yemek yiyelim. karısı hiç kıpırdamamış yerinden, kaloriferin üstünde oturuyormuş. adama bir daha yinelemiş . kadın basmış cevabı. ''hayatım zaten akşam yemeğini ısıtıyorum...''

ondan sonra kızlar paraya- mala mülke düşkün diyorsunuz. canım, üç öğünde kalorifere oturulmaz ki.*