bugün

rehavet ve her şey bitmiş havasındaki insanlar

Son iki günde yeni enfekte olan sayısı 1600 küsürden 2200 küsüre çıktı.
3 gün biraz gevşetilince %35 civarında yeni vaka artışı oldu.

görsel

Asıl bomba AVM'ler açılınca ligler başlayınca (seyircisiz olsa bile) karantina ve seyahat izinleri kısmi de olsa gevşetilince sokağa çıkma yasakları esnetilince patlayacak.
insanlarımız zaten önemsemiyor ve bana bir şey olmaz diyor.

Virüs ile mücadele ekonomik kaygılarla tedbirler uygulamalar gevşetilince yasaklara uygulamalara uymayan insanlar da bu rehavete kapılınca bir felaket yaşamayız umarım.

En büyük tehlike gençler ve sağlıklı olanlar. Tüm uyarılara rağmen bunu göremiyor bizi yönetenler.
Çünkü virüse karşı dirençli olan ve tıbbî bir müdahaleye gerek kalmadan hastalığı yenen bu insanlar ayaklı bir saatli bomba gibi virüse taşıyıcılık konak görevi yapıyorlar.

Tarih tekerrürden ibarettir.
ikinci dünya savaşı sonrası Rahmetli inönü'ye savaş yıllarının yokluğunu kıtlığını söyleyip 2. Dünya savaşı politikasını eleştirenler Savaş bittikten sonra bir gün seçim meydanında muhaliflerin, çocukları “Sen bizi aç bıraktın” diye bağırtması üzerine inönü çocuklara hitaben tarihe geçecek o sözünü söyledi:
- Ben sizi aç bıraktım ama babasız bırakmadım.

ikinci dünya savaşında Türkiye'de Seferberlik ilan edildi, erkekler askere alındı, limanlar kapatıldı, devlet herhangi bir olası savaş durumuna karşı yiyecek depolamaya başladı.
Savaşın getirdiği ekonomik sıkıntıların üzerine bir de kuraklık eklenince ülke ekonomisi çıkmaza doğru sürüklenmeye başlamış, yoksul halk iyice zor duruma düşmüştü.

Hükümet yokluk nedeniyle bazı tüketim maddelerini karneye bağladı. Zeytin, ekmek, şeker gibi temel tüketim ürünleri karne ile sınırlı olacak biçimde dağıtılıyordu. insanlar açlık sınırında ancak kuyruklara girerek yiyecek alabiliyorlardı.
Yeni vergiler salınmış, özel araçların trafiğe çıkması bile yasaklanmıştı. Bu zorlukları fırsata çeviren girişimciler de vardı, bu fırsatçılar ele geçirdikleri ürünleri karaborsada pahalı fiyata satarak halkın sırtına ikinci bir ağırlık yüklüyorlardı.
Hükümet bir yandan karaborsacılarla mücadele etmeye çalışıyor bir yandan da ülkenin savaşa gireceği günü düşünerek her şeyden tasarruf ediyor, olası bir savaş durumunda ülkenin bağımsız kalabilmesi için önlemler almaya çalışıyordu.

Biraz tarihi okusak, ders alsak keşke.

Sn. Cumhurbaşkanı devlet adamlığı gösterecek ve ekonomik nedenlerle yapılan normalleşme baskılarına direnerek inönü gibi ben sizi aç bıraktım ama babasız bırakmadım diyecek kararlar alacak, inanıyorum.
Çünkü Corona salgınında ölen kesim ağırlıklı olarak yaşlılar.
Zaten ekonomik kriz içinde bu salgına yakalandık devlet bu salgın ile baş edecek kapital güce sahip değil.

Bu salgın atlatıldığı zaman kendisine bizi aç bıraktın işsiz bıraktın diyen birine rahatlıkla ben sizi aç bıraktım ama Corona yüzünden ölmüş babana anana dedene nenen için yas tutar halde bırakmadım der ve ben de bu sözü alkışlarım.