bugün

ayrılık acısı

zamanın göreceli bir kavram olduğunu yaşayarak tatmaktır.

bu öyle bir histir ki, insanı her yönden çepeçevre kuşatıp, boğarcasına behuzar edebilir..
ama, nasıl olur da bu kıyıcı duyguya dur diyemiyorsundur?...
bunun şaşkınlığıyla kah kendini boş yollarda amaçsızca yürürken bulur, kah izbe kaldırımlarda kaybolmuş bulursun.
bildiğin tüm kavramlar artık yok hükmündedir, yeniden anlamlandırma gereği bile duymazsın.. duysan ne fark eder? sendeki, ruhen mecalsizliğin zirvesidir artık..
elinde kalan tek gerçeğin vardır:
tanımsızlık...

adını koyamadığın bir tedirginlik, şüphe akıntısına kapılıp bir girdaba doğru sürüklenmek, ya da buna hiçbir şeye tutunamama hâli mi demeli?..