bugün
- fettullah gülen'in ölmesi21
- yaya geçidinde kendini yola atan alman15
- sözlükteki en sapık 10 yazar11
- ölen arkadaşın karısının seksi olması9
- sokak hayvanları uyutulacak44
- namaz kılan kemalist fayda görür mü11
- icardi190517
- galatasaray9
- kızlar kendi aralarında ne konuşuyor14
- dinci geri zekalılar ile insanlığın mücadelesi17
- online 28 yazar şu an ne yapıyor16
- neden yazarlık yapıyorsunuz15
- bir kadın nasıl susturulur27
- 24 mayıs 2024 panathinaikos fenerbahçe beko maçı11
- türk kızlarındaki zenci merakı15
- istanbul'a taşınmak isteyenler için tavsiyeler9
- menzilcilerin gay gay hareketleri13
- bir kadına söylenebilecek en güzel iltifat19
- iremga'yı taşlamak17
- mert hakan yandaş20
- türkiye fakirse halk neden obez37
- dünya türkiye'nin neyini kıskanıyor16
- lise eteğini saklayan hatun13
- karşı cinste çekici gelen özellikler14
- yazarların bugün içtiği sigara sayısı16
- putine bir savaş taktiği ver12
- ideal erkek boyunun 195 olması16
- ameliyatla erkek oldum soruları alayım19
- rüyada olduğunu fark etmek8
- zalbert kızsa kanıtlasın11
- hayırlı cumalar9
- türk kızları neden gülümsemiyor14
- biontech aşısı olan insan9
- kitap okumanın zararlı ve gereksiz olması9
- iran cumhurbaşkanının cennete girişi12
- türk erkeklerindeki iğrenç detaylar15
- beşiktaş ın fenerbahçe yi geçmesi12
- 23 mayıs 2024 beşiktaş trabzonspor maçı19
- e f e8
- aydinoglu bombala21
- bir erkek nasıl rahatlar15
- kocaeli de asansöre sıçan adam8
- 6 ayda yazılımcı olmak10
- mecidiyeköy metrosunda intihar eden kız10
- 23 mayıs 2024 ali koç basın toplantısı11
- insan olmaya ceyrek kala8
"arkadaşlar 3 gün susma tekniğiiii, sonra da melodik konuşuyoruz haydi bakiiim bir ki üç: üsküdara gideeer ikeeen..."
şaka şaka...
kendine "kekeme" diyen arkadaşlarım, beni bir dinleyin hele...
eski halimi düşünüyorum da, 2 kelimede bir ıkınma, terleme, kızarma, ne ararsan vardı. berbattım. bir yerde canıma tak etti ve konuşma kursuna gittim. düzelir gibi oldu, hatta neredeyse çözmüş gibiydim. gerçekten iyileşiyorum dedim. ama kurs bittikten sonra yavaştan başa dönmeye başladım. sonra internetten bütün tekniklere baktım. nefes alma mı dersiniz, heceleme teknikleri mi, melodik konuşma mı, yavaşlatma teknikleri mi...
arkadaşlar, bunların hepsi boş! çünkü kafama şu dank etti. bizde bir koordinasyon bozukluğu var ama bunun sebebi konuşmayı bilmememiz değil. ritmimizi bozan takıntılar, düşünceler var. bunların çoğu çocukluktan falan kalma şeyler. sadece şunu farkedin, kekemeliğinizi unuttuğunuz, kafanızın dalgın olduğu zamanlarda kekelemezsiniz ya da çok çok az zorlanma olur. neden? çünkü kekeleme bir korku tetiğidir. o tetik çekilince nefesiniz daralır, karnınızda bir şey varmış gibi hissedersiniz, ya da heyecanlanır ve titrersiniz. bu tetik sizi gitgide çekingen ve içine kapanık yapar. ve dikkat edin, içinize kapandıkça daha da kötü kekelersiniz hatta söyleyemez olursunuz.
peki çözüm ne? söylemesi kolay, yapması mücadele gerektiren bir şey. ama işinize yarayacak emin olun. önce bilmeniz gereken şeyler var:
1- insanlar nasıl konuştuğunuzu çok önemsemezler. başta öyle olsa bile sonradan alışırlar.
2- hiçbir insan sizden daha üstün değildir.
3- kendinizi ifade etmeye hakkınız var.
bunları yaşayarak, uygulayarak içselleştirin. ilk anlarda çok kekeleyecek ve takılacaksınız biliyorum. çünkü bu blokaj kalın bir duvar gibi. sizin günlük hayattaki her diyaloğunuz, her konuşmanız bu duvarı güçlü yumruklarıyla indirecek. duvarın arkasından ışık sızmaya başlayınca daha az kekeleyeceksiniz. ben size 15 günlük kurslar gibi sihirli bir değnek sunmuyorum. gerçek çözümü sunuyorum. çünkü çözüm sizin sosyalleşip aslında herkesin sizle aynı olduğu, konuşmanın o kadar da korkutucu olmadığı gerçeğini zihninize kabul ettirmeniz olacak.
kurallar:
1- insanlarla istediğiniz gibi konuşun. konuşurken "şunu nasıl söyleyeceğim" diye kafanızda büyütmenize hiiç gerek yok. söyleyin gitsin. yukarıdaki üç maddeyi özümsediyseniz bundan çekinmeyeceksiniz, zaten gerek de yok.
2- insanlardan kekeme olduğunuzu saklamayın! bastıra bastıra takılın! onların sorununuz olduğunu bilmeleri sizi daha da rahatlatır.
3- sürekli bir sonraki zorluk seviyesine geçin. arkadaşlarınızla konuşun, sonra gidip daha çok korktuğunuz biriyle, patronunuz mu olur hoşlandığınız kadın/erkek mi onu bilemem. ama parola şu, korkunuzun üzerine gidin.
yolunuz açık olsun!
şaka şaka...
kendine "kekeme" diyen arkadaşlarım, beni bir dinleyin hele...
eski halimi düşünüyorum da, 2 kelimede bir ıkınma, terleme, kızarma, ne ararsan vardı. berbattım. bir yerde canıma tak etti ve konuşma kursuna gittim. düzelir gibi oldu, hatta neredeyse çözmüş gibiydim. gerçekten iyileşiyorum dedim. ama kurs bittikten sonra yavaştan başa dönmeye başladım. sonra internetten bütün tekniklere baktım. nefes alma mı dersiniz, heceleme teknikleri mi, melodik konuşma mı, yavaşlatma teknikleri mi...
arkadaşlar, bunların hepsi boş! çünkü kafama şu dank etti. bizde bir koordinasyon bozukluğu var ama bunun sebebi konuşmayı bilmememiz değil. ritmimizi bozan takıntılar, düşünceler var. bunların çoğu çocukluktan falan kalma şeyler. sadece şunu farkedin, kekemeliğinizi unuttuğunuz, kafanızın dalgın olduğu zamanlarda kekelemezsiniz ya da çok çok az zorlanma olur. neden? çünkü kekeleme bir korku tetiğidir. o tetik çekilince nefesiniz daralır, karnınızda bir şey varmış gibi hissedersiniz, ya da heyecanlanır ve titrersiniz. bu tetik sizi gitgide çekingen ve içine kapanık yapar. ve dikkat edin, içinize kapandıkça daha da kötü kekelersiniz hatta söyleyemez olursunuz.
peki çözüm ne? söylemesi kolay, yapması mücadele gerektiren bir şey. ama işinize yarayacak emin olun. önce bilmeniz gereken şeyler var:
1- insanlar nasıl konuştuğunuzu çok önemsemezler. başta öyle olsa bile sonradan alışırlar.
2- hiçbir insan sizden daha üstün değildir.
3- kendinizi ifade etmeye hakkınız var.
bunları yaşayarak, uygulayarak içselleştirin. ilk anlarda çok kekeleyecek ve takılacaksınız biliyorum. çünkü bu blokaj kalın bir duvar gibi. sizin günlük hayattaki her diyaloğunuz, her konuşmanız bu duvarı güçlü yumruklarıyla indirecek. duvarın arkasından ışık sızmaya başlayınca daha az kekeleyeceksiniz. ben size 15 günlük kurslar gibi sihirli bir değnek sunmuyorum. gerçek çözümü sunuyorum. çünkü çözüm sizin sosyalleşip aslında herkesin sizle aynı olduğu, konuşmanın o kadar da korkutucu olmadığı gerçeğini zihninize kabul ettirmeniz olacak.
kurallar:
1- insanlarla istediğiniz gibi konuşun. konuşurken "şunu nasıl söyleyeceğim" diye kafanızda büyütmenize hiiç gerek yok. söyleyin gitsin. yukarıdaki üç maddeyi özümsediyseniz bundan çekinmeyeceksiniz, zaten gerek de yok.
2- insanlardan kekeme olduğunuzu saklamayın! bastıra bastıra takılın! onların sorununuz olduğunu bilmeleri sizi daha da rahatlatır.
3- sürekli bir sonraki zorluk seviyesine geçin. arkadaşlarınızla konuşun, sonra gidip daha çok korktuğunuz biriyle, patronunuz mu olur hoşlandığınız kadın/erkek mi onu bilemem. ama parola şu, korkunuzun üzerine gidin.
yolunuz açık olsun!
güncel Önemli Başlıklar