bugün

sözlük yazarlarının itirafları

Nasıl başlayacağımı bilemiyorum, ama yazmaya ya da içimden dışarı çıkartmaya ihtiyacım olan cümleler var.
Annem bir süredir yürüyemiyor. Çok değil üç gün öncesinde öleceğini düşünüp her yanım buz keserken şu an bu yazacaklarımı düşünmek hoş değil. O yüzden bu bir itiraf. Kendi hoşuma da gitmeyen bir itiraf.
Beynindeki tümör üçüncü kere nüks etti. Bu sefer tümör beyinde çok fazla ödeme de yol açtığı için temel ihtiyaçlarını dahi kendi başına karşılayamıyor bir halde sinirlere yaptığj basınçtan dolayı. Biliyorum hepsi geride kalacak, bunu umuyorum. Hepimiz için.
Hakikaten ne yazacağımı, nereden başlayacağımı bilemez durumdayım. Yorgunum. Sinirlerim de allak bullak. Tüm bu süreçler çok fazla üst üste geldiği için, başlarda virüs vs, sonrasında evin temisliğine yetişememem, bulaşıkların sonsuz yığılması, çamaşırların tümünün makineye eşlik etmesi süreci, genel tuvalet ve banyo temizliği, bir de anneme ait temizlik işleri beni çok takıntılı yaptı. Dokunduğum her yüzey bana kirlenmiş hissettiriyor. Artık öğürmüyorum ama sinirlerim yıprandı. Kendimi sürekli pis hissediyorum, devamlı ellerimi yıkıyorum. Sürekli her şey idrar, kusmuk, bozuk yiyecek, hastalık vs kokuyormuş gibi geliyor. Üstümü değiştiriyorum, ellerimi yıkıyorum, her yeri çamaşır suyuyla siliyorum, durmadan makineye çamaşır atıyorum, sürekli bir yerleri siliyorum ama bu koku hissi geçmiyor. Belki bilmemkaç yaşına kadar altıma kaçırdığım yatağı temizleyen; bütün bebekliğim ve çocukluğumda, altımı değiştiren, hatta eski tip naylondan olan bezlerimi yıkayan, kusmuklarımı silen, bulaşıklarımızı yıkayan anneme ait bu işleri şu an yaparken kendimi böyle hissettiğim için suçlu hissediyorum. Ona belli etmemeye çalışıyorum elbette, ama sürekli eline ıslak mendil tutuşturmam ya da odadan çıkınca durmadan birkaç defa ellerimi yıkamam ya da kalan işleri yapmamdan utandığını ya da kötü hissettiğini hissedebiliyorum. Onun gücünün olmadığını biliyorum ama onu yatağa yatırıp kaldırırken içten içe hiç yardımcı olmamasına sinirlendiğim için kendime kızıyorum. Tüm bunların onun elinse olmadığını bilmeme rağmen sürekli bu sinirli halimden arınamıyor oluşuma kızıyorum. Yaptığım her şeyi artık vurur çarpar ya da kırar gibi yaptığım için kendime kızıyorum. Kendime ve etrafıma olan sinirimi asla dizginleyemiyorum. Beni uykumdan uyandırmamak için dayanabileceği son raddeye kadar bir şeyler istememek için uğraştığını bildiğim halde yatağımdan bir saniye içinde çıkıp agresif agresif her şeyi halledip kafayı vurup geri yatmama kızıyorum. Kendime her şey için çok kızsam da, şu an bu yaptıklarımı yapmak istemesem de bu sinir halime engel olamıyorum. Bazen çok bir şey değil sadece yanında öylece oturmamı istediğinde oluşan kanın beynime sıçrayışına kızıyorum. Kendimi dizginleyemez haldeyim. Sürekli kendimle savaş halindeyim ve bu beni çok yoruyor. Bir zamanlar kendi isteği dışında da olaa babam yanımızda olamayıp hayatımdaki bazı zorluklarda elimden tutamadığı için ona da kızıyordum. Bende bu önünü alamadığım sinir hep vardı, ama şu an beni durmak bilmeden ele geçirmiş olmasına dayanamıyorum. Git gide dozu artan sakinleştiricileri içmem öfkem haricindeki tüm duyguların içini boşaltmış gibi hissediyorum. Sadece bu siktiğimin siniri tam da yakama yapışmış ve tüm ruhumu çekiyormuş gibi hissediyorum. Kedimle bile kavga ediyor olmam normal mi bilmiyorum. Çok yorgun hissediyorum. Her şey yoluna girsin istiyorum bir an önce. Bu boğuştuğumuz her türlü fiziksel rahatsızlıkların bizden tüm mental sağlığımızı götürdüğünü hissediyorum. Saatte üç yüz km hızla bir duvara doğru sürüyormuşum gibi hissediyorum. Ve ne bu hız beni heyecanlandırıyor, ne de bu çarpışmadan kalıcı hasarsız kurtulabileceğimi düşünüyorum.