bugün

yazarların bilinçaltına işlemiş olaylar

ben ilkokuldayken mahalle okulundaydım, öğle teneffüsünde evde yemek yiyip okula geri dönüyorduk. benim evim de okula 1-2 dakika yürüme mesafesi. dolayısıyla okula diğerlerinden erken geliyordum. Biz tüm çocuklu arkadaşlarımla aynı sokakta yaşadığımızdan beraber gider gelirdik.
Bir de mahallenin içkicisi vardı. Yaşı en fazla 53 falandır. Yüzü çökük, uzun boylu ince bir adamdı. bıyıkları sararmıştı. Adı Ahmet'ti. tipinden dolayı yaşını kestirmek pek mümkün değildi ama yine 45 üstü olduğu kesin.
Gece gündüz sokakta içip içip dolaşırdı bu adam. Çocuklara zararı falan da yoktu. varlığı yokluğu birdi yani. hatırladığım kadarıyla ya intihar etti ya ecelinden öldü.
Neyse bir öğlen biz yine okula erken gelmiştik. Bizim okul tek katlı ve yanlamasına uzundu. kapılar koridora değil bahçeye açılıyordu. Hepimiz kapının önünde kaldırımda oturup muhabbet ediyorduk. Sonra ben müdür yardımcısı, öğretmenler odası ve anasınıfına açılan ufak koridorun bahçedeki üç basamaklı merdiveninde kan birikintisi gördüm. bayağı kanamış biri. Sordum arkadaşlarıma, içkici ahmet gelmiş dediler. bir yerlerini kesmiş yolda yanlışlıkla. Neden müdür yardımcısına geldi onu da anlayamadım. ne zaman kan birikintisi görsem aklıma içkici ahmet gelir.