şoray uzun

katıldığı bir programda ne kadar dürüst bir insan olduğunu şu sözleriyle yeniden anladığım adam.

“Bülent Oran’la bir röportaj yapılacaktı. Oran’la buluştuk Ortaköy’de. O da fabrikada senaryo yazmaya başladığı için gürültülü ortamları seviyordu. Böyle bire bir sohbet edemiyorsunuz, bir süre sonra takılıyor. Gürültüden besleniyordu rahmetli. Ben ona soruları verdim, yani kendimce röportaj yaptım, sonra röportajı ses kayıt cihazından çözdüm, tekrar kaleme aldım. Röportajı kendisine teslim ettim. ‘Ben bir üzerinden geçeyim lütfen’ dedi, ‘Hay hay’ dedim. Bülent Abi rahmetli, o röportajı kendi yaptı. Bana teslim etti, virgülüne bile dokunmadan teslim ettim gazeteye. Selim Bey baktı, ‘Bu benim bugüne kadar okuduğum en güzel röportajlardan bir tanesi’ dedi. Keşke ben yapmış olsaydım, Bülent Bey kendi kendine yaptı! O röportaj, dönemin bir gazetesinden ‘Gelecek vaat eden genç gazeteci” ödülü aldı. Ben de utanmadan o ödülü aldım. Hak edilmemiş bir ödül.”