denizaltı fiber optik kablo

literatür adı undersea optical systems ya da oceanic optical system olarak bilinen bu optik sistemler fiber optik kablolar aracılığıyla kıtalar arası haberleşe için kullanılmaktadırlar. dünya kıtalarını denizaltı kablolarla bağlama çalışmalarının 1866 yılında telgraf hattı kurulmasından itibaren başladığını kabul edersek aslında çok da yeni bir teknoloji değildir. 1980'lerin başında fiber optikteki gelişmeler sonucu kablolar da fiber optiğe dönüşmüş, böylece bant genişliği artmış ses kalitesi de iyileşmiştir. günümüzde okyanus altından geçen her bir kablo hattının bir adı olmakla beraber türkiye italya üzerinden diğer ülkelere bağlanmaktadır. düşündüm ama hattın adını bir türlü hatırlayamadım.

denizaltı haberleşme kabloları 2003 yılından itibaren tamamen fiber optiğe dönmüştür ve antartika hariç tüm kıta ve ülkeleri birbirine bağlamaktadır. fiber optik kablo kullanılmasının amacı telefon, internet ve veri transferi potansiyelinin yüksek olmasından kaynaklanmaktadır. aslında kullanılan fiber optik kabloların okyanuslar için özel tasarlandığını söyleyebiliriz. türk telekomun yere döşediği kablolara benzemez efendim bunlar. 8 farklı katmandan oluşmaktadır. bu katmanların çoğu koruma katmanıdır. polietilen, ince polyester film, çelik teller, alüminyum su bariyeri, polikarbonat, bakır ya da alüminyum tüp, vazelin(gülmeyin su geçirmesin diye kablolar vazelinin içerisine konulur) ve asıl haberleşmenin olduğu fiber optik kablolar.

denizaltı sistemler kurulum açısından çok avantajlı olmasına karşılık bazı sorunlar -ki okyanusta meydana gelen deprem bunların başını çeker- sonucu denizaltı kablolarında bazı kopmalar ve hasarlar meydana gelmektedir. dünyada bu onarımı yapacak teknolojiye sahip gemilerin azlığı ve hasar bölgesinin tespitinin en az 1 gün sürmesi nedeniyle ne yazık ki fiber optik kablolar üzerindeki hasarların giderilmesi belli bir süre almaktadır.