bugün

akıllı bilgili kültürlü ülkücü

akıllı, kültürlü ve bilgili insanlar;

- insanların eşitliğine inanır ve onlar; ırka, dine, dile dayalı üstünlüğü red ederler.

insanların eşitliğine inanmak, ırka, dine ve dile dayalı bir üstünlüğü red etmek insani bir savlama olduğu gibi evrenseldir de... bu günden yarına değişecek ya da değer kaybedecek bir kabul değildir bu... yani, yüz yıl sonra dahi insani ve evrenseldir.

oysa,

- ülkücülüğün esası; damarlarda dolaşan türk kanı'nın asil ve muktedir olduğu varsayımına dayanır.

mustafa kemal, gençliğe hitabının sonunda şöyle der;

" ... muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur. "

son derece de yerinde bir eylemle; kurulan cumhuriyeti gençlere teslim ederken, milli hisleri depreştirecek, hitap ettiği gençliğe; coşku ve kendine güven aşılayacak samimi ve milliyetçi ifadeler kullanmıştır.

ancak,

o dönemin koşularında hiç de yadırganmayan bu ifadeler, 85 yıl sonra bugün, türk üstkimliği'ni ve türkiye kavramını aşağıdaki sorular eşliğinde yargılamamızı sağlar olmuşlardır;

bu kan, acaba hangi ırkın kanıdır ? asil olan türk kanı ise; türklüğün bir üst kimlik olduğu savı ne derece doğrudur? doğru değilse, bokyemecibaşı konumuna düşen; laz, çerkez, azeri, rum, yahudi ve kürt ırkına mensup anadolu gençleri, kendilerini nasıl olup da türkiyeli hissedeceklerdir?

- o halde, mustafa kemal'in bu söylemi de milliyetçiliğe ve ırkçılığa dayalı tüm söylemler gibi insani ve evrensel değildir.
güncel Önemli Başlıklar