bugün

uçakların uçuşuna şaşıran yaşlı amcalar

bol miktarda karşılaştığımız yaşlı amcalardır bunlar. ortak özellikleri birtakım teknik, bilimsel ve teknolojik olaylara fena halde şaşagalmaları, ağızlarının açık kalayazmasıdır.

en belirgin şaşkınlık uçaklar hususunda kendini gösterir. seçmen kütüğünü değiştirmeye gittiğimde böyle bir amca ile denk geldim. o da adres değişikliği için başvurmuştu. işlerimizi hallettikten sonra geriye dönerken. bir uçak takıldı amcanın gözüne. her uçak gördüğünde aynı şaşkınlığıyla, aynı cümleleri tekrara tekrar kurmaktan yorulmadığına bahse gireceğim cümleleri aynı heyecanla tekrar kurdu. kendince uçağın alışma presnsibinden falan bahsetti. ama kendi açıklamalarından kendi de tatmin olmadı ki "allah allah" hayret nidalarıyla yanımdan seyirtti.

bir de gemilerin nasıl olup da suyun üzerinde hareket edebildiklerine şaşma çok muteberdir halk nezdinde. gene bir vapur yolculuğunda aşağı yukarı uçağın semada bir kuş misali süzülmesini hayretle karşılayan amcaya benzeyen bir amca denk geldiydi. "arabalı vapur, onca vesait, üstüne bir o kadar da insan... nasıl oluyor da batmıyor bu demir yığını? halbuki ben atlasam deryaya boğulurum 3 dakkeye" muhakemesini yaptıktan sonra "suda amma kuvvet var yiğenim ha!" diye bağladı cümleyi.

işte böyle anlarda bilim kurtarmıyor sizi. hani uçaklara şaşıran amcaya ayrodinamikten bahsetmek istiyor insan. gene aynı şekilde gemilerin seyrine hayretler içerisinde kalan amca ile arşimed, özkütle d eşittir m bölü v üzerine sımsıcacık bir sohbete giresi geliyor insanın ama bir "dakke"'de kayboluyor bu heves.

bu konunun üzerine gidilmeli bence. yurtta, yavru vatan kıbrsı'ta ve türki cumhuriyetlerde uçağın ve geminin çalışma prensiplerine dair bilinmeyen hiçbir şey kalmasın, bu amcalarımız şaşmasın artık. bu hizmeti de verin. katkı olur. küresel aktörler sana söylüyorum statüko sen anla!