bugün

bu ülkede bugün bir kadın yakılarak öldürüldü

kadın-erkek diye ayırmamak lazım meseleyi. canilik cinsiyete bağlı bir durum değil.

cinayeti işleyen derdini siktiğimin orospu evladı şartsız ve aflardan muaf bir şekilde temizinden 30 yılı hak ediyor, nitelikli cinayet bu sonuçta, canilik gerektiren bir olay.

ancak kadın diyerek mevzuyu öne çıkartırsak yapılan pozitif ayrımcılığın önünü alamayız. ya erkekler? erkekler de psikolojik şiddete uğruyor, bunu neden kimse gündem haline getirmiyor?

yapılan bu kayırmaca nedeniyle bugün bir kadın karşılıklı rıza ile seviştiği adamı ertesi gün "bana tecavüz etti" diye şikayet etse o adam nasıl bu işin altından kalkacak? nasıl kanıtlayacak? bu konudaki genel düşünce, hiçbir kadın toplumdaki konumunu, haysiyetini ve şerefini böyle bir iddiada bulunarak hiçe saymaz, böyle bir iftirada bulunmaz. işte bu yüzden kadının ifadesine itimat edilir. evet bu doğru ama çok az bir kısmı da bunu fırsata çeviriyor, kadın olmanın ayrıcalığını kötüye kullanıyor.

kadının ifadesinin esas alındığı bir yargılama tıpkı iki kurt ile bir kuzunun öğlen yemeğinde ne yeneceğini oylaması gibi.